Türk Silahlı Kuvvetleri’nin vatan savunması için yurt içi ve yurt dışında verdiği mücadeleye en büyük desteği şehit anneleri veriyor. Operasyonda görev alan Mehmetçiğe selam gönderen Erzurumlu şehit anneleri, acılarına rağmen tek ses oldular.
Manolya Bulut/Pusula
Türkiye’nin yedi düvele karşı verdiği mücadelede TSK’ya destek çığ gibi. Yurdun dört bir tarafında kalpler Mehmetçik için atıyor. Türk Askeri için hatimler okunuyor, dualar ediliyor. Eller semada, gözler özellikle Suriye’nin İdlib şehrinde verilen destansı mücadelede. Tüm ülkede olduğu gibi operasyonlarda görev yapan askerlere Erzurumlu şehit anneleri de duaları ile destek oluyorlar. Çocuklarını terör saldırılarında kaybeden şehit anneleri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Mehmetçiğe selam gönderdiler. İşte kalpleri Mehmetçik için atan Erzurumlu şehit annelerinden yalnızca bir kaçı:
Şehitlerimizin hepsi benim evladım
1992 yılında Şırnak'ın Uludere ilçesinde Jandarma Er olarak vatani görevini sürdürürken PKK'nın kanlı eyleminde şehit düşen 9 Mehmetçikten biri olan Hasan Çelik'in annesi Nazire Çelik (80), "Askerliğinin bitmesine 15 gün vardı. Şehit olduğunda evladım henüz 21 yaşındaydı. Onun gibi var mıydı? Askere giderken ‘Anne ben ölsem benim ölüm sana bakar’ dedi. Benim neyim vardı? Ekmek param da yatacak yerim de uşağımın. Babası da şehidimin ardından vefat etti. Uşağım sağ olsaydı da dilenseydim. Verilen şehitlerimizin hepsi benim evladım. Allah dilemiş, onlar da yerine getirmiş. Onların Cennet-i Ala’da köşkleri var, ben ne diyeyim? Devlet için kanlarını döküyor, devletimiz de haklarından gelsin. Kurban olayım hepsine. Oğluma ziyarete gittiğimde hepsinin mezarını ziyaret ediyorum. İnşallah bundan da zaferle çıkacağız" dedi.
Allah vatansız, bayraksız bırakmasın
Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 1991 yılında terör örgütü PKK'nın askeri aracı hedef alarak gerçekleştirdiği saldırıda şehit olan Erzurum Tortumlu Topçu Üsteğmen İsmail Aksu'nun annesi Özel Aksu (78) "Benim oğlum askerliği o kadar çok severdi ki Işıklar Askeri Lisesi'ne girmek için yaşını büyüttürmüştü. Şehit olduğunda 26 yaşındaydı, bekardı. İki oğlumdan biriydi. Şehit haberlerini gördükçe onlar da bizim evlatlarımız ama ateş düştüğü yeri yakıyor. 29 yıl oldu bir saniye bile aklımdan çıkmaz. Oradaki Mehmetçiklerimizin Allah yardımcıları olsun. Gece gündüz onlara dua ediyoruz. Allah vatansız, bayraksız bırakmasın bizi. Kimse görmesin bizim gördüklerimizi, şehit acısı çok büyük. Allah askerimize kuvvet versin. Hepsi benim evlatlarım. Oğlum çok iyi biriydi, vatanseverdi. Orduya girebilmek için yaşını bile büyütmüş. Ankara’da Kara Harp Okulu’nda eğitim gördü. Asıl birliği Kayseri Zincirdere’ydi. Komutanı göndermek istememiş ama kendisi ‘bu benim için büyük bir imtihan’ deyip gönüllü olarak Diyarbakır’a gitmiş. Ablası Antep’teydi. Oradan dönerken Cumartesi günüydü konuştuk. ‘Anne ben gelip sizi göremedim, gece sizi yolda bulurum’ dedi. Yolda bir yerde İsmail’i göreceğim diye koltukta oturuyorum. Gece oldu, arabayı durdurdular. Yolcular tedirgin oldu. O sırada terör olayları çoktu. Allah onları kahretsin. Başımıza bela oldular. İsmail arabaya çıktı bizi gördü. Aşağı indik 5 dakika konuştuk. Son gördüğüm oydu. 21 gün sonra haberi geldi. Düşman Müslüman’a dost olur mu olmaz. İçimizde onlar" diye konuştu.
Her namazda dua ediyorum
1999 yılında henüz 5 aylık askerken şehit olan Erzurum Tekmanlı Jandarma Komando Er Erol Yılmaz'ın annesi Mutebe Yılmaz (62), "22 yaşındaydı. Adana'da askerken şehit oldu, bekârdı. Oradaki Mehmetçikler hepsi benim canımdır, oğlumdur, kardeşimdir. Tırnaklarına taş değmesin. İnşallah hepsi sağ salim evlerine döner. Her namazda dua ediyorum. Biz vatanımızdan olursak hangi tarafa gideriz? Kim bizi kabul eder? Yine bunların bir ümitleri var o da Türkiye. Türkiye herkese sahip oluyor, kapısı açıktır. Ben kaçana kadar canımı veririm. Diyelim ki bir koyun ortada, sağını solunu kurt sarmış. O durumdayız, her tarafımız ateş. Bazen dost gibi görünüyorlar ama değiller. Türkiye biraz kendine geldiği zaman darbe vuruyorlar. Mehmetçik niye oraya gitti diyenler de var. Rusya neden orada? Suriye bizim sınırımız. Bu ev benim, benim düşmanım gelse kapımın önünde sığınak yapsa. Ben bunu nasıl kabul edeyim? Bir gecede onlarca Mehmetçik gitti, insanın kanı donuyor. Allah düşmanlara fırsat vermesin, askerimize güç kuvvet versin"
Manolya Bulut/Pusula
Türkiye’nin yedi düvele karşı verdiği mücadelede TSK’ya destek çığ gibi. Yurdun dört bir tarafında kalpler Mehmetçik için atıyor. Türk Askeri için hatimler okunuyor, dualar ediliyor. Eller semada, gözler özellikle Suriye’nin İdlib şehrinde verilen destansı mücadelede. Tüm ülkede olduğu gibi operasyonlarda görev yapan askerlere Erzurumlu şehit anneleri de duaları ile destek oluyorlar. Çocuklarını terör saldırılarında kaybeden şehit anneleri, 8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde Mehmetçiğe selam gönderdiler. İşte kalpleri Mehmetçik için atan Erzurumlu şehit annelerinden yalnızca bir kaçı:
Şehitlerimizin hepsi benim evladım
1992 yılında Şırnak'ın Uludere ilçesinde Jandarma Er olarak vatani görevini sürdürürken PKK'nın kanlı eyleminde şehit düşen 9 Mehmetçikten biri olan Hasan Çelik'in annesi Nazire Çelik (80), "Askerliğinin bitmesine 15 gün vardı. Şehit olduğunda evladım henüz 21 yaşındaydı. Onun gibi var mıydı? Askere giderken ‘Anne ben ölsem benim ölüm sana bakar’ dedi. Benim neyim vardı? Ekmek param da yatacak yerim de uşağımın. Babası da şehidimin ardından vefat etti. Uşağım sağ olsaydı da dilenseydim. Verilen şehitlerimizin hepsi benim evladım. Allah dilemiş, onlar da yerine getirmiş. Onların Cennet-i Ala’da köşkleri var, ben ne diyeyim? Devlet için kanlarını döküyor, devletimiz de haklarından gelsin. Kurban olayım hepsine. Oğluma ziyarete gittiğimde hepsinin mezarını ziyaret ediyorum. İnşallah bundan da zaferle çıkacağız" dedi.
Allah vatansız, bayraksız bırakmasın
Diyarbakır'ın Lice ilçesinde 1991 yılında terör örgütü PKK'nın askeri aracı hedef alarak gerçekleştirdiği saldırıda şehit olan Erzurum Tortumlu Topçu Üsteğmen İsmail Aksu'nun annesi Özel Aksu (78) "Benim oğlum askerliği o kadar çok severdi ki Işıklar Askeri Lisesi'ne girmek için yaşını büyüttürmüştü. Şehit olduğunda 26 yaşındaydı, bekardı. İki oğlumdan biriydi. Şehit haberlerini gördükçe onlar da bizim evlatlarımız ama ateş düştüğü yeri yakıyor. 29 yıl oldu bir saniye bile aklımdan çıkmaz. Oradaki Mehmetçiklerimizin Allah yardımcıları olsun. Gece gündüz onlara dua ediyoruz. Allah vatansız, bayraksız bırakmasın bizi. Kimse görmesin bizim gördüklerimizi, şehit acısı çok büyük. Allah askerimize kuvvet versin. Hepsi benim evlatlarım. Oğlum çok iyi biriydi, vatanseverdi. Orduya girebilmek için yaşını bile büyütmüş. Ankara’da Kara Harp Okulu’nda eğitim gördü. Asıl birliği Kayseri Zincirdere’ydi. Komutanı göndermek istememiş ama kendisi ‘bu benim için büyük bir imtihan’ deyip gönüllü olarak Diyarbakır’a gitmiş. Ablası Antep’teydi. Oradan dönerken Cumartesi günüydü konuştuk. ‘Anne ben gelip sizi göremedim, gece sizi yolda bulurum’ dedi. Yolda bir yerde İsmail’i göreceğim diye koltukta oturuyorum. Gece oldu, arabayı durdurdular. Yolcular tedirgin oldu. O sırada terör olayları çoktu. Allah onları kahretsin. Başımıza bela oldular. İsmail arabaya çıktı bizi gördü. Aşağı indik 5 dakika konuştuk. Son gördüğüm oydu. 21 gün sonra haberi geldi. Düşman Müslüman’a dost olur mu olmaz. İçimizde onlar" diye konuştu.
Her namazda dua ediyorum
1999 yılında henüz 5 aylık askerken şehit olan Erzurum Tekmanlı Jandarma Komando Er Erol Yılmaz'ın annesi Mutebe Yılmaz (62), "22 yaşındaydı. Adana'da askerken şehit oldu, bekârdı. Oradaki Mehmetçikler hepsi benim canımdır, oğlumdur, kardeşimdir. Tırnaklarına taş değmesin. İnşallah hepsi sağ salim evlerine döner. Her namazda dua ediyorum. Biz vatanımızdan olursak hangi tarafa gideriz? Kim bizi kabul eder? Yine bunların bir ümitleri var o da Türkiye. Türkiye herkese sahip oluyor, kapısı açıktır. Ben kaçana kadar canımı veririm. Diyelim ki bir koyun ortada, sağını solunu kurt sarmış. O durumdayız, her tarafımız ateş. Bazen dost gibi görünüyorlar ama değiller. Türkiye biraz kendine geldiği zaman darbe vuruyorlar. Mehmetçik niye oraya gitti diyenler de var. Rusya neden orada? Suriye bizim sınırımız. Bu ev benim, benim düşmanım gelse kapımın önünde sığınak yapsa. Ben bunu nasıl kabul edeyim? Bir gecede onlarca Mehmetçik gitti, insanın kanı donuyor. Allah düşmanlara fırsat vermesin, askerimize güç kuvvet versin"