MUHAMMET YİĞİT TAVUS
Erzurum’un çocuk yazarlarıyla adıyla bilinen projemizle şehir tarihine yeni eserler kazandırmaya devam ediyoruz. Yazı dizimize yönelik sizlerden gelen olumlu geri dönütler ise bizleri daha da fazla çalışmaya sevk ediyor. İnşallah ilerleyen dönemlerde aramıza daha nice çocuk yazarlar daha katılacaktır. Yazarlarımız sadece tek kitapla kalmayacak basılan eser sayıları da artacaktır. Yazımızı kaleme aldığımız anlarda artık 2021-2022 eğitim ve öğretim yılının birinci döneminin de sonuna geldik. Bu süreçte 30’un üzerinde çocuk yazarımız oldu. 6 dergi çıkardık. İkinci dönem daha fazla kitap ve yazarla buluşacağımıza eminim. Erzurum’un çocuk yazarları köşemizde bugün ki konuğumuz ise Muhammet Yiğit Tavus adlı öğrencim olacaktır. Muhammet Yiğit Tavus, geleceğin öncü yazarlarından biri olacak ve kendisi gibi çocuk yaşlarda yazı yazmaya hevesli olan çocuklara öncülük edecektir. Muhammet Yiğit Tavus aldığı sorumlulukları yerine getiren, üretmeyi seven bir öğrencidir. Muhammet Yiğit Tavus, Çocuk Akademisi ve yazarlık dersimizde yazarlığa ilk adım atan isimlerden biridir. Kralın Atı adını verdiği kitabıyla da kısa süre içinde edebiyat dünyasında yerini almıştır. Akademik başarısının yanı sıra sosyal faaliyetler de varım diyen Muhammet Yiğit Tavus yeni yazılar yazma çalışmalarına devam etmektedir. Tüm yazarlarımızda olduğu gibi Muhammet’in bu günlere gelmesinde en büyük emek anne ve babaları olmuştur. Kendilerine bir kez daha buradan teşekkürlerimi sunarım. Muhammet Yiğit Tavus, Kralın Atı eseriyle arkadaşlarından ve öğretmenlerinden tam not almıştır. Muhammet Yiğit Tavus, ikinci dönem düzenlenecek olan çocuk yazarlar kitap imza gününde ise tüm okurlarına kitabını tanıtma imkânı bulacaktır. Bizlerde kendisine bundan sonraki hayatında başarılar dileriz. Muhammet Yiğit Tavus tarafından kaleme alınan Kralı Atı adlı eserden bölümleri sizlerin beğenisine sunuyoruz. Herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Seyis Ali, kralının atını tımar etmek için ahıra gitmişti. İçeri girmesiyle birlikte Ali’nin çığlık atarak dışarı çıkması bir olmuştu. Ali’ye bir şeyler olmuştu. Ali konuşamıyordu. İçerde belli ki ata bir şeyler olmuştu. Ali içerde atın yerde yattığını söylüyordu. Hemen krala haber vermeliydi. Belli ki at ölmüştü. Askerlere haber verdi. Krala acı haber hemen ulaştırılmıştı. Kral sinirlenmişti. Hemen hekimbaşına haber vermişlerdi. Kral atının ölümünü kabul etmek istemiyordu. Atını iyileştirmelerini emretmişti. Ali atın öldüğüne o kadar emindi ki ağlamakta kendini alamıyordu. Hekimbaşı ahıra girdiğinde atın bayıldığını ama ağır bir hastalığı olduğunu anlamıştı. Krala haber verildi. Buna kral çok sevinmişti. Hekimbaşı ödüllendirdi. İlaçlar yapılmaya başlandı ve atın iyileşme süreci başladı. Aylar sonra kralın sevgili atı artık iyileşmişti. Kral ve Seyis Ali çok mutluydu.
Okulum açılmıştı ve bende ilk günün heyecanı vardı. İlk ders ve yeni hocalar göreceğim için çok korkuyordum. Okula aslında hiç gitmek istemiyordum. Hep ağlıyordum. Annem bu durumuma çok üzülüyordu. Öğretmenlerim ise bu durumumu henüz bilmiyordu. Olsun zamanla onlarda beni tanıyacaklardı. Okul başladığında bazı korkularımın kendiliğinden ortadan kalktığını gördüm. Zaman su gibi geçiyordu. İlkokulu bitirmişti. Ortaokula başladığımda ise daha rahat idim. Annem ise benim henüz başarılı bir öğrenci olduğuma inanmıyordu. Başarılı bir öğrenci olmayı bende istiyordum. Annemle beraber bir uzmana gittik. Uzman başarılı öğrenci nasıl olur diye bana dersler verdi. Annemi üzmemeye karar verdim. Uzmanın bana verdiklerini harfiyen yerine getirdim. Artık daha başarılı bir öğrenci oldum. Sonunda okulda en başarılı öğrencilerden biriyim.
Bir sonraki yazımızda farklı bir yazar ve farklı bir kitap tanıtımında sizlerle buluşmak umuduyla…
Erzurum’un çocuk yazarlarıyla adıyla bilinen projemizle şehir tarihine yeni eserler kazandırmaya devam ediyoruz. Yazı dizimize yönelik sizlerden gelen olumlu geri dönütler ise bizleri daha da fazla çalışmaya sevk ediyor. İnşallah ilerleyen dönemlerde aramıza daha nice çocuk yazarlar daha katılacaktır. Yazarlarımız sadece tek kitapla kalmayacak basılan eser sayıları da artacaktır. Yazımızı kaleme aldığımız anlarda artık 2021-2022 eğitim ve öğretim yılının birinci döneminin de sonuna geldik. Bu süreçte 30’un üzerinde çocuk yazarımız oldu. 6 dergi çıkardık. İkinci dönem daha fazla kitap ve yazarla buluşacağımıza eminim. Erzurum’un çocuk yazarları köşemizde bugün ki konuğumuz ise Muhammet Yiğit Tavus adlı öğrencim olacaktır. Muhammet Yiğit Tavus, geleceğin öncü yazarlarından biri olacak ve kendisi gibi çocuk yaşlarda yazı yazmaya hevesli olan çocuklara öncülük edecektir. Muhammet Yiğit Tavus aldığı sorumlulukları yerine getiren, üretmeyi seven bir öğrencidir. Muhammet Yiğit Tavus, Çocuk Akademisi ve yazarlık dersimizde yazarlığa ilk adım atan isimlerden biridir. Kralın Atı adını verdiği kitabıyla da kısa süre içinde edebiyat dünyasında yerini almıştır. Akademik başarısının yanı sıra sosyal faaliyetler de varım diyen Muhammet Yiğit Tavus yeni yazılar yazma çalışmalarına devam etmektedir. Tüm yazarlarımızda olduğu gibi Muhammet’in bu günlere gelmesinde en büyük emek anne ve babaları olmuştur. Kendilerine bir kez daha buradan teşekkürlerimi sunarım. Muhammet Yiğit Tavus, Kralın Atı eseriyle arkadaşlarından ve öğretmenlerinden tam not almıştır. Muhammet Yiğit Tavus, ikinci dönem düzenlenecek olan çocuk yazarlar kitap imza gününde ise tüm okurlarına kitabını tanıtma imkânı bulacaktır. Bizlerde kendisine bundan sonraki hayatında başarılar dileriz. Muhammet Yiğit Tavus tarafından kaleme alınan Kralı Atı adlı eserden bölümleri sizlerin beğenisine sunuyoruz. Herkese şimdiden keyifli okumalar dilerim.
Seyis Ali, kralının atını tımar etmek için ahıra gitmişti. İçeri girmesiyle birlikte Ali’nin çığlık atarak dışarı çıkması bir olmuştu. Ali’ye bir şeyler olmuştu. Ali konuşamıyordu. İçerde belli ki ata bir şeyler olmuştu. Ali içerde atın yerde yattığını söylüyordu. Hemen krala haber vermeliydi. Belli ki at ölmüştü. Askerlere haber verdi. Krala acı haber hemen ulaştırılmıştı. Kral sinirlenmişti. Hemen hekimbaşına haber vermişlerdi. Kral atının ölümünü kabul etmek istemiyordu. Atını iyileştirmelerini emretmişti. Ali atın öldüğüne o kadar emindi ki ağlamakta kendini alamıyordu. Hekimbaşı ahıra girdiğinde atın bayıldığını ama ağır bir hastalığı olduğunu anlamıştı. Krala haber verildi. Buna kral çok sevinmişti. Hekimbaşı ödüllendirdi. İlaçlar yapılmaya başlandı ve atın iyileşme süreci başladı. Aylar sonra kralın sevgili atı artık iyileşmişti. Kral ve Seyis Ali çok mutluydu.
Okulum açılmıştı ve bende ilk günün heyecanı vardı. İlk ders ve yeni hocalar göreceğim için çok korkuyordum. Okula aslında hiç gitmek istemiyordum. Hep ağlıyordum. Annem bu durumuma çok üzülüyordu. Öğretmenlerim ise bu durumumu henüz bilmiyordu. Olsun zamanla onlarda beni tanıyacaklardı. Okul başladığında bazı korkularımın kendiliğinden ortadan kalktığını gördüm. Zaman su gibi geçiyordu. İlkokulu bitirmişti. Ortaokula başladığımda ise daha rahat idim. Annem ise benim henüz başarılı bir öğrenci olduğuma inanmıyordu. Başarılı bir öğrenci olmayı bende istiyordum. Annemle beraber bir uzmana gittik. Uzman başarılı öğrenci nasıl olur diye bana dersler verdi. Annemi üzmemeye karar verdim. Uzmanın bana verdiklerini harfiyen yerine getirdim. Artık daha başarılı bir öğrenci oldum. Sonunda okulda en başarılı öğrencilerden biriyim.
Bir sonraki yazımızda farklı bir yazar ve farklı bir kitap tanıtımında sizlerle buluşmak umuduyla…