29 Ekim Cumhuriyet Bayramı.
Halkın en önemli ve en büyük bayramı.
Peki, Türk Milleti bu değerin, özgürlüğün ne kadar farkında?
Heyecan yok, coşku yok, mutluluk emaresi yok, tepki yok.
Vatandaşın varlığına dayanmasına rağmen halkını yitirmiş cumhuriyet ve belki de farkında olmadan cumhuriyetini yitirmiş halk.
Cumhuriyet; Türk Milletini derin bir uykudan uyandırarak millet olma bilincini yerleştirmiş, vatanına, milletine sahip çıkması gerektiğini göstermiş olmasına rağmen bir futbol maçı için sabahlara kadar eğlenen, coşan, heyecanlanan bayram yapan halk Cumhuriyet Bayramında nerede?
Dili, dini, vatanı, bayrağı, tarihi, kültürü, geleneği, göreneği, töresi bir olan Türk Milletini topyekûn bir araya getiren, ayakta tutan, bayrağımızın dimdik dalgalanmasına vesile olan İstiklâl Savaşı ve bu zaferin taçlandığı Cumhuriyetin ilan gününün büyük bir gururla, coşkuyla kutlanması gerekmez mi?
Ve yıllardır bıkmadan, usanmadan söylediğim cumhuriyet ve demokrasi; yırtık ayakkabıyla okula giden, harçlığını çıkarabilmek için su satan, simit satan, ekmeğini kazanabilmek için itfaiyede işçi olarak çalışan, toprak sahalarda top koşturan fakir bir Türk evladının ülkeyi yönetebilmesinin, cumhurbaşkanı olabilmesinin yolunu açmıştır.
Cumhuriyet ve demokrasi; insanlara ''Ey! Allah'ın kulları, kardeşlerim'' diye hitap eden Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa'nın (SAV) Ümmeti olan Türk Milletini ''kullarım'' diye hitap edenlerin kulluğundan alıp herkesin ''eşit yurttaş'' olmasını sağlamıştır.
Allah'ın muradı, izni, nasibi ile bu zafere vesile olan Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, vatan, millet, bayrak uğruna canını, evladını, anasını, babasını, malını feda ederek savaşan, şehit olan, gazi olan milletimizin her bir ferdi sevgi, saygı, hürmet, minnet ile kalbimizde ve dualarımızdadır.
İstiklal Harbimiz sonrasında o yokluğa, zorlu ve sıkıntılı günlere rağmen büyük fedakârlıklarla alın teri döken, dimdik ayakta kalarak bugünlere gelmemize katkısı olanlar da sevgi, saygı, hürmet, minnet ile kalbimizde ve dualarımızdadır.
Cumhuriyet Bayramı ve demokratik cumhuriyetimiz Türk Milletine ve kendisini bu ülkenin yurttaşı kabul ederek bu gururu, bu sevinci paylaşan, vatanı, milleti, bayrağı ve Türkiye Cumhuriyeti ile gurur duyan herkese kutlu olsun.
Halkın en önemli ve en büyük bayramı.
Peki, Türk Milleti bu değerin, özgürlüğün ne kadar farkında?
Heyecan yok, coşku yok, mutluluk emaresi yok, tepki yok.
Vatandaşın varlığına dayanmasına rağmen halkını yitirmiş cumhuriyet ve belki de farkında olmadan cumhuriyetini yitirmiş halk.
Cumhuriyet; Türk Milletini derin bir uykudan uyandırarak millet olma bilincini yerleştirmiş, vatanına, milletine sahip çıkması gerektiğini göstermiş olmasına rağmen bir futbol maçı için sabahlara kadar eğlenen, coşan, heyecanlanan bayram yapan halk Cumhuriyet Bayramında nerede?
Dili, dini, vatanı, bayrağı, tarihi, kültürü, geleneği, göreneği, töresi bir olan Türk Milletini topyekûn bir araya getiren, ayakta tutan, bayrağımızın dimdik dalgalanmasına vesile olan İstiklâl Savaşı ve bu zaferin taçlandığı Cumhuriyetin ilan gününün büyük bir gururla, coşkuyla kutlanması gerekmez mi?
Ve yıllardır bıkmadan, usanmadan söylediğim cumhuriyet ve demokrasi; yırtık ayakkabıyla okula giden, harçlığını çıkarabilmek için su satan, simit satan, ekmeğini kazanabilmek için itfaiyede işçi olarak çalışan, toprak sahalarda top koşturan fakir bir Türk evladının ülkeyi yönetebilmesinin, cumhurbaşkanı olabilmesinin yolunu açmıştır.
Cumhuriyet ve demokrasi; insanlara ''Ey! Allah'ın kulları, kardeşlerim'' diye hitap eden Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa'nın (SAV) Ümmeti olan Türk Milletini ''kullarım'' diye hitap edenlerin kulluğundan alıp herkesin ''eşit yurttaş'' olmasını sağlamıştır.
Allah'ın muradı, izni, nasibi ile bu zafere vesile olan Başkomutan Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları, vatan, millet, bayrak uğruna canını, evladını, anasını, babasını, malını feda ederek savaşan, şehit olan, gazi olan milletimizin her bir ferdi sevgi, saygı, hürmet, minnet ile kalbimizde ve dualarımızdadır.
İstiklal Harbimiz sonrasında o yokluğa, zorlu ve sıkıntılı günlere rağmen büyük fedakârlıklarla alın teri döken, dimdik ayakta kalarak bugünlere gelmemize katkısı olanlar da sevgi, saygı, hürmet, minnet ile kalbimizde ve dualarımızdadır.
Cumhuriyet Bayramı ve demokratik cumhuriyetimiz Türk Milletine ve kendisini bu ülkenin yurttaşı kabul ederek bu gururu, bu sevinci paylaşan, vatanı, milleti, bayrağı ve Türkiye Cumhuriyeti ile gurur duyan herkese kutlu olsun.