ASAYİŞ
Yayınlanma: 15 Ağustos 2023 - 11:46
Binlerce martı öldü, binlercesi de ölümü bekliyor
Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, bu yıl yaşanan kuraklıktan dolayı inci kefali göçünün erken tamamlanmasına bağlı olarak martı ölümlerinin arttığını söyledi.
ASAYİŞ
15 Ağustos 2023 - 11:46
Üreme zamanlarında insanların olmadığı ve kendileri için tehlike oluşturmayan güvenli yerleri tercih eden martılar, Van Gölü’ndeki adaları seçiyor. Van Gölü üzerinde yer alan ve dev martı yuvası olarak bilinen Adır Adası’nda her yıl olduğu gibi bu yıl da toplu martı ölümleri yaşandı. Ancak bu yıl ölümlerin geçmiş yıllara oranla daha fazla olması bölge halkını tedirgin etti.
Toplu ölümlerinin yaşandığı Tuşba ilçesine bağlı Adır Mahallesi’nde inceleme yapan Van YYÜ Yaban Hayvanları Koruma ve Rehabilitasyon Merkezi Müdürü Prof. Dr. Lokman Aslan, durumun salgınla ilgisinin olmadığını söyledi. Prof. Dr. Aslan, genç martı ölümlerinin açlığa bağlı stres olduğunu açıkladı.
“Bu yıl martı ölümleri daha da arttı”
Konuya ilişkin konuşan Prof. Dr. Aslan, Van Gölü Havzası’nın birçok yaban hayvana ev sahipliği yaptığını belirtti. Son günlerde çok sayıda martı ölümlerinin yaşandığını ifade eden Prof. Dr. Aslan, “Martılar güvenli ve gıdanın olduğu yerlere yerleşirler. Van Gölü Havzasında yaşayan martılar da üremek için biyolojik düşmanları olmadığı adaları tercih etmektedir. Van Gölü’ndeki en büyük ada olan Adır Adası başta olmak üzere Çarpanak ve Akdamar adalarında kuluçkaya yatan martılar, üremelerini tamamlayıp tekrar dönmektedirler. Mart ayının başlarında Adır Adası’na gelen martılar, Ağustos’un başına kadar üremelerini tamamlarlar. Martılar; akarsulara göç eden inci kefalleriyle bolca beslenmekte ve bu beslemeye bağlı olarak da üremesini artırmaktadır. Ancak bu sene kuraklığın etkisiyle inci kefallerinin göçlerini erken tamamlaması, ekolojik dengede bir bozukluk meydana getirdi. Bu nedenle her sene yaşanan martı ölümlerinin sayısı bu yıl daha da artmış oldu” dedi.
“Ölümler vatandaşı tedirgin etti”
Ölümlerin nedeni tespit etmek amacıyla bölgedeki numuneleri değerlendirdiklerini dile getiren Aslan, “Ölüm nedenlerinin salgın hastalığa bağlı olmadığını tespit ettik. İnci kefallerinin göçünün erken tamamlamasına bağlı olarak martılardaki stresi artırdı ve ölüm biraz daha fazla görüldü. Bu ölümler vatandaşı tedirgin etti ama salgın bir hastalığın olmadığı sonucuna varıldı. Yaptığımız incelemelerde bu seneki martı yavrularında ölüm görüldü. Bir yerde gıda ve güvenlik sorunu olduğu zaman üreme de sona erer. Bu şekilde devam etmesi durumunda martılar üremek için kendilerine göre bir yöntem belirleyecektir. Daha güvenlikli ve gıdanın bol olduğu alanlarda kuluçkaya yatacaklardır. Dışarıdan insan müdahalesi olmadan ekolojik denge seyrini devam ettirir” diye konuştu.
“Ölen martıların toplanmasını istiyoruz”
Van Gölü’nde 30 yıldır balıkçılık yapan Ahmet Çıkla ise sahilde yiyecek bulamayan çok sayıda martının öldüğünü belirterek, “Bölgede yaşayanlar olarak bu durumdan rahatsızız. Çevre kirliliğinden dolayı ölen martıların toplanmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu. İHA
“Bu yıl martı ölümleri daha da arttı”
Konuya ilişkin konuşan Prof. Dr. Aslan, Van Gölü Havzası’nın birçok yaban hayvana ev sahipliği yaptığını belirtti. Son günlerde çok sayıda martı ölümlerinin yaşandığını ifade eden Prof. Dr. Aslan, “Martılar güvenli ve gıdanın olduğu yerlere yerleşirler. Van Gölü Havzasında yaşayan martılar da üremek için biyolojik düşmanları olmadığı adaları tercih etmektedir. Van Gölü’ndeki en büyük ada olan Adır Adası başta olmak üzere Çarpanak ve Akdamar adalarında kuluçkaya yatan martılar, üremelerini tamamlayıp tekrar dönmektedirler. Mart ayının başlarında Adır Adası’na gelen martılar, Ağustos’un başına kadar üremelerini tamamlarlar. Martılar; akarsulara göç eden inci kefalleriyle bolca beslenmekte ve bu beslemeye bağlı olarak da üremesini artırmaktadır. Ancak bu sene kuraklığın etkisiyle inci kefallerinin göçlerini erken tamamlaması, ekolojik dengede bir bozukluk meydana getirdi. Bu nedenle her sene yaşanan martı ölümlerinin sayısı bu yıl daha da artmış oldu” dedi.
“Ölümler vatandaşı tedirgin etti”
Ölümlerin nedeni tespit etmek amacıyla bölgedeki numuneleri değerlendirdiklerini dile getiren Aslan, “Ölüm nedenlerinin salgın hastalığa bağlı olmadığını tespit ettik. İnci kefallerinin göçünün erken tamamlamasına bağlı olarak martılardaki stresi artırdı ve ölüm biraz daha fazla görüldü. Bu ölümler vatandaşı tedirgin etti ama salgın bir hastalığın olmadığı sonucuna varıldı. Yaptığımız incelemelerde bu seneki martı yavrularında ölüm görüldü. Bir yerde gıda ve güvenlik sorunu olduğu zaman üreme de sona erer. Bu şekilde devam etmesi durumunda martılar üremek için kendilerine göre bir yöntem belirleyecektir. Daha güvenlikli ve gıdanın bol olduğu alanlarda kuluçkaya yatacaklardır. Dışarıdan insan müdahalesi olmadan ekolojik denge seyrini devam ettirir” diye konuştu.
“Ölen martıların toplanmasını istiyoruz”
Van Gölü’nde 30 yıldır balıkçılık yapan Ahmet Çıkla ise sahilde yiyecek bulamayan çok sayıda martının öldüğünü belirterek, “Bölgede yaşayanlar olarak bu durumdan rahatsızız. Çevre kirliliğinden dolayı ölen martıların toplanmasını talep ediyoruz” şeklinde konuştu. İHA
İlginizi Çekebilir