Kabine toplantısının ardından Cumhurbaşkanı Erdoğan, 3 kredi paketini hizmete sokacaklarını ve 0,89 ile 0,99 faizle finansman sağlayacaklarını açıkladı.
Her ne kadar toplum artan enflasyon ile ilgili bir gelişme beklese de paketten inşaat sektörü çıktı.
İnşaat sektörü oldukça geniş yan kolları olan ve hemen her sektörü etkileyen bir alan. Açıklanan paketin önemi de burada ortaya çıkıyor. Buna sadece müteahhitlere destek olarak bakmak, öyle algılamak pek doğru değil. Zaten konumuz da bu değil.
***
Açıklanan paketin tüketiciye ne kadar yarar sağlayacağını ilerleyen günlerde göreceğiz ama Cumhurbaşkanının açıklamasının ardından ülke olarak bambaşka bir olaya şahit olduk. 20 dakika önce 600 bin liradan satışa sunulan daire fiyatları, açıklamanın ardından yüzde 40 zamlanarak güncellendi.
Bu nasıl bir fırsatçılık, nasıl ticaret anlayışı, insanın aklı almıyor. Daha düne yüksek enflasyon, hayat pahalılığı nedeniyle yaptığı daireleri satamayanlar, açıklanan paketin ardından ‘tek seferde vurup kaldırayım’ diyerek işgüzarlığa başladı.
***
Maliyetler yükseldi, iğneden ipliği her şeye zam geldi. Bu zamlardan en fazla etkilenen inşaat sektörü oldu. Buraya kadar tamam, kimse size maliyetinizin altında zararına satış yapın demiyor. Ancak böyle bir ticaret anlayışı olabilir mi?
Ne ara bu kadar kötü olduk!
Ülkemde 20 dakika arayla yapılan ‘güncellemelerin’ ardından kim inanır sadece maliyetler yükseldiği için yapılan zamlara.
***
Cumhurbaşkanı her kabine toplantısı sonrası bu tür fırsatçılara göz açtırılmadığını açıklıyor. Belli ki bazı bakanlıklar kağıt üzerinde yapılan denetimleri baz alıyor. Zira piyasa ciddi olarak denetlense, birçok sektörde yüksek oranda şişirme rakamlar görülecek. Vatandaş şaşkın, zamlar yağmur gibi…
Bu durumda her halükarda kazanan bankalar oluyor. Kredi kartları üzerinden dönen bir piyasa var. Ama en acısı bozulan piyasalar değil insanlığımızın olması.
Biri beşe satanlara soruyorum; Allah aşkına şu dünyanın tamamı sizin olsa ne olur... Enflasyonla öyle böyle başa çıkarız da ruhunu beş paraya heba edenlere ne yaparız onu bilmiyorum…
Elbette bu söylemlerim işini dürüst yapalar için geçerli değil. Onlar belki bugün çok kazanamayacak ama uzun vadede kazanan hep onlar olacak.
Her ne kadar toplum artan enflasyon ile ilgili bir gelişme beklese de paketten inşaat sektörü çıktı.
İnşaat sektörü oldukça geniş yan kolları olan ve hemen her sektörü etkileyen bir alan. Açıklanan paketin önemi de burada ortaya çıkıyor. Buna sadece müteahhitlere destek olarak bakmak, öyle algılamak pek doğru değil. Zaten konumuz da bu değil.
***
Açıklanan paketin tüketiciye ne kadar yarar sağlayacağını ilerleyen günlerde göreceğiz ama Cumhurbaşkanının açıklamasının ardından ülke olarak bambaşka bir olaya şahit olduk. 20 dakika önce 600 bin liradan satışa sunulan daire fiyatları, açıklamanın ardından yüzde 40 zamlanarak güncellendi.
Bu nasıl bir fırsatçılık, nasıl ticaret anlayışı, insanın aklı almıyor. Daha düne yüksek enflasyon, hayat pahalılığı nedeniyle yaptığı daireleri satamayanlar, açıklanan paketin ardından ‘tek seferde vurup kaldırayım’ diyerek işgüzarlığa başladı.
***
Maliyetler yükseldi, iğneden ipliği her şeye zam geldi. Bu zamlardan en fazla etkilenen inşaat sektörü oldu. Buraya kadar tamam, kimse size maliyetinizin altında zararına satış yapın demiyor. Ancak böyle bir ticaret anlayışı olabilir mi?
Ne ara bu kadar kötü olduk!
Ülkemde 20 dakika arayla yapılan ‘güncellemelerin’ ardından kim inanır sadece maliyetler yükseldiği için yapılan zamlara.
***
Cumhurbaşkanı her kabine toplantısı sonrası bu tür fırsatçılara göz açtırılmadığını açıklıyor. Belli ki bazı bakanlıklar kağıt üzerinde yapılan denetimleri baz alıyor. Zira piyasa ciddi olarak denetlense, birçok sektörde yüksek oranda şişirme rakamlar görülecek. Vatandaş şaşkın, zamlar yağmur gibi…
Bu durumda her halükarda kazanan bankalar oluyor. Kredi kartları üzerinden dönen bir piyasa var. Ama en acısı bozulan piyasalar değil insanlığımızın olması.
Biri beşe satanlara soruyorum; Allah aşkına şu dünyanın tamamı sizin olsa ne olur... Enflasyonla öyle böyle başa çıkarız da ruhunu beş paraya heba edenlere ne yaparız onu bilmiyorum…
Elbette bu söylemlerim işini dürüst yapalar için geçerli değil. Onlar belki bugün çok kazanamayacak ama uzun vadede kazanan hep onlar olacak.