Dağların oğlu, Erzurum'da doğayla iç içe yaşıyor

Kent merkezine 144 kilometre mesafede, 1180 metre rakımda kurulan İspir'in kırsal Yedigöl Mahallesi'nde anne ve babasıyla oturan ve dağcılık eğitimi alan doğasever Bülent Erkan, dağda yaşamaya başladı. Kar kalınlığının 2 metreyi bulduğu, hava sıcaklığının ise zaman zaman sıfırın altında 20 dereceye kadar düştüğü gecelerde, mahalleye 3 kilometre mesafede elleriyle yaptığı Eskimo evi igluda kalan Bülent Erkan'ın günleri doğa ile uyum içinde geçiyor. Yemeğini soba gibi yaptığı kütüğün içerisini yakarak hazırlayan Erkan, içme ve çay için kar suyu kullanıyor. Zorlu şartlarla mücadele eden Erkan, doğayla iç içe yaşamaktan keyif aldığını söyledi.

Doğaya olan aşkı ve doğayla iç içe yaşam tarzı nedeniyle mahallede ‘Dağların oğlu’ olarak bilinen Erkan, "Yazın çadırda, kışın da kare kare kestiğim kar kütleleri ile yaptığım iglu evde kalıyorum. Dört duvar arasında yaşamak bana göre değil. Bu nedenle de evlenip bir yuva kuramadım. Hayatım hep doğada geçti. Bugüne kadar kurt, ayı ve vaşak gibi birçok vahşi hayvanla göz göze geldim. Her seferinde büyük bir heyecan yaşadım.

Ama şunu gördüm ki; sen hayvana zarar vermezsin o sana dokunmaz. Doğadaki canlıları görmek, onları görüntülemek benim en büyük hobim. Yaban hayatı çok seviyorum. Bu yüzden bana 'Dağların oğlu' diyorlar. Yiyeceğe para vermiyorum. Yazın doğada yenilebilir 70'e yakın bitki türü var. Çayımı bile topladığım papatya, kekik ve altın otundan yapıyorum.

Çiriş, evelik, ısırgan, kuşburnu, dağ soğanı, dağ sarımsağı ve buna benzer bitkileri de kurutup kışın tüketiyorum. Yaz, kış yaptığım kavut çorbası ise muhteşem. Doğada balık dışında hiçbir canlıyı öldürüp yemem. Hep doğal besleniyorum. Bugüne kadar doktora gittiğim yoktur. Günlerce yürürüm. Vücudumda zerre yağ yok" diye konuştu.