“Bugün bayram erken kalkın çocuklar…
Giyelim en güzel giysileri…
Elimizde taze kır çiçekleri üzmeyelim bugün annemizi.”
Şarkıyı hatırladınız mı bilmiyorum. Rahmetli Barış Manço’nun muhteşem eserlerinden biridir.
İşte yine bir bayram olacak ve biz kaybettiklerimizin acısını içimize atıp, birlikte olduklarımızın hak ettikleri tebessümü süreceğiz yüzümüze.
İbrahim’e (a.s.) serin olan ateş gibi acılarımız da bayramın şerefine bizi içene alacak, bizden vazgeçmeyecek lakin yakmayacak da.
Gözlerimizden kaybettiklerimize damlayacak yaşlar yerlerini en güzel giysili çocukların kahkahalarına infak edecekler.
Yaşı ilerlemiş olanlar için bayramlar neşe değil teselli zamanları olarak misafir olurlar hanelere…
Bir sene daha, yitirdiği çok sevdiklerine yaklaşmanın ama bir sene daha geride bırakacaklarından uzaklaşmanın çetelesidir tutulan aslında bayram bayram.
Bugün bayram; gama yer yok, fani olan için yanıp yakılmanın zamanı hiç değil zaten.
Bayramlar; sizin kapıya gelen çocuklara bayramdır diye ikram ettiğiniz şekerler gibi, Sahibimizin kapısında boynu bükük dizilen bizlere yapacağı ikramlara vesile kıldığı ihsanlardır.
İşte tam da bu yüzden, bayramı sadece geçmiş güzel günlerin anımsandığı hüzün anları olarak yaşamak yerine, lütuf Sahibine teşekkürlerimizi sunmak için vesile kılınan sebepler olarak görmek gerekir.
Sevinç anlarıdır bayramlar!
İçinde derin hüzünlerin saklandığı hayat ağacının sararmış yapraklarına nispet yeşil kalabilmeyi başarabilmiş iki yaprakçığın neşesine tanıklık zamanlarıdır.
Bu tanıklığın çok güzel adamları vardı ve onlar güzel atlara binip göçü verdiler âlemden.
Ancak gönlü gani adamlardı onlar ve giderken bize gönül gözleriyle gördüklerini emanet ederek göçtüler.
İşte o yüce gönüllü adamlardan biriydi Alvarlı Muhammet Lütfi Efendi…
Bize hayatımız bayrama her değdiğinde tefekkür edebilmemiz için muhteşem bir hediye bıraktı.
Ben de size o hediyeyi hatırlatarak, mutlu bir bayram dileyeyim istedim.
Mevlâ bizi afvede
Gör ne güzel ıyd olur
Cürm ü hatalar gide
Bayram o bayram olur
Merhamet ede Rahîm
Dermanı vere Hakîm
Lutfede lutf-i Kadîm
Bayram o bayram olur
Feyz-i mehabbet-i Hak
Nur-i hidayet siyak
Cennet-i â’lâ durak
Bayram o bayram olur
Hakk’ı seven merd-i şîr
Kalbi olur müstenîr
Allah ola destigîr
Bayram o bayram olur
Merhametin kânıdır
Afv ü kerem şânıdır
Hep ânın ihsânıdır
Bayram o bayram olur
El tuta kitâbını
Dil tuta hitâbını
Can tuta şitâbını
Bayram o bayram olur
Mevlâ’yı candan seven
Rıza-yı Hakk’a even
Lüft-i Hüdâ’ya güven
Bayram o bayram olur
Hakk’ı seven dîl ü cân
Aşkı eden heyecân
Feth ola bâb-ı cinân
Bayram o bayram olur
Bahr-i keremden Hüdâ
Gark eden nûr-i Hüdâ
Afv ola bây u gedâ
Bayram o bayram olur
Ganîler ede kerem
Ref’ ola derd-i verem
Sahî ola muhterem
Bayram o bayram olur
Nûr-i hidayet dola
Dilde hidayet bula
Nâsırın Allah ola
Bayram o bayram olur
Tevhîd ede zevk ile
Hakk’ı seve şevk ile
Tasdîk inerse dile
Bayram o bayram olur
Dilde ki Rahmân olur
Dertlere dermân olur
Azâde fermân olur
Bayram o bayram olur
Lutfî’ye lutf u kerem
Dâhil-i bâb-ı harem
Dâima Allah direm
Bayram o bayram olur
Giyelim en güzel giysileri…
Elimizde taze kır çiçekleri üzmeyelim bugün annemizi.”
Şarkıyı hatırladınız mı bilmiyorum. Rahmetli Barış Manço’nun muhteşem eserlerinden biridir.
İşte yine bir bayram olacak ve biz kaybettiklerimizin acısını içimize atıp, birlikte olduklarımızın hak ettikleri tebessümü süreceğiz yüzümüze.
İbrahim’e (a.s.) serin olan ateş gibi acılarımız da bayramın şerefine bizi içene alacak, bizden vazgeçmeyecek lakin yakmayacak da.
Gözlerimizden kaybettiklerimize damlayacak yaşlar yerlerini en güzel giysili çocukların kahkahalarına infak edecekler.
Yaşı ilerlemiş olanlar için bayramlar neşe değil teselli zamanları olarak misafir olurlar hanelere…
Bir sene daha, yitirdiği çok sevdiklerine yaklaşmanın ama bir sene daha geride bırakacaklarından uzaklaşmanın çetelesidir tutulan aslında bayram bayram.
Bugün bayram; gama yer yok, fani olan için yanıp yakılmanın zamanı hiç değil zaten.
Bayramlar; sizin kapıya gelen çocuklara bayramdır diye ikram ettiğiniz şekerler gibi, Sahibimizin kapısında boynu bükük dizilen bizlere yapacağı ikramlara vesile kıldığı ihsanlardır.
İşte tam da bu yüzden, bayramı sadece geçmiş güzel günlerin anımsandığı hüzün anları olarak yaşamak yerine, lütuf Sahibine teşekkürlerimizi sunmak için vesile kılınan sebepler olarak görmek gerekir.
Sevinç anlarıdır bayramlar!
İçinde derin hüzünlerin saklandığı hayat ağacının sararmış yapraklarına nispet yeşil kalabilmeyi başarabilmiş iki yaprakçığın neşesine tanıklık zamanlarıdır.
Bu tanıklığın çok güzel adamları vardı ve onlar güzel atlara binip göçü verdiler âlemden.
Ancak gönlü gani adamlardı onlar ve giderken bize gönül gözleriyle gördüklerini emanet ederek göçtüler.
İşte o yüce gönüllü adamlardan biriydi Alvarlı Muhammet Lütfi Efendi…
Bize hayatımız bayrama her değdiğinde tefekkür edebilmemiz için muhteşem bir hediye bıraktı.
Ben de size o hediyeyi hatırlatarak, mutlu bir bayram dileyeyim istedim.
Mevlâ bizi afvede
Gör ne güzel ıyd olur
Cürm ü hatalar gide
Bayram o bayram olur
Merhamet ede Rahîm
Dermanı vere Hakîm
Lutfede lutf-i Kadîm
Bayram o bayram olur
Feyz-i mehabbet-i Hak
Nur-i hidayet siyak
Cennet-i â’lâ durak
Bayram o bayram olur
Hakk’ı seven merd-i şîr
Kalbi olur müstenîr
Allah ola destigîr
Bayram o bayram olur
Merhametin kânıdır
Afv ü kerem şânıdır
Hep ânın ihsânıdır
Bayram o bayram olur
El tuta kitâbını
Dil tuta hitâbını
Can tuta şitâbını
Bayram o bayram olur
Mevlâ’yı candan seven
Rıza-yı Hakk’a even
Lüft-i Hüdâ’ya güven
Bayram o bayram olur
Hakk’ı seven dîl ü cân
Aşkı eden heyecân
Feth ola bâb-ı cinân
Bayram o bayram olur
Bahr-i keremden Hüdâ
Gark eden nûr-i Hüdâ
Afv ola bây u gedâ
Bayram o bayram olur
Ganîler ede kerem
Ref’ ola derd-i verem
Sahî ola muhterem
Bayram o bayram olur
Nûr-i hidayet dola
Dilde hidayet bula
Nâsırın Allah ola
Bayram o bayram olur
Tevhîd ede zevk ile
Hakk’ı seve şevk ile
Tasdîk inerse dile
Bayram o bayram olur
Dilde ki Rahmân olur
Dertlere dermân olur
Azâde fermân olur
Bayram o bayram olur
Lutfî’ye lutf u kerem
Dâhil-i bâb-ı harem
Dâima Allah direm
Bayram o bayram olur