
Erzurum Barosu, sözde Ermeni Soykırımı’nın yıldönümü dolayısıyla yayınladığı bildiride, iddiaların mesnetsiz ve asılsız olduğu vurgusunu yaptı.
Ermeni lobisinin propagandaya hala devam ettiğinin kaydedildiği bildiride, “Son yıllarda Ermeni lobisi, 1915 olaylarının uluslararası toplum tarafından sözde soykırım olarak tanınması için yoğun bir propaganda yürütmektedir. Bu faaliyetler, genellikle ülke parlamentolarında kararlar aldırma yoluyla meşrulaştırılmak istenmektedir. Oysa bu yaklaşım, hem yukarıda belirtilen tarihî gerçekleri hem de hukuki zemini göz ardı etmekte ve tarihî bir olayı siyasallaştırarak daha büyük tahrifata yol açmaktadır.
Nitekim yaklaşık 200 ülke arasında yalnızca 25 ülke parlamentosunun Ermeni Diasporası ’nın iddialarını destekleyen kararlar almış olması, bu iddiaların uluslararası hukuk açısından herhangi bir bağlayıcılığı bulunmadığını göstermektedir. Soykırım uluslararası hukukta açıkça tanımlanmış bir suç olup İlk defa 1948 tarihli BM Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nde tanımlanmıştır.
Yürürlük tarihinden önce gerçekleşmiş olaylar sözleşmenin konusu olamaz. 1915 olaylarına ilişkin olarak uluslararası hukukta tanımlanmış olan soykırım ifadesinin kullanılabilmesi için gereken şartların hiçbiri mevcut değildir” ifadeleri kullanıldı.
‘Türkiye, tarihiyle yüzleşmekten hiçbir zaman kaçınmamış’
Ermeni zulmünün en ağır yaşandığı illerden olan Erzurum’dan yayınlanan bildiride, “Türkiye Cumhuriyeti, köklü devlet geleneği ve insanlığın barış ve huzuru için çaba gösteren anlayışıyla, bu tür ithamların hedefi olamaz. Türkiye, tarihiyle yüzleşmekten hiçbir zaman kaçınmamış, mazisi karanlık güçlerden ders alacak bir ülke de olmamıştır. Bugün Gazze’de, Doğu Türkistan’da, Somali’de ve Afrika’nın birçok yerinde mazlumların yanında olan Türkiye, bu duruşunu kararlılıkla sürdürmektedir.
Bu vesileyle, Anadolu’nun kurtuluşunda, Türkiye Cumhuriyeti’nin kuruluşunda, varlığının devamında ve üniter yapısının korunmasında emek vermiş, başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere tüm şehitlerimizi rahmetle anıyoruz.
Ermeni zulmünün en derin izlerini taşıyan kadim şehrimiz Erzurum’dan, Erzurum Barosu olarak mesnetsiz, tarihi gerçeklerden uzak ve uluslararası hukuk normlarıyla bağdaşmayan sözde soykırım iddialarını kabul etmediğimizi ve kesin bir dille reddettiğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” denildi. Ali Kaya
Nitekim yaklaşık 200 ülke arasında yalnızca 25 ülke parlamentosunun Ermeni Diasporası ’nın iddialarını destekleyen kararlar almış olması, bu iddiaların uluslararası hukuk açısından herhangi bir bağlayıcılığı bulunmadığını göstermektedir. Soykırım uluslararası hukukta açıkça tanımlanmış bir suç olup İlk defa 1948 tarihli BM Soykırım Suçunun Önlenmesi ve Cezalandırılması Sözleşmesi'nde tanımlanmıştır.
Yürürlük tarihinden önce gerçekleşmiş olaylar sözleşmenin konusu olamaz. 1915 olaylarına ilişkin olarak uluslararası hukukta tanımlanmış olan soykırım ifadesinin kullanılabilmesi için gereken şartların hiçbiri mevcut değildir” ifadeleri kullanıldı.

Ermeni zulmünün en derin izlerini taşıyan kadim şehrimiz Erzurum’dan, Erzurum Barosu olarak mesnetsiz, tarihi gerçeklerden uzak ve uluslararası hukuk normlarıyla bağdaşmayan sözde soykırım iddialarını kabul etmediğimizi ve kesin bir dille reddettiğimizi kamuoyuna saygıyla duyuruyoruz” denildi. Ali Kaya