TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, esnaf ve sanatkar çocuklarının baba mesleğine rağbet etmediklerini ve bir çok mesleğin yok olmaya başladığını belirtti.
HABER MERKEZİ
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ticaretin ve ekonominin temeli esnaf ve sanatkârdır. Ancak günümüzde esnaf ve sanatkâr olmayı seçen, baba mesleğini icra etme eğiliminde olan genç sayısı azalıyor. Daha önce 50, 60 yıl, 100 yıl, devam eden köklü ticaret anlayışı bitiyor. Çünkü ticaretteki şekil ve kazanç durumundaki haksız rekabet baba mesleklerinde çocukların geçimini sağlayacak güvence olmadığı için maalesef babalarının mesleklerini icra etmiyorlar. O kadar vahim ki 2,5 milyona yakın iş yerinde ve bunların hepsi zanaatkar kesim veya ticaretle uğraşan kesimdeki insanların çocukları okullarını bitirdikleri zaman babasının yanında devletten iş beklemeden çalışır, istihdama katkı sağlar ve işini büyütmeye bakardı. Günümüzde ise zanaat öğrenmek, mesleği aileden devam ettirmek yerine ‘devlet dairesine girmek’ düşüncesi daha ağır basıyor.” dedi.
“Birçok meslekte çırak bulunamıyor”
Ekonominin yapıtaşının esnaflar olduğunu ve bugün 100’ün üzerinde kaybolmaya yüz tutmuş mesleğin olduğuna dikkat çeken Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Önceden baba mesleğini icra etmek kutsal sayılırdı. Şimdi maalesef baba mesleğini devam ettirenlerin sayısı yüzde 36’lardan yüzde 11’lere kadar geriledi. Baba mesleğini devam ettirmek tabiri neredeyse tamamen unutulmuş durumda. Berberin çocuğu artık ben baba mesleğini yapmam çünkü babam çok yoruldu diyor. Kalaycı, bakırcı, mobilyacı sektörleri, tuhafiye, billuriye, fotoğrafçılık gibi mesleklerde kuyumculuk gibi özel işlerde hassas ve sermayeli işlerde de artık insanlar baba mesleğine rağbet göstermiyorlar. Ben bir başkasının yanında ancak çalışabilirim diyor. Zaten esnaflık ömrü de açılan kapanan dükkan sayısına baktığınız zaman iş yeri açılıyor ama en fazla 2 - 3 yıl ayakta kalabiliyor. Bir simitçi açılıyor bakıyorsunuz ki 6 ay sonra kapanıyor. Dolayısıyla kalifiye elemanın yetişmesi ustanın belirttiği şekilde zanaatı öğrenmesi zorlanıyor. Mobilya tamircisi ile bir döşemecinin artık bulunamaz hale geldiği hakikaten istihdam odaklı sanayilerde bile çırağın sanayilerde bulunması mümkün değil. Çünkü ekonomik baskı ve babalarının mesleklerini icra etmek gibi şansları olmayan çocuklarımız artık başkalarının yanında tezgahtar oluyor, ya da başka bir işle iştigal ediyorlar. Ya da eğitimlerine devam ederek devlet dairelerinde iş arıyorlar. Bildiğiniz üzere orada da sınırlı iş olduğu için bir çoğu gördüğümüz gibi işsizler ordusuna katılıyorlar. Halbuki gerçekten baba mesleğini layıkı ile icra eden ve geliştiren insanlar o işi 80 sene idame ettirebiliyor. Bugün birçok meslekte işin erbapları yetiştirecek çırak bulamıyor. Baba mesleğini devam ettirmek sanayide yüzde 11’e, ticari kesimde yüzde 36’dan 13’lere kadar geriledi. Hâlbuki baba mesleğinden vazgeçmek işsizliğe yol açıyor. Günümüzde baba mesleğinde gelecek görmeyen çocuklar maalesef bu mesleklere yönelmiyorlar.” şeklinde konuştu.
Meslek Liselerindeki eğitim modellerinin ahilik geleneklerine göre daha fazla yoğunlaşması gerektiğinin altını çizen Palandöken, “Üretim kısmından uzaklaştığımız zaman ekonomi de sallantıya girer. Örneğin çiftçi sayısı 1 milyonlardan her yıl azalarak 493 binlere gerilemiş durumda. Çiftçinin çocuğu da üretimden babasının istediğini alamadığını görünce ya büyük şehirlere gidiyor, ya da okuyup devlet memuru olmaya çalışıyor. Yapılan saha araştırmalarına göre mahalledeki esnafın ömrü ise en fazla 2-3 yıl. Esnaf artık başkalarının yanında çalışıyor. Ticaretteki haksız rekabetler de esnaflığa olan rağbeti azaltıyor. Esnafı olumsuz etkileyen unsurlar ortadan kaldırılmalı. Esnaf olmak daha cazip hale getirilmeli ki yönelimler artsın. Bununla birlikte meslek liselerinde ahilik geleneklerine daha fazla yer verilmeli. Eğitim modelleri baba mesleğinin devamlılığını sağlayacak şekilde düzenlenmeli ve geliştirilmeli” diye konuştu.
HABER MERKEZİ
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Ticaretin ve ekonominin temeli esnaf ve sanatkârdır. Ancak günümüzde esnaf ve sanatkâr olmayı seçen, baba mesleğini icra etme eğiliminde olan genç sayısı azalıyor. Daha önce 50, 60 yıl, 100 yıl, devam eden köklü ticaret anlayışı bitiyor. Çünkü ticaretteki şekil ve kazanç durumundaki haksız rekabet baba mesleklerinde çocukların geçimini sağlayacak güvence olmadığı için maalesef babalarının mesleklerini icra etmiyorlar. O kadar vahim ki 2,5 milyona yakın iş yerinde ve bunların hepsi zanaatkar kesim veya ticaretle uğraşan kesimdeki insanların çocukları okullarını bitirdikleri zaman babasının yanında devletten iş beklemeden çalışır, istihdama katkı sağlar ve işini büyütmeye bakardı. Günümüzde ise zanaat öğrenmek, mesleği aileden devam ettirmek yerine ‘devlet dairesine girmek’ düşüncesi daha ağır basıyor.” dedi.
“Birçok meslekte çırak bulunamıyor”
Ekonominin yapıtaşının esnaflar olduğunu ve bugün 100’ün üzerinde kaybolmaya yüz tutmuş mesleğin olduğuna dikkat çeken Türkiye Esnaf ve Sanatkârları Konfederasyonu (TESK) Genel Başkanı Bendevi Palandöken, “Önceden baba mesleğini icra etmek kutsal sayılırdı. Şimdi maalesef baba mesleğini devam ettirenlerin sayısı yüzde 36’lardan yüzde 11’lere kadar geriledi. Baba mesleğini devam ettirmek tabiri neredeyse tamamen unutulmuş durumda. Berberin çocuğu artık ben baba mesleğini yapmam çünkü babam çok yoruldu diyor. Kalaycı, bakırcı, mobilyacı sektörleri, tuhafiye, billuriye, fotoğrafçılık gibi mesleklerde kuyumculuk gibi özel işlerde hassas ve sermayeli işlerde de artık insanlar baba mesleğine rağbet göstermiyorlar. Ben bir başkasının yanında ancak çalışabilirim diyor. Zaten esnaflık ömrü de açılan kapanan dükkan sayısına baktığınız zaman iş yeri açılıyor ama en fazla 2 - 3 yıl ayakta kalabiliyor. Bir simitçi açılıyor bakıyorsunuz ki 6 ay sonra kapanıyor. Dolayısıyla kalifiye elemanın yetişmesi ustanın belirttiği şekilde zanaatı öğrenmesi zorlanıyor. Mobilya tamircisi ile bir döşemecinin artık bulunamaz hale geldiği hakikaten istihdam odaklı sanayilerde bile çırağın sanayilerde bulunması mümkün değil. Çünkü ekonomik baskı ve babalarının mesleklerini icra etmek gibi şansları olmayan çocuklarımız artık başkalarının yanında tezgahtar oluyor, ya da başka bir işle iştigal ediyorlar. Ya da eğitimlerine devam ederek devlet dairelerinde iş arıyorlar. Bildiğiniz üzere orada da sınırlı iş olduğu için bir çoğu gördüğümüz gibi işsizler ordusuna katılıyorlar. Halbuki gerçekten baba mesleğini layıkı ile icra eden ve geliştiren insanlar o işi 80 sene idame ettirebiliyor. Bugün birçok meslekte işin erbapları yetiştirecek çırak bulamıyor. Baba mesleğini devam ettirmek sanayide yüzde 11’e, ticari kesimde yüzde 36’dan 13’lere kadar geriledi. Hâlbuki baba mesleğinden vazgeçmek işsizliğe yol açıyor. Günümüzde baba mesleğinde gelecek görmeyen çocuklar maalesef bu mesleklere yönelmiyorlar.” şeklinde konuştu.
Meslek Liselerindeki eğitim modellerinin ahilik geleneklerine göre daha fazla yoğunlaşması gerektiğinin altını çizen Palandöken, “Üretim kısmından uzaklaştığımız zaman ekonomi de sallantıya girer. Örneğin çiftçi sayısı 1 milyonlardan her yıl azalarak 493 binlere gerilemiş durumda. Çiftçinin çocuğu da üretimden babasının istediğini alamadığını görünce ya büyük şehirlere gidiyor, ya da okuyup devlet memuru olmaya çalışıyor. Yapılan saha araştırmalarına göre mahalledeki esnafın ömrü ise en fazla 2-3 yıl. Esnaf artık başkalarının yanında çalışıyor. Ticaretteki haksız rekabetler de esnaflığa olan rağbeti azaltıyor. Esnafı olumsuz etkileyen unsurlar ortadan kaldırılmalı. Esnaf olmak daha cazip hale getirilmeli ki yönelimler artsın. Bununla birlikte meslek liselerinde ahilik geleneklerine daha fazla yer verilmeli. Eğitim modelleri baba mesleğinin devamlılığını sağlayacak şekilde düzenlenmeli ve geliştirilmeli” diye konuştu.