Kur’ân-ı Kerim’de kendisine hitaben ifade edilen tüm emirleri yerine getirmede ve bütün nehiylerden kaçınmada Hz. Peygamber (asm), son derece titiz davranmıştır. Bizlere düşen O’nun (asm) yolunda gidip, sünnetini harfiyen yerine getirmektir. Zira kurtuluş yalnızca kuran ve sünnettedir.
Hz. Ebû Bekir (r.a.), Allah Rasûlü’ne (asm) sorar:
“Yâ Rasûlallah! Saçınızda ak görüyorum. Birdenbire ihtiyarladınız; bir derdiniz mi var?” Ve İki Cihan Serveri (asm) cevap verir:
“Beni Hûd, Vâkıa, Mürselât sûreleri ihtiyarlattı.” Hûd suresinde O’na (asm):
“Emrolunduğun şekilde dosdoğru ol!..” denmişti.
Bu doğruluk, Cenâb-ı Hakk’ın, Habîbi (asm) için çizdiği doğruluktu. Ve O’ndan (asm), bu çizginin korunması isteniyordu. Mürselât, cennet ve cehennemin, zümre zümre ayrıldığını, insanların dehşet içinde iki büklüm olduğunu anlatıyordu. Vâkıa, yine bu zümreleri gösterip teşhir ediyordu. Bu sûrelerde anlatılanlar, Allah Rasûlü’nü (asm) dehşette bırakıyor ve ihtiyarlatıyordu.
Saadet Asrından
Câbir (r.a.), Rasulullah’ı (s.a.) şöyle söylerken işittim dedi:
“Şeytan sizden birisinin bütün yaptığı işlerde hazır bulunur, yemek yerken bile hazır bekler. Sizden birisi, lokması yere düşerse, ona bulaşan (çer çöpü) temizleyip, yemeye devam etsin, onu şeytana bırakmasın. Yemeğini bitirince, parmaklarını yalasın. Zira o kimse, bereketin yemeğin neresinde olduğunu bilmez.” [Müslim, 2033]
Hz. Ebû Bekir (r.a.), Allah Rasûlü’ne (asm) sorar:
“Yâ Rasûlallah! Saçınızda ak görüyorum. Birdenbire ihtiyarladınız; bir derdiniz mi var?” Ve İki Cihan Serveri (asm) cevap verir:
“Beni Hûd, Vâkıa, Mürselât sûreleri ihtiyarlattı.” Hûd suresinde O’na (asm):
“Emrolunduğun şekilde dosdoğru ol!..” denmişti.
Bu doğruluk, Cenâb-ı Hakk’ın, Habîbi (asm) için çizdiği doğruluktu. Ve O’ndan (asm), bu çizginin korunması isteniyordu. Mürselât, cennet ve cehennemin, zümre zümre ayrıldığını, insanların dehşet içinde iki büklüm olduğunu anlatıyordu. Vâkıa, yine bu zümreleri gösterip teşhir ediyordu. Bu sûrelerde anlatılanlar, Allah Rasûlü’nü (asm) dehşette bırakıyor ve ihtiyarlatıyordu.
Saadet Asrından
Câbir (r.a.), Rasulullah’ı (s.a.) şöyle söylerken işittim dedi:
“Şeytan sizden birisinin bütün yaptığı işlerde hazır bulunur, yemek yerken bile hazır bekler. Sizden birisi, lokması yere düşerse, ona bulaşan (çer çöpü) temizleyip, yemeye devam etsin, onu şeytana bırakmasın. Yemeğini bitirince, parmaklarını yalasın. Zira o kimse, bereketin yemeğin neresinde olduğunu bilmez.” [Müslim, 2033]