Erzurum Barosu konferans salonun da düzenlenen söyleşiye çok sayıda kişi katıldı. Prof. Dr. Hasan Türkez, Türkiye’nin bor madeni noktasında zengin bir ülke olduğuna dikkat çekti.
Bor bileşiklerinin eşsiz fiziksel ve kimyasal özellikleri sayesinde her endüstri alanında kullanılabileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Türkez, borun ilaç ve sağlık teknolojileri alanındaki potansiyelini anlattı. Borun nanoteknoloji ve ilaç Ar-Ge çalışmalarındaki önemine dikkat çeken Prof. Dr. Hasan Türkez, bor elementinin hücre koruyucu, antienflamatuar, antioksidan ve DNA koruyucu özellikleri sayesinde Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde kullanılabilecek sentetik formülasyonları araştırdıklarını belirterek ve etkin bulunan bazı bor içeren yenilikçi molekülleri patentlediklerini ifade etti.
Ayrıca, bor bileşiklerinin günümüzde tarımdan kozmetiğe, uzay ve havacılık sanayisinden enerji sektörüne kadar yaklaşık 500 farklı endüstriyel alanda kullanıldığını ve bu kullanım alanlarının her geçen gün arttığını ifade eden Prof. Dr. Türkez, Türkiye’nin bor rezervleri kadar bilimsel çalışmalarla da bu alanda söz sahibi olmasının önemini vurgulayarak, bor üzerinde çalışmanın aslında bir vatan borcu olduğunu da vurguladı.
Bor’un aslında Osmanlı döneminden beri bilindiğini ve kullanıldığını da anlatan Prof. Dr. Türkez, Türkiye’nin Bor madeni üzerinde daha kapsamlı çalışmalarını artırarak devam ettirdiğini belirtti. Prof. Dr. Hasan Türkez, Başta ABD olmak üzere bazı ülkelerin Bor Madeninden birçok alanda faydalandığını, kendi kısıtlı rezervlerini stratejik olarak ilan ederek kullanmadıklarını ve ülkemizden temin etmeyi tercih ettiklerini anlattı.
‘Türkiye olarak boru katma değeri daha yüksek olan ürünler halinde küresel piyasalara arz etmemiz gerektiğini belirterek ulusal ekonomimize daha çok katkı sağlanabileceğini söyledi. ‘Bor ülkemiz çocuklarının yarını ve geleceğidir’ diyen Prof. Dr. Hasan Türkez, ‘Bor sağlık ilişkisi hakkında taraflı, yanlı olarak olumsuz bulguları ön plana çıkararak boru karalamaya dönük bilimsellikten uzak çalışmaların algı oluşturmasına izin verilmemesi gerektiğini belirtti. Bu konuda bor hakkında olumsuz propagandalara karşı yıllarca mücadele verdiğini ve bu mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğini söyledi. Ayrıca, borun söz konusu olumsuzlukları bir tarafa antikanser ilaçlardan antibiyotiklere, gıda takviyelerinden nötron yakalama tedavilerine varan geniş skalada oldukça faydalı etkilerinin varlığını bilimsel kanıtlarıyla katılımcılara sundu.
Programın son bölümünde Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, Prof. Dr. Hasan Türkez’e teşekkür plaketi verdi. İHA
Bor bileşiklerinin eşsiz fiziksel ve kimyasal özellikleri sayesinde her endüstri alanında kullanılabileceğine vurgu yapan Prof. Dr. Türkez, borun ilaç ve sağlık teknolojileri alanındaki potansiyelini anlattı. Borun nanoteknoloji ve ilaç Ar-Ge çalışmalarındaki önemine dikkat çeken Prof. Dr. Hasan Türkez, bor elementinin hücre koruyucu, antienflamatuar, antioksidan ve DNA koruyucu özellikleri sayesinde Alzheimer ve Parkinson gibi nörodejeneratif hastalıkların önlenmesi ve tedavisinde kullanılabilecek sentetik formülasyonları araştırdıklarını belirterek ve etkin bulunan bazı bor içeren yenilikçi molekülleri patentlediklerini ifade etti.
Ayrıca, bor bileşiklerinin günümüzde tarımdan kozmetiğe, uzay ve havacılık sanayisinden enerji sektörüne kadar yaklaşık 500 farklı endüstriyel alanda kullanıldığını ve bu kullanım alanlarının her geçen gün arttığını ifade eden Prof. Dr. Türkez, Türkiye’nin bor rezervleri kadar bilimsel çalışmalarla da bu alanda söz sahibi olmasının önemini vurgulayarak, bor üzerinde çalışmanın aslında bir vatan borcu olduğunu da vurguladı.
Bor’un aslında Osmanlı döneminden beri bilindiğini ve kullanıldığını da anlatan Prof. Dr. Türkez, Türkiye’nin Bor madeni üzerinde daha kapsamlı çalışmalarını artırarak devam ettirdiğini belirtti. Prof. Dr. Hasan Türkez, Başta ABD olmak üzere bazı ülkelerin Bor Madeninden birçok alanda faydalandığını, kendi kısıtlı rezervlerini stratejik olarak ilan ederek kullanmadıklarını ve ülkemizden temin etmeyi tercih ettiklerini anlattı.
‘Türkiye olarak boru katma değeri daha yüksek olan ürünler halinde küresel piyasalara arz etmemiz gerektiğini belirterek ulusal ekonomimize daha çok katkı sağlanabileceğini söyledi. ‘Bor ülkemiz çocuklarının yarını ve geleceğidir’ diyen Prof. Dr. Hasan Türkez, ‘Bor sağlık ilişkisi hakkında taraflı, yanlı olarak olumsuz bulguları ön plana çıkararak boru karalamaya dönük bilimsellikten uzak çalışmaların algı oluşturmasına izin verilmemesi gerektiğini belirtti. Bu konuda bor hakkında olumsuz propagandalara karşı yıllarca mücadele verdiğini ve bu mücadeleyi kararlılıkla sürdüreceğini söyledi. Ayrıca, borun söz konusu olumsuzlukları bir tarafa antikanser ilaçlardan antibiyotiklere, gıda takviyelerinden nötron yakalama tedavilerine varan geniş skalada oldukça faydalı etkilerinin varlığını bilimsel kanıtlarıyla katılımcılara sundu.
Programın son bölümünde Türk Ocakları Erzurum Şube Başkanı Av. Nizam Işık, Prof. Dr. Hasan Türkez’e teşekkür plaketi verdi. İHA