HABER MERKEZİ
Ermeni soykırımı tasarısının onaylanmasından ötürü Almanya ile iplerin koparılması yönünde bir beklenti olduğunu belirten Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı ve Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Üyesi Nihat Altay; “Türkiye’nin en büyük ticari ortağı Almanya’dır” dedi .
Almanya'nın son zamanlarda dostane yaklaşımdan uzak olduğunun tüm kamuoyunun ortak görüşü olduğunu kaydeden Altay, “ Ermeni soykırımı tasarısının onaylanması da dostça yaklaşımdan ziyade Türkiye karşıtı belirli bir hedefe hizmet ediliyor anlamı yüklendiği de doğrudur. Kamuoyu bu endişelerinde haklıdır. Ancak etki mekanizmalarının olduğu bir sistemde dünya konjonktürü görmezlikten gelinemez. Türkiye, AB ile gümrük birliğini gerçekleştirdiği için bir anlamda “imtiyazlı ortak” statüsündedir. Çünkü AB’ye sonradan katılan ülkeler arasında Yunanistan hariç hiçbir ülke üyelikten önce gümrük birliğine girerek üye olmamıştır” ifadelerini kullandı.
Türkiye ihracatının yüzde 70'ini Avrupa ülkelerine yapmakta, Avrupa ülkeleri arasında ise Almanya ihracatta ilk sırada, ithalatta ise ikinci sırada olduğunu bildiren Altay, şunları kaydetti: “Bu yılın ilk 5 ayında Türkiye’den Almanya’ya yapılan ihracat 5,6 milyar dolardır. Türkiye’de kamu kuruluşlarında kullanılan makam araçlarının neredeyse hepsi, sanayi üretiminde, ev ve işyerlerinde kullanılan makinelerin de yüzde 80’i Almanya menşeilidir. Türkiye’nin yabancı ülkelerle olan ikili ekonomik ve ticari ilişkileri dikkate alındığında, en yoğun ilişkilerin Almanya ile olduğu gözlenmektedir. Bu nedenle Almanya ne kadar da sırtımızdan vurmaya devam etse de, ilişkileri kesmek Türkiye'ye zarardan başka bir şey getirmeyecektir.
Avrupa Birliği’nde çalışan toplam yabancı sayısının 3’te 2’si Türklerden oluşmakta, bunun yüzde 90’a yakını da Almanya’da yerleşiktir. 1960’lı yıllarda Almanya’da işçi olarak çalışan Türk vatandaşlar günümüzde işveren yani girişimci konumundadır. Almanya’daki Türk girişimcilerinin sayısı 150 bin civarında, Türkiyelilere ait işletmelerinde yaklaşık 750 bin kişi çalışmaktadır.
Bugün AB ekonomisi İngiltere referandumundan ayrılık kararı gelse dahi ekonomik gücü 18 trilyon dolar ile dünyada ilk sıradadır. Ve ABD'nin dahi önünde bir ekonomi ile dünyaya yön vermektedir. Türkiye, Paris Anlaşması’ndan bu yana yüzünü döndüğü Batı dünyasından kopmayacak, genişleme sürecinde hiçbir aday ülkeye uygulanmayan çifte standartlara bir süre daha tahammül ederek doğru bildiği yolda ilerlemeye devam edecektir”.
Ermeni soykırımı tasarısının onaylanmasından ötürü Almanya ile iplerin koparılması yönünde bir beklenti olduğunu belirten Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı ve Tüketici Birliği Federasyonu (TBF) Üyesi Nihat Altay; “Türkiye’nin en büyük ticari ortağı Almanya’dır” dedi .
Almanya'nın son zamanlarda dostane yaklaşımdan uzak olduğunun tüm kamuoyunun ortak görüşü olduğunu kaydeden Altay, “ Ermeni soykırımı tasarısının onaylanması da dostça yaklaşımdan ziyade Türkiye karşıtı belirli bir hedefe hizmet ediliyor anlamı yüklendiği de doğrudur. Kamuoyu bu endişelerinde haklıdır. Ancak etki mekanizmalarının olduğu bir sistemde dünya konjonktürü görmezlikten gelinemez. Türkiye, AB ile gümrük birliğini gerçekleştirdiği için bir anlamda “imtiyazlı ortak” statüsündedir. Çünkü AB’ye sonradan katılan ülkeler arasında Yunanistan hariç hiçbir ülke üyelikten önce gümrük birliğine girerek üye olmamıştır” ifadelerini kullandı.
Türkiye ihracatının yüzde 70'ini Avrupa ülkelerine yapmakta, Avrupa ülkeleri arasında ise Almanya ihracatta ilk sırada, ithalatta ise ikinci sırada olduğunu bildiren Altay, şunları kaydetti: “Bu yılın ilk 5 ayında Türkiye’den Almanya’ya yapılan ihracat 5,6 milyar dolardır. Türkiye’de kamu kuruluşlarında kullanılan makam araçlarının neredeyse hepsi, sanayi üretiminde, ev ve işyerlerinde kullanılan makinelerin de yüzde 80’i Almanya menşeilidir. Türkiye’nin yabancı ülkelerle olan ikili ekonomik ve ticari ilişkileri dikkate alındığında, en yoğun ilişkilerin Almanya ile olduğu gözlenmektedir. Bu nedenle Almanya ne kadar da sırtımızdan vurmaya devam etse de, ilişkileri kesmek Türkiye'ye zarardan başka bir şey getirmeyecektir.
Avrupa Birliği’nde çalışan toplam yabancı sayısının 3’te 2’si Türklerden oluşmakta, bunun yüzde 90’a yakını da Almanya’da yerleşiktir. 1960’lı yıllarda Almanya’da işçi olarak çalışan Türk vatandaşlar günümüzde işveren yani girişimci konumundadır. Almanya’daki Türk girişimcilerinin sayısı 150 bin civarında, Türkiyelilere ait işletmelerinde yaklaşık 750 bin kişi çalışmaktadır.
Bugün AB ekonomisi İngiltere referandumundan ayrılık kararı gelse dahi ekonomik gücü 18 trilyon dolar ile dünyada ilk sıradadır. Ve ABD'nin dahi önünde bir ekonomi ile dünyaya yön vermektedir. Türkiye, Paris Anlaşması’ndan bu yana yüzünü döndüğü Batı dünyasından kopmayacak, genişleme sürecinde hiçbir aday ülkeye uygulanmayan çifte standartlara bir süre daha tahammül ederek doğru bildiği yolda ilerlemeye devam edecektir”.