Gazetecilik mesleğinde en önemli şeylerden birisidir ‘Manşetler’…
Özellikle de spor gazeteciliğinde, gazetelerde ve gazeteciler arasında tam bir manşet yarışı vardır.
“En güzel başlığı ben atayım” telaşı hiç bitmez, spor gazeteciliğinde…
Şehirleri meşhur yapan değerler çıkar, spor sayfalarının manşetlerine…
Kulüplerin arması ilham verir spor gazetecilerine…
İlle de bir futbol maçında yıldızlaşan ve gol atan oldu mu? Manşet konusunda kolaylaşır, gazetecinin işi…
***
Biliyorum ki, benim gibi bir çok meslektaşım daha maç bitmeden kafasında bir çok başlığı belirler…
Şahsen ben bir habere giderken ya da bir müsabakayı izlerken, daha olay yerinde düşünürüm başlığı…
“Ne manşet atayım “ diye kafa yorarım…
***
İşte tam kafa yorulacak olan maçlardan biri de Cumartesi günü oynandı Kazım Karabekir Stadı’nda…
Karadeniz ekibi Çaykur Rize, konuğuydu Dadaşların…
Erzurum için ‘Çift başlı kartal’, ‘Dadaş’ gibi kelimeler başlık için ilk akla gelen kelimelerdir.
Rize için ise ‘Çay’ ve ‘Atmacalar’ öne çıkan kelimelerdir.
Bu kelimeler size maçın skoruna göre ‘başlığı’ başka bir değimle ‘Manşet’i atmanıza yardımcı olur.
***
Cumartesi günü bir yandan İbrahim Üzülmez’in gelişi ile şaha kalkan ve seri galibiyetlere imza atan Çaykur Rize ile Play-Off’u zorlayan Mehmet Altıparmak’ın BB Erzurumspor’unun mücadelesinin sonucu merakla bekleniyordu.
Hatta, sadece Erzurum ya da Rizeliler değil, TFF 1. Ligindeki tüm takımların gözü kulağı bu karşılaşmadaydı.
***
İlk 45 dakikada ev sahibi BB Erzurumspor’un varlığını pek göremedik, sahada…
Kış ortasında adeta yeşim bir halıyı andıran, yemyeşil çimlere sahip olan Kazım Karabekir Stadı’nda Sahada istenilen futbol olmayınca bizde gözümüzü tribünlere kaydırdık.
Dadaşlar Grubu öncülüğündeki BB Erzurumspor taraftarına, Rize’den gelen bir grup taraftar kafa tutuyordu adeta…
Doğrusu, durup dururken, ‘Eniştem beni niye öptü’ misali, Erzurum tribünlerinin ‘Trabzon’ diye bağırmasına da bir anlam veremedim doğrusu…
Zira, Rizeli taraftarların da “Trabzon uşağı Erzurumspor” diye karşılık vermesine uyuz oldum.
Ama her ne olursa olsun, Erzurum-Rize dostluğuna bu tür hareketler gölge düşürmez.
İnşallah tribünde olan tribünde kalır.
***
Maçın ikinci devresinde ise taraftarının da desteği ile atağa kalkan bir Erzurum vardı sahada…
Adeta joker olan Stephane Acka’nın bitmez tükenmez enerjisi, rakiplerine bir kene gibi yapışması dikkatimden kaçmadı.
Daha ilk kez BB Erzurumspor forması ile 11’de sahaya çıkan Erman Bulucu da 40 yıllık Erzurumlu gibi oynuyordu. Geçit vermedi Rize’nin gol ayaklarına…
Tabii, kaleci Hakan’ın yükselen performansını da ‘es’ geçmiyorum, yine kalesinde devleşti, yaptığı kurtarışlarla…
Jasmin Scuk’un orta sahadaki direnci de alkışa değerdi.
Teknik Patron Mehmet Altıparmak ile hayata dönen Erhan Çelenk, rakip kaleci Gökhan’ında hatası sonucu adeta çaldığı topu, müthiş bir orta ile Bekamenga ile buluşturması ve Christian Bekamenga’nın da Dadaşların forması ile ilk golünü atması bir anda maçın şeklini değiştirdi.
***
Liderliğe oynayan Çaykur Rizespor, ligin en pahalı ekiplerinden biri olmasına rağmen, Erzurum deplasmanının çantada keklik olmadığını gördü.
Nitekim, daha bir tek idmanla Çaykur Rize adına sonradan oyuna giren Turgut Doğan Şahin’in usta işlerinden sonra Rize golü buldu.
Atmacalar hem de puanı son haftaların formda golcüsü Vedat Muriç’le kurtardı.
İşte 90’ıncı dakikaya kadar Dadaşların durdurduğu Vedat, ne yapıp edip, BB Erzurumspor defansının bir anlık gafletinden yararlanmasını bildi.
Sonuçta bir satranç oyununun andırdı zorlu karşılaşma…
İlk yarıda Rize, ikinci yarı da Erzurum üstündü.
Mehmet Altıparmak ve İbrahim Üzülmez’in üç puan hamlesi sonucu değiştirmedi.
***
Özellikle teknik patron Mehmet Altıparmak’ın ‘Alperen Bektaş’ cesaretinden dolayı kutluyorum.
Bende olsan, artık kondisyon eksiği olan Bekamenga’nın yerine Alperen’i sürerdim sahaya…
Tebrikler Mehmet Hocam…
Dert değil hocam, gitsin bugün bir puan… Biz adam kazanalım.
Alperen’de, Osman’da, Bahadır’da, M. Emin’de, Yousuef’te ve diğer gençlerde bu ışık var, Hocam…
Aynı cesaret ve kararlığı Cumartesi günü kadroya aldığın Osman Şahin, Muammer Atalay ve diğer gençler içinde göstereceğinden eminim.
Çünkü Erzurum’un geleceği ‘bu gençler’…
***
Evet!...Bizde bir daha Erzurum, Bekamengalı kadrosu ile acaba Rize’ye karşı oynar mı? oynamaz mı? bilemiyoruz.
‘Çaylar Bekamenga’dan’ başlığını atmaya hazırlandığımız anda maçın 1-1 bitmesi, mahsulü elinde kalan çiftçiler gibi , bizim de ‘Manşet’imiz elimizde kaldı.
Ne yapalım nasip değilmiş.
Bizde bu nedenle yazımızın başlığına ‘Çaylar, Bekamenga’dan başlığını atmaya hazırlanırken’ başlığını attık.
Özellikle de spor gazeteciliğinde, gazetelerde ve gazeteciler arasında tam bir manşet yarışı vardır.
“En güzel başlığı ben atayım” telaşı hiç bitmez, spor gazeteciliğinde…
Şehirleri meşhur yapan değerler çıkar, spor sayfalarının manşetlerine…
Kulüplerin arması ilham verir spor gazetecilerine…
İlle de bir futbol maçında yıldızlaşan ve gol atan oldu mu? Manşet konusunda kolaylaşır, gazetecinin işi…
***
Biliyorum ki, benim gibi bir çok meslektaşım daha maç bitmeden kafasında bir çok başlığı belirler…
Şahsen ben bir habere giderken ya da bir müsabakayı izlerken, daha olay yerinde düşünürüm başlığı…
“Ne manşet atayım “ diye kafa yorarım…
***
İşte tam kafa yorulacak olan maçlardan biri de Cumartesi günü oynandı Kazım Karabekir Stadı’nda…
Karadeniz ekibi Çaykur Rize, konuğuydu Dadaşların…
Erzurum için ‘Çift başlı kartal’, ‘Dadaş’ gibi kelimeler başlık için ilk akla gelen kelimelerdir.
Rize için ise ‘Çay’ ve ‘Atmacalar’ öne çıkan kelimelerdir.
Bu kelimeler size maçın skoruna göre ‘başlığı’ başka bir değimle ‘Manşet’i atmanıza yardımcı olur.
***
Cumartesi günü bir yandan İbrahim Üzülmez’in gelişi ile şaha kalkan ve seri galibiyetlere imza atan Çaykur Rize ile Play-Off’u zorlayan Mehmet Altıparmak’ın BB Erzurumspor’unun mücadelesinin sonucu merakla bekleniyordu.
Hatta, sadece Erzurum ya da Rizeliler değil, TFF 1. Ligindeki tüm takımların gözü kulağı bu karşılaşmadaydı.
***
İlk 45 dakikada ev sahibi BB Erzurumspor’un varlığını pek göremedik, sahada…
Kış ortasında adeta yeşim bir halıyı andıran, yemyeşil çimlere sahip olan Kazım Karabekir Stadı’nda Sahada istenilen futbol olmayınca bizde gözümüzü tribünlere kaydırdık.
Dadaşlar Grubu öncülüğündeki BB Erzurumspor taraftarına, Rize’den gelen bir grup taraftar kafa tutuyordu adeta…
Doğrusu, durup dururken, ‘Eniştem beni niye öptü’ misali, Erzurum tribünlerinin ‘Trabzon’ diye bağırmasına da bir anlam veremedim doğrusu…
Zira, Rizeli taraftarların da “Trabzon uşağı Erzurumspor” diye karşılık vermesine uyuz oldum.
Ama her ne olursa olsun, Erzurum-Rize dostluğuna bu tür hareketler gölge düşürmez.
İnşallah tribünde olan tribünde kalır.
***
Maçın ikinci devresinde ise taraftarının da desteği ile atağa kalkan bir Erzurum vardı sahada…
Adeta joker olan Stephane Acka’nın bitmez tükenmez enerjisi, rakiplerine bir kene gibi yapışması dikkatimden kaçmadı.
Daha ilk kez BB Erzurumspor forması ile 11’de sahaya çıkan Erman Bulucu da 40 yıllık Erzurumlu gibi oynuyordu. Geçit vermedi Rize’nin gol ayaklarına…
Tabii, kaleci Hakan’ın yükselen performansını da ‘es’ geçmiyorum, yine kalesinde devleşti, yaptığı kurtarışlarla…
Jasmin Scuk’un orta sahadaki direnci de alkışa değerdi.
Teknik Patron Mehmet Altıparmak ile hayata dönen Erhan Çelenk, rakip kaleci Gökhan’ında hatası sonucu adeta çaldığı topu, müthiş bir orta ile Bekamenga ile buluşturması ve Christian Bekamenga’nın da Dadaşların forması ile ilk golünü atması bir anda maçın şeklini değiştirdi.
***
Liderliğe oynayan Çaykur Rizespor, ligin en pahalı ekiplerinden biri olmasına rağmen, Erzurum deplasmanının çantada keklik olmadığını gördü.
Nitekim, daha bir tek idmanla Çaykur Rize adına sonradan oyuna giren Turgut Doğan Şahin’in usta işlerinden sonra Rize golü buldu.
Atmacalar hem de puanı son haftaların formda golcüsü Vedat Muriç’le kurtardı.
İşte 90’ıncı dakikaya kadar Dadaşların durdurduğu Vedat, ne yapıp edip, BB Erzurumspor defansının bir anlık gafletinden yararlanmasını bildi.
Sonuçta bir satranç oyununun andırdı zorlu karşılaşma…
İlk yarıda Rize, ikinci yarı da Erzurum üstündü.
Mehmet Altıparmak ve İbrahim Üzülmez’in üç puan hamlesi sonucu değiştirmedi.
***
Özellikle teknik patron Mehmet Altıparmak’ın ‘Alperen Bektaş’ cesaretinden dolayı kutluyorum.
Bende olsan, artık kondisyon eksiği olan Bekamenga’nın yerine Alperen’i sürerdim sahaya…
Tebrikler Mehmet Hocam…
Dert değil hocam, gitsin bugün bir puan… Biz adam kazanalım.
Alperen’de, Osman’da, Bahadır’da, M. Emin’de, Yousuef’te ve diğer gençlerde bu ışık var, Hocam…
Aynı cesaret ve kararlığı Cumartesi günü kadroya aldığın Osman Şahin, Muammer Atalay ve diğer gençler içinde göstereceğinden eminim.
Çünkü Erzurum’un geleceği ‘bu gençler’…
***
Evet!...Bizde bir daha Erzurum, Bekamengalı kadrosu ile acaba Rize’ye karşı oynar mı? oynamaz mı? bilemiyoruz.
‘Çaylar Bekamenga’dan’ başlığını atmaya hazırlandığımız anda maçın 1-1 bitmesi, mahsulü elinde kalan çiftçiler gibi , bizim de ‘Manşet’imiz elimizde kaldı.
Ne yapalım nasip değilmiş.
Bizde bu nedenle yazımızın başlığına ‘Çaylar, Bekamenga’dan başlığını atmaya hazırlanırken’ başlığını attık.