Kendini bilmez bir Ermeni Milletvekili "Ermeni Soykırımı Tasarısı" vermiş.
Bizler ise hâlâ Türkiye Cumhuriyeti İlelebet Payidar kalacak, Ezan Susmaz, Bayrak inmez, Vatan Bölünmez slogancılığı ile biz güçlüyüz, onlar da kim oluyor hamaseti ve popülizmi peşinde kendimiz çalıp, kendimiz oynuyoruz.
Kimse de çıkıp demiyor ki; "Bu Ermeni iftiralarının bizim ilelebet payidar kalmamızla, ezanımızla, bayrağımızla, vatanımızın bölünmesiyle ne alakası var?"
Bir kişi çıkıp da bilgiyle dolu, karşıdakini susturacak tonda, tarihi verilerin ve bilimin ışığında; biz soykırım yapmadık, yapmayız da yapan, eden, yapmaya çalışan bugün olduğu gibi o gün de zalim Rusları arkasına alan tarihin her döneminde Rus uşağı olan hain, merhametsiz Ermenilerdir demiyor, diyemiyor.
Doğu Anadolu'da çoğu ilde olduğu gibi Erzurum'da da büyüklerimizden dinlediğimiz için, Rusların desteği ile yaşanan Ermeni mezalimini, Ermeni ihanetini, Ermeni merhametsizliğini bizler yaşamış gibi biliriz, hissederiz.
Mezalime uğrayan, yakılan, yıkılan biz Türkler olduğumuz halde koparılmaya çalışılan yaygarayı alt edemeyişimizin sebebi; tutarsız davranışlarımız, popülizm ve hamasete kapılıp dünyaya kendimizi anlatamamış olmamız yüzündendir.
Ermeniler sanatın, siyasetin bütün alanlarını ustaca ve bilinçli bir şekilde kullanarak dünyayı yalanlarına inandırır, dünyayı etkisi altına alırken bizler kendi içimizde bildiğimiz şeyleri birbirimize anlatıp duruyor, kendi milletimizi etkilemeye çalışıyoruz.
Ülkemizin, milletimizin, şehrimizin tarihi ve bir sürü tanık ortada iken, herkes her şeyi biliyorken, siyasetçilerimizin popülizm ve hamaset sarmalından kurtulup, bilumum siyasi bağlantılarından, ilişkilerinden sıyrılıp vatan, millet adına doğruları net ve bilimsel olarak ortaya koymaları gerekir.
Acilen "24 Nisan Ermeni Mezalimi Günü" ilan edilerek bilimsel kaynaklar ışığında Rusların ve Rus Uşağı Ermenilerin gerçek yüzü dünyaya anlatılmalıdır.
Öte yandan; 24 Nisan 2014 Tarihinde dönemin Sayın Başbakanı tarafından yapılan "1915 yılında yaşanan olaylar sebebiyle Ermenilere başsağlığı verilerek, Ermenilerin üzüntülerini anlıyor, onlar için üzülüyor acılarını paylaşıyoruz, hatıralarına saygı duyuyoruz. Bütün bunları da insanlık vazifesi olarak görüyor ve ülkemizde Ermenilerin başlarına gelenleri gayr-ı insani sonuçlar doğuran hadise olarak niteliyoruz" açıklamasının işe yaramadığı, kimsenin bu açıklamayı dikkate almadığı ortaya çıkmıştır ve olan yine Türk Milletinin mücadele azmine olmuştur.
Siz bir tane Ermeni siyasetçinin, başbakanın, cumhurbaşkanının çıkıp yakılan, yıkılan, öldürülen, zalimce katledilen Türkler için üzüntü bildirdiğini, taziye verdiğini, üzüntümüzü paylaştığını duydunuz mu? Duymadınız, duyamazsınız, duymayacaksınız.
AHMET BERHAN YILMAZ
Bizler ise hâlâ Türkiye Cumhuriyeti İlelebet Payidar kalacak, Ezan Susmaz, Bayrak inmez, Vatan Bölünmez slogancılığı ile biz güçlüyüz, onlar da kim oluyor hamaseti ve popülizmi peşinde kendimiz çalıp, kendimiz oynuyoruz.
Kimse de çıkıp demiyor ki; "Bu Ermeni iftiralarının bizim ilelebet payidar kalmamızla, ezanımızla, bayrağımızla, vatanımızın bölünmesiyle ne alakası var?"
Bir kişi çıkıp da bilgiyle dolu, karşıdakini susturacak tonda, tarihi verilerin ve bilimin ışığında; biz soykırım yapmadık, yapmayız da yapan, eden, yapmaya çalışan bugün olduğu gibi o gün de zalim Rusları arkasına alan tarihin her döneminde Rus uşağı olan hain, merhametsiz Ermenilerdir demiyor, diyemiyor.
Doğu Anadolu'da çoğu ilde olduğu gibi Erzurum'da da büyüklerimizden dinlediğimiz için, Rusların desteği ile yaşanan Ermeni mezalimini, Ermeni ihanetini, Ermeni merhametsizliğini bizler yaşamış gibi biliriz, hissederiz.
Mezalime uğrayan, yakılan, yıkılan biz Türkler olduğumuz halde koparılmaya çalışılan yaygarayı alt edemeyişimizin sebebi; tutarsız davranışlarımız, popülizm ve hamasete kapılıp dünyaya kendimizi anlatamamış olmamız yüzündendir.
Ermeniler sanatın, siyasetin bütün alanlarını ustaca ve bilinçli bir şekilde kullanarak dünyayı yalanlarına inandırır, dünyayı etkisi altına alırken bizler kendi içimizde bildiğimiz şeyleri birbirimize anlatıp duruyor, kendi milletimizi etkilemeye çalışıyoruz.
Ülkemizin, milletimizin, şehrimizin tarihi ve bir sürü tanık ortada iken, herkes her şeyi biliyorken, siyasetçilerimizin popülizm ve hamaset sarmalından kurtulup, bilumum siyasi bağlantılarından, ilişkilerinden sıyrılıp vatan, millet adına doğruları net ve bilimsel olarak ortaya koymaları gerekir.
Acilen "24 Nisan Ermeni Mezalimi Günü" ilan edilerek bilimsel kaynaklar ışığında Rusların ve Rus Uşağı Ermenilerin gerçek yüzü dünyaya anlatılmalıdır.
Öte yandan; 24 Nisan 2014 Tarihinde dönemin Sayın Başbakanı tarafından yapılan "1915 yılında yaşanan olaylar sebebiyle Ermenilere başsağlığı verilerek, Ermenilerin üzüntülerini anlıyor, onlar için üzülüyor acılarını paylaşıyoruz, hatıralarına saygı duyuyoruz. Bütün bunları da insanlık vazifesi olarak görüyor ve ülkemizde Ermenilerin başlarına gelenleri gayr-ı insani sonuçlar doğuran hadise olarak niteliyoruz" açıklamasının işe yaramadığı, kimsenin bu açıklamayı dikkate almadığı ortaya çıkmıştır ve olan yine Türk Milletinin mücadele azmine olmuştur.
Siz bir tane Ermeni siyasetçinin, başbakanın, cumhurbaşkanının çıkıp yakılan, yıkılan, öldürülen, zalimce katledilen Türkler için üzüntü bildirdiğini, taziye verdiğini, üzüntümüzü paylaştığını duydunuz mu? Duymadınız, duyamazsınız, duymayacaksınız.
AHMET BERHAN YILMAZ