Geçmişten gelen alışkanlıklardan olsa gerek sanırım Türkiye’de bir çok ilde vardır sıcak Ramazan pidesi kuyruğu.
Erzurum bu konuda en fazla kalabalık oluşturan bir şehirdir mutlaka.
Güzel de bir gelenektir bence, Ramazan’ı doyasıya yaşatan bir ritüeldir de bu pide kuyruğu.
Kaybolmasını da istemediğim, yok olmasına gönlümün razı olmadığı, olamayacağı aslında güzel de geleneklerden biridir bu.
Görüyorum ki bu Ramazan’da da fırınların önünde yoğunluk oluşuyor, iftara beş kala pide almak isteyen vatandaşlarca.
Sıraya giren müşteriler, biraz da fırıncılar ile ikili ilişkilerinden olsa gerek, fırına atılmak üzere sipariş verdikleri pidelerin üzerine kaybolmasın, karışmasın diye, bozuk ya da kağıt para, biber ve benzeri nesneleri koyuyorlar.
Benim de görmüşlüğüm çoktur, özellikle bozuk para konulduğunu.
Ama dün duyduğum üzücü bir haber, aslında bu bozuk paranın ne denli tehlikeli olduğunu ortaya koyuyor da, galiba ben de biraz geç uyanıyorum!
Erzurum’da bir çocuğun boğazına takılmış işte o bozuk paralardan birisi ve az kalsın o yavrumuz bugün hayatta olmayacaktı.
O yüzden ne olursa olsun, özellikle bu bozuk para alışkanlığımızdan lütfen uzaklaşalım.
Dün bu konuyu Büyükşehir Belediyesi Zabıta Daire Başkanı Suat Engin’e de söyledim, bir vatandaş olarak, onlardan özellikle fırıncı esnafını ciddi uyarmalarını istedim.
Kendisi de sağolsun bu konuda hassas davrandıklarını, herhangi bir üzücü olaya mahal vermemek için yarından itibaren ciddi denetim gerçekleştireceklerini söyledi.
Aynı önerimi Tarım İl Müdürlüğü Gıda Kontrol Şube Müdürlüğü’ne de buradan yapıyorum ve fırıncı esnafını vatandaşın bu hoyrat tutumunun önüne geçilmesini talep ediyorum.
Sıcak bir pide uğruna hiçbir can yanmasın, bu benim son kararımdır!
--
Vedat Refayeli