
Türkiye İstatistik Kurumu verilerine göre Erzurum’da 2024 yılında kayıtlara giren boşanma sayısı 2020 yılına göre yüzde 51.65, 2023 yılına göre ise yüzde 3,25 oranında artış gösterdi. Boşanma sayılarında görülen bu artış, evlilik öncesi yapılması gerekenlerin önemini ortaya koyuyor.
Evliliğin insan hayatındaki en önemli olaylardan biri olduğunu söyleyen Erzurum Şehir Hastanesi’nde görevli Psikiyatrist Doç. Dr. Sertaç Zengil, mutlu bir evliliğin bireylerin gelecekteki hedeflerinden biri olarak görüldüğünü belirtti.
Özellikle son yıllarda boşanma oranlarının arttığını, bunun en büyük nedeninin ise beklentilerden kaynaklandığını dile getiren Doç. Dr. Zengil, “İdealist beklentiler ve romantizm ile ilgili beklentilerin fazla olması sorunlara yol açıyor. Gerçekçi olmayan beklentiler, ilişkilerdeki doyumsuzluklar ve sosyal medyanın etkileri büyük” dedi.
Zengil, evlilik öncesi psikoterapi ve eğitimlerin, çiftlerin birbirlerini daha iyi anlamalarına ve evliliğe daha gerçekçi bir bakış açısıyla başlamalarına yardımcı olabileceğini vurguladı.
Evlilik öncesi eğitimler nereden alınabilir?
Devlet kurumlarının bu konuda danışmanlık hizmetleri sunduğunu belirten Psikiyatrist Doç. Dr. Sertaç Zengil, “Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı başta olmak üzere pek çok üniversitenin, pek çok sosyal kurumun, hatta pek çok belediyenin buna ilişkin evlilik öncesi danışmanlık hizmetleri veren birimleri var. Bu eğitimlerin ücretsiz ve e-devlet üzerinden başvuru yapılabilir” dedi.
Evlilik öncesi eğitimler zorunlu olmalı mı?
Doç. Dr. Zengil, evlilik öncesi eğitimlerin zorunlu tutulmasının pratik olmayabileceğini, ancak bu tür eğitimlerin erken yaşlarda, eğitim sistemine entegre edilmesinin faydalı olacağını belirtti.
Zengil, “ Zorunlu olması zaten günümüzde zor süreç. Ve zorunlu olması çiftler için çok etik olmaz. Fakat evlilik öncesi uyum testleri isteğe bağlı uygulanabilir” ifadelerini kullnadı.
Özellikle iletişim becerileri ve ilişki yönetimi gibi konuların okullarda öğretilmesinin, gelecekte daha sağlıklı evliliklerin kurulmasına katkıda bulunabileceğini ifade eden Zengil, “ Aslında tüm bu yakın ilişkileri, iletişim becerileri kapsıyor ve iletişim becerileri de ilk okuldan beri kazanılmaya başlanıyor. Okullara bu ilişki eğitimleri entegre edilse aile sağlığı için daha önemli olacağını düşünüyorum” diye konuştu.
Ailenin de bu konuda rolü çok önemli
Ailenin de bu konuda rolü çok önemli bir etken olduğunu dile getiren Zengil, “Kişi sağlıklı bir iletişim içinde büyüdüyse, anne ve babasının evliliklerini görerek, bunu rol model alarak yetişeceği için kendi hayatında bunu yansıtacaktır ve gerek kalmayacaktır. Ama eğer sağlıksız bir aile ortamında büyüdüyse, ne kadar kişi fikirlerini idealleştirip daha düzgün bir evlilik geçireceğini düşünsede ailesinden kalma alışkanlıkları devam ettiriyor. Ama bu düzeltilebilir bir durum” ifadelerini kullandı.
Erzurum’da evlilik öncesi danışmanlık yaygın değil!
Evlilik öncesi danışmanlık başvurularının özellikle Erzurum bölgesinde henüz yaygın olmadığını, ancak bu hizmetlerin daha fazla duyurulması ve teşvik edilmesi gerektiğini vurgulayarak “Evlilik öncesi danışma. Daha çok bizim karşımıza evli çiftler başvuruyor ve bunun da çok büyük bir oranı aslında bireysel başvurular. Yani bireysel olarak kişi ruhsal sıkıntıları açısından geliyor. Sebeplerinin ailesel sorunlar, çatışmalar olduğunu anlıyoruz böylelikle eşini de görüşmeye davet edip çift terapisi programına alabiliyoruz onları” dedi.
Profesyönel danışmanlık önemli
Doç. Dr. Sertaç Zengil, evlilik öncesi profesyonel danışmanlık almalarının önemine vurgulayarak, “Bence evlilik öncesi profesyonel desteği herkesin alması gerekiyor. Profesyonel bir destek alması, bir görüş alması oldukça önemli ki bu alanda gerçekten alabilecekleri çok platform da var. Yani tek adres Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı da değil. Bununla ilgili pek çok kurum ve kuruluş üniversiteler başta olmak üzere eğitim veriyor.” İfadelerini kullandı.
Kadına yönelik şiddet ve çözüm önerileri
Kadına yönelik şiddet ve cinayetlerin önlenmesi için de önemli açıklamalarda bulunan Doç. Dr. Sertaç Zengil, “ Bize başvuran danışanlarımızda genelde şu oluyor, hikayelerini anlatıyorlar, dinliyoruz ve bu yaşadıkları şeyin aslında bir şiddet olduğunu söylediğimiz zaman farkına varıyorlar. Bu benim yaşadığım şiddetmiş veya tam tersi benim yaşattığım şiddetmiş ama ben farkında değilim, diyorlar” dedi.
Psikiyatrist, kadınların şiddet konusunda daha fazla bilinçlenmesi için yetkililere çağrıda bulunarak, “Toplumsal bilinçlendirme için bir takım toplantılar, belki eğitimler düzenlenmesi çok çok önemli.” İfadelerini kullandı.
Ahmet Volkan Çelik