
Hayretle bakıyorum şu bizim medyamıza, siyasetçimize ve bunları dinleyip aynı dili kullanan bazı vatandaşlarımıza…
Ülkede her şey yolunu buldu, sadece HDP’nin PKK saldırılarını kınaması kaldı!
Neymiş efendim HDP bir türlü PKK’ya terör örgütü demiyormuş ve arasına mesafe koymuyormuş.
Yahu senin HDP dediğin parti zaten PKK’nın ta kendisi ve terör örgütünün kravatlı, etekli militanlarından oluşuyor. Şu anki vekillerin birçoğu PKK propagandası yaptığı için cezaevinde cezalarını çekerken, bu parti tarafından listeye konulup seçildiler.
Hatta Sabahat Tuncel, Tunceli cezaevinden milletvekili olarak çıkarken, terörist başı Apo’nun posterleri eşliğinde çıkmış, sözde PKK paçavraları ile karşılanmıştı.
HDP Lideri Selahattin Demirtaş, Kandil’de yıllarca silahlı eğitim görmüş biri, yani döneminde militan. Abisi hala bu terör örgütünün dağ kadrosunda liderler arasında.
Bugün HDP içindeki tüm vekiller, PKK’nın belirlediği isimler. Hatta PKK içinde etkin rol aldıkları için o partideler ve vekiller.
Yani bunların aslı PKK, TAK, YPG, PYD ve HDP hepsi aynı hamurun mamulü.
Hala bunlara siyasetçi gözüyle bakarak, “PKK’ya terör örgütü de, saldırıları kına” demenin anlamı nedir?
Velev ki tüm bunları dediler, ne olacak? “PKK terör örgütüdür, saldırıları kınıyoruz, Allah belalarını versin” dediklerinde ellerindeki kan temizlenecek mi?
Efendim bunların aslı PKK. Biz diyoruz ki gelin aslınızı inkâr edin. Ee bunlarda diyor ki; Bizim kumaşımız bozuk, biz aslımızı inkâr etmeyiz.
Madem aslınız teröristtir o halde niye terörist muamelesi görünce demokrasi diyorsunuz, Masum insanları öldürüyorsunuz, ekmeğini yediğiniz bu vatanın vergileri ile ceplerinizi dolduruyorsunuz. Sonra vatana kurşun sıkıp onca askeri, polisi, vatandaşı öldürüyorsunuz. Hiç utanmadan insan hakları, barış bilmem ne hikâyeleri anlatıyorsunuz…
Dinimiz de dahi kibirliye mütevazı olmak caiz değilken, bunların yaptıklarına karşın nasıl merhametli olacağız, nasıl demokrasi kurallarını işleteceğiz...
Dünya eğer insan haklarında samimi ise Halep’e baksın, Suriye baksın. Orada insanlar katlediliyor.
Allah diyen, Peygamber diyen türlü işkence ile öldürülüyor. Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de, Myanmar’da, Doğu Türkistan’da soykırım yapılıyor. Buraların Türkiye’den daha çok demokrasiye, insan haklarına ihtiyacı var.
Girdikleri her yere zulüm götürenler, kendilerinden olana bakın nasıl sahip çıkıyorlar.
Emin olunuz ki o vatan hainleri ne yazık ki bunca yaptıklarına karşın gereğinden fazla adalet ve insan muamelesi görüyorlar.
Ya siz demokrasinin ne olduğunu bilmiyorsunuz ya da biz fazlasıyla insancılız.
Şimdi sorarım size; hangi dünya ülkesinde teröristlerle bir olan o ülkeyi satan, terör eylemleri yapan bir parti onların meclisinde yer almıştır. Bu ancak Türkiye’de olur. Artık bırakın bu partinin vekillerinin resimlerinin meclisten kaldırılmasını onların o mecliste hala var olmaları bile bir insanlık suçudur. Şehitlere ve bu ülkeye haksızlıktır...
Ülkede her şey yolunu buldu, sadece HDP’nin PKK saldırılarını kınaması kaldı!
Neymiş efendim HDP bir türlü PKK’ya terör örgütü demiyormuş ve arasına mesafe koymuyormuş.
Yahu senin HDP dediğin parti zaten PKK’nın ta kendisi ve terör örgütünün kravatlı, etekli militanlarından oluşuyor. Şu anki vekillerin birçoğu PKK propagandası yaptığı için cezaevinde cezalarını çekerken, bu parti tarafından listeye konulup seçildiler.
Hatta Sabahat Tuncel, Tunceli cezaevinden milletvekili olarak çıkarken, terörist başı Apo’nun posterleri eşliğinde çıkmış, sözde PKK paçavraları ile karşılanmıştı.
HDP Lideri Selahattin Demirtaş, Kandil’de yıllarca silahlı eğitim görmüş biri, yani döneminde militan. Abisi hala bu terör örgütünün dağ kadrosunda liderler arasında.
Bugün HDP içindeki tüm vekiller, PKK’nın belirlediği isimler. Hatta PKK içinde etkin rol aldıkları için o partideler ve vekiller.
Yani bunların aslı PKK, TAK, YPG, PYD ve HDP hepsi aynı hamurun mamulü.
Hala bunlara siyasetçi gözüyle bakarak, “PKK’ya terör örgütü de, saldırıları kına” demenin anlamı nedir?
Velev ki tüm bunları dediler, ne olacak? “PKK terör örgütüdür, saldırıları kınıyoruz, Allah belalarını versin” dediklerinde ellerindeki kan temizlenecek mi?
Efendim bunların aslı PKK. Biz diyoruz ki gelin aslınızı inkâr edin. Ee bunlarda diyor ki; Bizim kumaşımız bozuk, biz aslımızı inkâr etmeyiz.
Madem aslınız teröristtir o halde niye terörist muamelesi görünce demokrasi diyorsunuz, Masum insanları öldürüyorsunuz, ekmeğini yediğiniz bu vatanın vergileri ile ceplerinizi dolduruyorsunuz. Sonra vatana kurşun sıkıp onca askeri, polisi, vatandaşı öldürüyorsunuz. Hiç utanmadan insan hakları, barış bilmem ne hikâyeleri anlatıyorsunuz…
Dinimiz de dahi kibirliye mütevazı olmak caiz değilken, bunların yaptıklarına karşın nasıl merhametli olacağız, nasıl demokrasi kurallarını işleteceğiz...
Dünya eğer insan haklarında samimi ise Halep’e baksın, Suriye baksın. Orada insanlar katlediliyor.
Allah diyen, Peygamber diyen türlü işkence ile öldürülüyor. Suriye’de, Irak’ta, Yemen’de, Myanmar’da, Doğu Türkistan’da soykırım yapılıyor. Buraların Türkiye’den daha çok demokrasiye, insan haklarına ihtiyacı var.
Girdikleri her yere zulüm götürenler, kendilerinden olana bakın nasıl sahip çıkıyorlar.
Emin olunuz ki o vatan hainleri ne yazık ki bunca yaptıklarına karşın gereğinden fazla adalet ve insan muamelesi görüyorlar.
Ya siz demokrasinin ne olduğunu bilmiyorsunuz ya da biz fazlasıyla insancılız.
Şimdi sorarım size; hangi dünya ülkesinde teröristlerle bir olan o ülkeyi satan, terör eylemleri yapan bir parti onların meclisinde yer almıştır. Bu ancak Türkiye’de olur. Artık bırakın bu partinin vekillerinin resimlerinin meclisten kaldırılmasını onların o mecliste hala var olmaları bile bir insanlık suçudur. Şehitlere ve bu ülkeye haksızlıktır...