Elli dört farzdan elli üçüncüsü içki içmemektir.
Allahu Teâla şöyle buyurdu:
“Kul innema harrame rabbiyel fevahışe ma zahera minha ve ma betane vel isme vel bağye bi ğayril hakkı ve en tüşriku billahi ma lem yünezzil bihı sültanev ve en tekulu alellahi ma la ta´lemun / De ki: Doğrusu Rabbim; yalnızca açık ya da gizli, utanç verici davranışları, günahın her çeşidini, başkasının elindekine haksız olarak göz dikmeyi, Allah'tan başkasına hakkında hiçbir delil indirmediği halde, tanrısal nitelikler yakıştırmanızı ve bilmediğiniz şeyi Allah'a karşı söylemenizi haram kılmıştır.” (A’râf 33)
“Ya eyyühellezıne amenu innemel hamru vel meysiru vel ensabü vel ezlamü ricsüm min ameliş şeytani fectenibuhü lealleküm tüflihun / Ey inananlar, şarap, kumar, tapınmak için dikilmiş taşlar, fal için kullanılan oklar, Şeytan´ın işlerindendir ve birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide 90)
Resulullah (sav) de şu uyarılarda bulundu:
“İçici puta tapıcı gibidir.”
“İçki içen ve mümini alaya alan kime, tövbe etmeden ölürse, cennete girmez.”
Enes Bin Malik (ra) ise Allah Resulünden (sav) şu hadisi rivayet etmiştir:
“Efendimiz Hazretleri buyurdu ki: Şarab içen kimse tövbe etmeden eceli yetişirse, susamış olduğu halde ölür ve susamış olduğu halde dirilir. Vah susuzluk, vah susuzluk! diye feryat eder. Kıyamet Gününde Allah teâla ona lütuf ve ihsanıyla muamele etmez, rahmet nazarıyla bakmaz ve onu temize çıkarmaz; onu bekleyen elim bir azaptır.”
*
Alkol ve diğer tüm uyuşturucular insan bilincini değiştirme özelliğine sahiptir. Alkol ve uyuşturucu, adı üzerinde, bağımlıyı uyuşturmakta ve süreç içerisinde gerçeklikten tamamen koparıp halüsinasyonlarla meşgul ettirmektedir. Bağımlılar birkaç yıl içerisinde zihnen ve bedenen çökerek hayattan koparlar.
İslam, zihni ve bedeni korumayı, insana farz hükmünde bir görev olarak emretmiştir. Alkol ve uyuşturucu kullanımı, insanın maddi ve manevi varlığını bozmaya yönelik bir saldırı olduğundan, Kuran, kati bir şekilde muhalefet eder. Alkol ve uyuşturucu kullanımını şeytani bir amel olarak ilan eder ve pislik olarak nitelendirilir.
Allahu Teâla şöyle buyurdu:
“Kul innema harrame rabbiyel fevahışe ma zahera minha ve ma betane vel isme vel bağye bi ğayril hakkı ve en tüşriku billahi ma lem yünezzil bihı sültanev ve en tekulu alellahi ma la ta´lemun / De ki: Doğrusu Rabbim; yalnızca açık ya da gizli, utanç verici davranışları, günahın her çeşidini, başkasının elindekine haksız olarak göz dikmeyi, Allah'tan başkasına hakkında hiçbir delil indirmediği halde, tanrısal nitelikler yakıştırmanızı ve bilmediğiniz şeyi Allah'a karşı söylemenizi haram kılmıştır.” (A’râf 33)
“Ya eyyühellezıne amenu innemel hamru vel meysiru vel ensabü vel ezlamü ricsüm min ameliş şeytani fectenibuhü lealleküm tüflihun / Ey inananlar, şarap, kumar, tapınmak için dikilmiş taşlar, fal için kullanılan oklar, Şeytan´ın işlerindendir ve birer pisliktir. Bunlardan kaçının ki kurtuluşa eresiniz.” (Maide 90)
Resulullah (sav) de şu uyarılarda bulundu:
“İçici puta tapıcı gibidir.”
“İçki içen ve mümini alaya alan kime, tövbe etmeden ölürse, cennete girmez.”
Enes Bin Malik (ra) ise Allah Resulünden (sav) şu hadisi rivayet etmiştir:
“Efendimiz Hazretleri buyurdu ki: Şarab içen kimse tövbe etmeden eceli yetişirse, susamış olduğu halde ölür ve susamış olduğu halde dirilir. Vah susuzluk, vah susuzluk! diye feryat eder. Kıyamet Gününde Allah teâla ona lütuf ve ihsanıyla muamele etmez, rahmet nazarıyla bakmaz ve onu temize çıkarmaz; onu bekleyen elim bir azaptır.”
*
Alkol ve diğer tüm uyuşturucular insan bilincini değiştirme özelliğine sahiptir. Alkol ve uyuşturucu, adı üzerinde, bağımlıyı uyuşturmakta ve süreç içerisinde gerçeklikten tamamen koparıp halüsinasyonlarla meşgul ettirmektedir. Bağımlılar birkaç yıl içerisinde zihnen ve bedenen çökerek hayattan koparlar.
İslam, zihni ve bedeni korumayı, insana farz hükmünde bir görev olarak emretmiştir. Alkol ve uyuşturucu kullanımı, insanın maddi ve manevi varlığını bozmaya yönelik bir saldırı olduğundan, Kuran, kati bir şekilde muhalefet eder. Alkol ve uyuşturucu kullanımını şeytani bir amel olarak ilan eder ve pislik olarak nitelendirilir.