Erzurum’un çocuk yazarları kitap fuarında kitaplarını imzalarken bizlerde burada onları eserlerinden bazı bölümleri sizlerle paylaşmaya devam ediyoruz.
BİTKİLERİN ÖNEMİ-KEREM ALP KIZILÇUBUK
Bir zamanlar bir ormanın kralı aslan varmış. Bu aslan çok adaletli, ahlaklı, cesur bir aslanmış. Bu aslanın kötü bir yönü varmış; bitkileri hiç sevmiyormuş. Bu aslan ormanda yaşadığı için çok bitkiyle karşılaşırmış ve bu yüzden çok sinirlenirmiş. Aslında aslanın sevmeme nedeni bitkilerin onu hapşırtmasıymış. Bir gün aslan tüm adamlarına bitkileri yok etmelerini söylemiş. Bunun üzerine bir tane bitkileri çok mu çok seven bir karga aslanın huzuruna çıkmış ve bitkilerin yaşamamız için gerekli olduğunu anlatmış. Aslan ilk başta anlamamış ama sonrasında kavramış. Adamlarına bitkileri kopartmamalarını söylemiş.
YILAN KORKUSU-BEREN ECE GEÇMEN
Bir gün kuzenimle beraber evde duruyorduk. Iğdır’daydık. Kapı açıktı ve eve bir yılan girmiş. Bizde televizyon izleyip atıştırmalık bir şeyler yiyorduk. Yılanda hala dolaşıyor. Bizde televizyondan “WİNX” izliyorduk. Sonra biz başka odaya geçtik. Yılan o sırada yatak odasındaydı. Biz 3 saat orada kaldık. Oyun oynadık, kitap okuduk her şeyi yaptık. Sonra biz mutfağa su içmeye gittik. Yılan hala yatak odasındaydı. Dışarı çıktık. 5 saat dışarıda vakit geçirdik. Sonra eve girdik. Yatak odasından telefon alacaktık. Yılanı gördüm ve bağırdım: “YILAN!” kuzenim: “AAA YILAN! Dayım sesimizi duydu balta ile içeri girdi kafasını kesti. Bu da bir anı oldu.
TİLKİ VE KAPLUMBAĞA-YUSUF EMİR GÜVEN
Bir gün tilki kaplumbağayı yarışa davet eder. Kaplumbağa bunu kabul eder ve yarış başlar. Tilki koşa koşa giderken kaplumbağa ise yürüye yürüye gider. Tilki farkı açtığını görüyor ve mola verip yemek yemeye başlıyor. Çok yemek yediğini fark eden tilki oracıkta uyuyakalıyor. Kaplumbağa onu bu halde gördüğünde gülmeye başlıyor. Tilki biraz sonra uyanıp bitişe yürüyor. Geldiğinde kaplumbağa çoktan bitirmiş oluyor. Bunu gören tilki itiraz edip tekrar yarışalım diyor. Kaplumbağa çok geç olduğunu söyleyip evine gidiyor. Tilki uyuyamamış ve nasıl yenildiğini düşünmeye başlamış ve biraz sonra uyumuş. Yarın okulda tilki kaplumbağayı tekrar yarışa davet eder ve kaplumbağa yine kabul etmemiş. Kaplumbağa demiş ki:” Bazen sen bazen ben yenerim önemli değil.” Tilki buna çok sevinmiş. Sonra sarılmış ve çok iyi arkadaş olmuşlar.
KÖPEK KORKUSU-ALİ KÖSEOĞLU
Sabah kalkıp kahvaltı yapıp babamdan izin alıp abim ile üniversiteye gidip bisiklet sürdük. Ben çok yorulmuştum ama abim dedi ki bir şey olmaz kilo verirsin. Ben biraz daha ısrar ettim ve bir banka oturdum. Abim bisikletten inmedi, tam diyecektim ki abi gel banka otur, baktık ki köpekler üstümüze geliyorlar. Abim hemen uzaklaştı. Tüm köpekler bana koşmaya başladılar. Bende nasıl bir hızla koştuysam abim gözlerine inanamamış. Abim beni kovaladıklarını görünce hoşt demiş ve köpeklerde korkup kaçmışlar.
KÖPEKLER-YUSUF YAĞIZ AYDIN
Köpeklerin ilk olarak ne zaman ortaya çıktığı bilinmiyor. Ama köpeklerin soyu başlıca: Dingo, kurt, tilki ve yaban köpeğidir. Köpeklerin yaklaşık 300’den fazla türü olduğu biliniyor. Köpeklerin en çok bilinen türleri: Alman çoban köpeği, Kangal, Labrador, Barder Colie, Rotweiler, Doberman vb. Türlerdir. Her köpeğin ortaya çıktığı bir yer vardır. Mesela Rotweiler-Almanya, Doberman-Almanya, Knagal-Türkiye... Ülkemizde en çok bilinen yasaklı ırk Pitbull’dur. Ama Pitbullar yanlış bakılmazsa ve sosyalleştirilmezse çok saldırgan olabilirler. Ülkemizde yaklaşık 50.000 Pitbull beslemenin cezası ise 9000 TL para cezasıdır.
EN BÜYÜK HAYALİM-BELEMİR ÇAKMAKLI
Şu hayatta birçok istediğim şey vardır. Her zaman bir hayvanımın ve bitkimin olmasını istemiştim. Her seferinde anneme şu soruyu sorarım: “Anne hayvan alalım mı, anne bitki alalım mı?” annem her zaman “Sonra kızım.” der. Ve ben her zaman sabırla bekledim. O anda melodiyle çalan babamın sesi geldi. Kapıyı açtım ve “Hoş geldin babacım.” dedim. Babamın elimde akvaryum vardı ve bana bakan bir hayvan. İlk başta balık sandım ama daha dikkatli bakınca kaplumbağa olduğunu anladım. “YAŞASIN!” diye bağırdım. Kaplumbağa bağırmamdan ürktü ve evdekiler bir kahkaha patlattı. Ardından babaannemin elinde kaktüs olduğunu gördüm ve iyice sevindim. Kaplumbağamın ismini, Tobik; kaktüsüm ismini ise, Dikenli koydum. Onlara çok iyi baktım ve çok iyi büyüdüler.
BİTKİLERİN ÖNEMİ-KEREM ALP KIZILÇUBUK
Bir zamanlar bir ormanın kralı aslan varmış. Bu aslan çok adaletli, ahlaklı, cesur bir aslanmış. Bu aslanın kötü bir yönü varmış; bitkileri hiç sevmiyormuş. Bu aslan ormanda yaşadığı için çok bitkiyle karşılaşırmış ve bu yüzden çok sinirlenirmiş. Aslında aslanın sevmeme nedeni bitkilerin onu hapşırtmasıymış. Bir gün aslan tüm adamlarına bitkileri yok etmelerini söylemiş. Bunun üzerine bir tane bitkileri çok mu çok seven bir karga aslanın huzuruna çıkmış ve bitkilerin yaşamamız için gerekli olduğunu anlatmış. Aslan ilk başta anlamamış ama sonrasında kavramış. Adamlarına bitkileri kopartmamalarını söylemiş.
YILAN KORKUSU-BEREN ECE GEÇMEN
Bir gün kuzenimle beraber evde duruyorduk. Iğdır’daydık. Kapı açıktı ve eve bir yılan girmiş. Bizde televizyon izleyip atıştırmalık bir şeyler yiyorduk. Yılanda hala dolaşıyor. Bizde televizyondan “WİNX” izliyorduk. Sonra biz başka odaya geçtik. Yılan o sırada yatak odasındaydı. Biz 3 saat orada kaldık. Oyun oynadık, kitap okuduk her şeyi yaptık. Sonra biz mutfağa su içmeye gittik. Yılan hala yatak odasındaydı. Dışarı çıktık. 5 saat dışarıda vakit geçirdik. Sonra eve girdik. Yatak odasından telefon alacaktık. Yılanı gördüm ve bağırdım: “YILAN!” kuzenim: “AAA YILAN! Dayım sesimizi duydu balta ile içeri girdi kafasını kesti. Bu da bir anı oldu.
TİLKİ VE KAPLUMBAĞA-YUSUF EMİR GÜVEN
Bir gün tilki kaplumbağayı yarışa davet eder. Kaplumbağa bunu kabul eder ve yarış başlar. Tilki koşa koşa giderken kaplumbağa ise yürüye yürüye gider. Tilki farkı açtığını görüyor ve mola verip yemek yemeye başlıyor. Çok yemek yediğini fark eden tilki oracıkta uyuyakalıyor. Kaplumbağa onu bu halde gördüğünde gülmeye başlıyor. Tilki biraz sonra uyanıp bitişe yürüyor. Geldiğinde kaplumbağa çoktan bitirmiş oluyor. Bunu gören tilki itiraz edip tekrar yarışalım diyor. Kaplumbağa çok geç olduğunu söyleyip evine gidiyor. Tilki uyuyamamış ve nasıl yenildiğini düşünmeye başlamış ve biraz sonra uyumuş. Yarın okulda tilki kaplumbağayı tekrar yarışa davet eder ve kaplumbağa yine kabul etmemiş. Kaplumbağa demiş ki:” Bazen sen bazen ben yenerim önemli değil.” Tilki buna çok sevinmiş. Sonra sarılmış ve çok iyi arkadaş olmuşlar.
KÖPEK KORKUSU-ALİ KÖSEOĞLU
Sabah kalkıp kahvaltı yapıp babamdan izin alıp abim ile üniversiteye gidip bisiklet sürdük. Ben çok yorulmuştum ama abim dedi ki bir şey olmaz kilo verirsin. Ben biraz daha ısrar ettim ve bir banka oturdum. Abim bisikletten inmedi, tam diyecektim ki abi gel banka otur, baktık ki köpekler üstümüze geliyorlar. Abim hemen uzaklaştı. Tüm köpekler bana koşmaya başladılar. Bende nasıl bir hızla koştuysam abim gözlerine inanamamış. Abim beni kovaladıklarını görünce hoşt demiş ve köpeklerde korkup kaçmışlar.
KÖPEKLER-YUSUF YAĞIZ AYDIN
Köpeklerin ilk olarak ne zaman ortaya çıktığı bilinmiyor. Ama köpeklerin soyu başlıca: Dingo, kurt, tilki ve yaban köpeğidir. Köpeklerin yaklaşık 300’den fazla türü olduğu biliniyor. Köpeklerin en çok bilinen türleri: Alman çoban köpeği, Kangal, Labrador, Barder Colie, Rotweiler, Doberman vb. Türlerdir. Her köpeğin ortaya çıktığı bir yer vardır. Mesela Rotweiler-Almanya, Doberman-Almanya, Knagal-Türkiye... Ülkemizde en çok bilinen yasaklı ırk Pitbull’dur. Ama Pitbullar yanlış bakılmazsa ve sosyalleştirilmezse çok saldırgan olabilirler. Ülkemizde yaklaşık 50.000 Pitbull beslemenin cezası ise 9000 TL para cezasıdır.
EN BÜYÜK HAYALİM-BELEMİR ÇAKMAKLI
Şu hayatta birçok istediğim şey vardır. Her zaman bir hayvanımın ve bitkimin olmasını istemiştim. Her seferinde anneme şu soruyu sorarım: “Anne hayvan alalım mı, anne bitki alalım mı?” annem her zaman “Sonra kızım.” der. Ve ben her zaman sabırla bekledim. O anda melodiyle çalan babamın sesi geldi. Kapıyı açtım ve “Hoş geldin babacım.” dedim. Babamın elimde akvaryum vardı ve bana bakan bir hayvan. İlk başta balık sandım ama daha dikkatli bakınca kaplumbağa olduğunu anladım. “YAŞASIN!” diye bağırdım. Kaplumbağa bağırmamdan ürktü ve evdekiler bir kahkaha patlattı. Ardından babaannemin elinde kaktüs olduğunu gördüm ve iyice sevindim. Kaplumbağamın ismini, Tobik; kaktüsüm ismini ise, Dikenli koydum. Onlara çok iyi baktım ve çok iyi büyüdüler.
