
Şeyma Tahir/Pusula
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Milliyetçi Hareket Partisi Lideri Devlet Bahçeli ve Yeniden Refah Partisi Lideri Fatih Erbakan ile birlikte Adıyaman'da depremzedelerin kaldığı konteyner kenti ziyaret etti.
Muhalefetin sandıktan çıkan sonucu kabullenmediğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, 14 Mayıs'tan sonra sosyal medyada bazı vatandaşların deprem bölgesindeki vatandaşlara hakaret ettiğini belirterek sert sözlerle yüklendi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Pazar günüyle beraber 16 ve 17'nci seçimlerini kaybettiler. Sandıkta tecelli eden iradeyi kabullenmek yerine insanlarımıza cahil diyorlar. Bir kez olsun biz nerede yanlış yaptık demiyorlar. Milletten bu kadar şamar yediler ama pişkince hayatlarına devam ettiler. Hatalarından dolayı milletimizden özür dilemediler. Samimi bir özeleştiri vermediler. Kendilerini düzeltme yoluna asla gitmediler. Halen tehdit diline sarılarak insanımızın oyunu alabileceklerini düşünüyorlar" ifadelerini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan konuşmasını şöyle sürdürdü;
Çok partili demokrasiye geçtiğimiz 1950'den beri bu kötü huylarından asla vazgeçmediler. Sandıkta tecelli eden iradeyi kabullenmek yerine insanlarımıza cahil diyorlar, oylarını sattılar iftirası atıyorlar. Hatta gazete manşetlerinden 'Milletin karnı Togg'muş' diyorlar. Her türlü hakareti ediyorlar. Ama bir kez olsun 'Biz nerede yanlış yaptık' sorusunu sormuyorlar.
Milletimiz bunları kaç defa sandığa gömerse gömsün bu kibirli ve kaba tavırlarından asla vazgeçmiyorlar. İstiyorlar ki insanlar önlerinde diz çöksün. İstiyorlar ki kimi aday gösterirlerse milletimiz tıpış tıpış oy versin. Siyasetçi demek milletin hizmetkarı demektir. Milletin desteğini hak edeceksin, eser ortaya koyacaksın. İnsanlara umut ve güven aşılayacaksın.
Hep aynı şeyleri yapıyor, her defasında farklı sonuç bekliyor. Biz işimize bakıyoruz. Biz milletimizin derdine derman olmanın yollarını arıyoruz. Biz ülkemize eser kazandırmanın mücadelesini veriyoruz. Biz insanlarımıza güvenli bir gelecek kurmanın çabası içindeyiz. Milletimiz bizi bir faninin görebileceği her türlü makama getirdi. Şu saatten sonra bizim aziz milletimize daha büyük eser ve hizmetler kazandırmaktan başka ne gayemiz olabilir. Birinci önceliğimiz depremin izlerini silerek şehirlerimizi yeniden ayağa kaldırmaktır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasında önceliklerinin, depremin izlerini bir an önce silerek şehirleri yeniden ayağa kaldırmak olduğunu vurgulayarak, “Biliyorsunuz, depremden hemen birkaç gün sonra Adıyaman’a geldik vatandaşlarımızla dertleştik, kucaklaştık, acımızı paylaştık. Ardından tekrar geldik. Ramazan-ı Şerif’te yine şehrimizdeydik. Seçim kampanyası döneminde de bir gözümüz hep deprem bölgesindeydi, Adıyaman’daydı. Şehrimize görevlendirdiğimiz bakanlarımız, milletvekillerimiz, belediye başkanlarımız, mülki idare amirlerimiz de sahayı hiç boş bırakmadılar. Her bir vatandaşımızın sorunlarıyla ilgilendiler, derdiyle dertlendiler, taleplerini yerine getirmeye çalıştılar” diye ekledi.
Devletin ve milletin tüm imkânlarının depremzedeler için seferber edildiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, “İlk günlerde bazı eksikler olsa da, hamdolsun, bunları da hızla gidererek Adıyaman’ın yaralarını sarmaya, şehrimizi yeniden ayağa kaldırmaya başladık. Giden canlarımızı geri getiremesek de inşallah diğer tüm kayıpları telafi etmekte kararlıyız. Bu vesileyle yaşamış olduğumuz asrın felaketi olarak adlandırılan depremlerde Adıyaman ve diğer illerimizde hayatını kaybeden tüm vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet diliyorum” dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti: “Yıkılanın yerine daha iyisini, daha dayanıklısını yapacak evi ve düzeni bozulan kardeşlerimizi yuvalarına mutlaka kavuşturacağız. Verdiğimiz sözleri yerine getirene kadar durmadan, dinlenmeden gece gündüz çalışacağız.”
Erdoğan konuşmasının sonunda Cumhur ittifakı ortaklarıyla birlikte depremzedeleri selamlayarak, yurdışındaki vatandaşların mutlaka sandığa gitmelerini istedi.







