
Türkiye’nin 2023 vizyon projeleri arasında yer alan ve Atatürk Üniversitesi tarafından Yeni Nesil Üniversite Dönüşüm Projesi kapsamında desteklenen Doğu Anadolu Gözlemevi’nde (DAG) görevli uzman kadınlar, projenin gücüne güç katıyor.
Manolya BULUT-PUSULA

Türkiye’nin astronomi ve uzay biliminde öncü projeleri arasında yer alan Doğu Anadolu Gözlemevi’nde görevli 6 kadın bilim insanı, uzmanlık alanları ile projeye katkı sağlıyorlar. DAG’da optik tasarım ve odak düzlemi aygıtları uzmanı olarak görev alan Derya Öztürk Çetni, ekipteki kadın arkadaşlarıyla gurur duyduğunu belirterek, “Toplumda maalesef biz kadınlara karşı önyargı var. ‘Siz orada ne yapıyorsunuz?’ tavırlarıyla karşılaştığımız anlar da oluyor. Bizim yaptığımız zor değil ancak başarabileceğimizi anlatmak zor” dedi.

Atatürk Üniversitesi Astrofizik Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATASAM) bünyesinde Yeni Nesil Üniversite Dönüşüm Projesi kapsamında desteklenen ve 3 bin 170 rakımlı Konaklı Karakaya Tepelerinde, 2012 yılında yapımına başlanan gözlemevinde son aşamaya gelindi. Projede sorumlu ekipte yer alan 6 kadın bilim insanı ise astronomik gözlemlerden veri analizine kadar farklı uzmanlık alanları ile projenin gücüne güç katıyorlar.

Deniz Çoker sistem mühendisliği ve astronomik aygıtlar alanında, Derya Öztürk Çetni optik tasarım ve odak düzlemi aygıtları alanında, Funda Yüzlükoğlu atmosferik türbülans alanında, Tuba İkiz kırmızı öte gözlemler alanında, Fatma Tezcan astronomik gözlemler alanında ve Gizem Dilan Boztaş yönetim bilişim sistemi ve veri analizi alanında uzman olarak görev yapıyor.

DAG’da optik tasarım ve odak düzlemi aygıtları uzmanı olarak görev alan Derya Öztürk Çetni, proje katılma sürecini anlatarak, “Lisans ve yüksek lisans eğitimimi Ankara Üniversitesi’nde tamamladım. Yüksek lisans yaparken DAG projesinde yer aldım. Atmosferik bazı parametreleri incelemek üzere çalıştığım proje başarılı sonuçlandı. Daha sonra kalıcı olarak görev yapmam teklif edilince ben de kabul ettim. 2018 yılından itibaren de kadrodayım” dedi.
3 bin 170 rakımda nöbet tutacaklar
Gözlemevi tamamlandığında gece nöbetleşe olarak dağda kalarak zorlu görevler üstleneceklerini belirten Çetni, ‘erkek işi’ algısının kırılması gerektiğini vurguladı. Çetni, “Pandemi sürecinde gözlemevinin inşası biraz aksadı, gidip gelmelerimiz kesildi ancak tamamlanınca nöbetleşe olarak dağda kalacağız. Gözlemevinde kadın erkek fark etmeden gece boyu gözlem yürüteceğiz. Teleskopla ilgili problem gelişebilir, insan müdahalesi gerekebilir. Bazen direkt elle müdahalenin gerektiği durumlar olabilir. Böyle anlarda orada tam donanımla hazır halde olmamız gerekiyor. Haliyle bu mesleği ailenize, çevrenize anlatmanız biraz zor oluyor” diye konuştu.

Başarabileceğimizi anlatmak zor
İşini severek yaptığını dile getiren Çetni, “Toplumda maalesef biz kadınlara karşı önyargı var. ‘Siz orada ne yapıyorsunuz?’ tavırlarıyla karşılaştığımız anlar da oluyor. Bizim yaptığımız zor değil ancak başarabileceğimizi anlatmak zor. Ben zamanında yer yer parça montaj kısmında da çalıştım. İşimi çok seviyorum, o yüzden de insanların dediklerine kulak asmıyorum. Siz işinizin peşinde inatla giderseniz gerisi kolay, başaramayacağımız hiçbir şey yok” ifadelerini kullandı.
Ekiple gurur duyuyorum
Erkek meslektaşlarının önyargısıyla karşılaştığını da sözlerine ekleyen Çetni, şunları söyledi; “DAG’daki ekibimde hiçbir önyargıyla karşılaşmadım. Cahit hocamız yeterince ilerici, düşünceli biri. Ekipteki diğer arkadaşlar da bu zihniyete sahipler. Ama zamanında aynı işi yapmamıza rağmen önyargılı davranan, kendisi oradaysa kadınlara iş bırakmayanları gördüm. DAG projesinde kadın arkadaşlarım da kendilerini mesleğine adamış, yılmadan bu yolda yürüyen kadınlar. Hepsiyle ayrı ayrı gurur duyuyorum.”
Manolya BULUT-PUSULA

Türkiye’nin astronomi ve uzay biliminde öncü projeleri arasında yer alan Doğu Anadolu Gözlemevi’nde görevli 6 kadın bilim insanı, uzmanlık alanları ile projeye katkı sağlıyorlar. DAG’da optik tasarım ve odak düzlemi aygıtları uzmanı olarak görev alan Derya Öztürk Çetni, ekipteki kadın arkadaşlarıyla gurur duyduğunu belirterek, “Toplumda maalesef biz kadınlara karşı önyargı var. ‘Siz orada ne yapıyorsunuz?’ tavırlarıyla karşılaştığımız anlar da oluyor. Bizim yaptığımız zor değil ancak başarabileceğimizi anlatmak zor” dedi.

Atatürk Üniversitesi Astrofizik Araştırma ve Uygulama Merkezi (ATASAM) bünyesinde Yeni Nesil Üniversite Dönüşüm Projesi kapsamında desteklenen ve 3 bin 170 rakımlı Konaklı Karakaya Tepelerinde, 2012 yılında yapımına başlanan gözlemevinde son aşamaya gelindi. Projede sorumlu ekipte yer alan 6 kadın bilim insanı ise astronomik gözlemlerden veri analizine kadar farklı uzmanlık alanları ile projenin gücüne güç katıyorlar.

Deniz Çoker sistem mühendisliği ve astronomik aygıtlar alanında, Derya Öztürk Çetni optik tasarım ve odak düzlemi aygıtları alanında, Funda Yüzlükoğlu atmosferik türbülans alanında, Tuba İkiz kırmızı öte gözlemler alanında, Fatma Tezcan astronomik gözlemler alanında ve Gizem Dilan Boztaş yönetim bilişim sistemi ve veri analizi alanında uzman olarak görev yapıyor.

DAG’da optik tasarım ve odak düzlemi aygıtları uzmanı olarak görev alan Derya Öztürk Çetni, proje katılma sürecini anlatarak, “Lisans ve yüksek lisans eğitimimi Ankara Üniversitesi’nde tamamladım. Yüksek lisans yaparken DAG projesinde yer aldım. Atmosferik bazı parametreleri incelemek üzere çalıştığım proje başarılı sonuçlandı. Daha sonra kalıcı olarak görev yapmam teklif edilince ben de kabul ettim. 2018 yılından itibaren de kadrodayım” dedi.
3 bin 170 rakımda nöbet tutacaklar
Gözlemevi tamamlandığında gece nöbetleşe olarak dağda kalarak zorlu görevler üstleneceklerini belirten Çetni, ‘erkek işi’ algısının kırılması gerektiğini vurguladı. Çetni, “Pandemi sürecinde gözlemevinin inşası biraz aksadı, gidip gelmelerimiz kesildi ancak tamamlanınca nöbetleşe olarak dağda kalacağız. Gözlemevinde kadın erkek fark etmeden gece boyu gözlem yürüteceğiz. Teleskopla ilgili problem gelişebilir, insan müdahalesi gerekebilir. Bazen direkt elle müdahalenin gerektiği durumlar olabilir. Böyle anlarda orada tam donanımla hazır halde olmamız gerekiyor. Haliyle bu mesleği ailenize, çevrenize anlatmanız biraz zor oluyor” diye konuştu.

Başarabileceğimizi anlatmak zor
İşini severek yaptığını dile getiren Çetni, “Toplumda maalesef biz kadınlara karşı önyargı var. ‘Siz orada ne yapıyorsunuz?’ tavırlarıyla karşılaştığımız anlar da oluyor. Bizim yaptığımız zor değil ancak başarabileceğimizi anlatmak zor. Ben zamanında yer yer parça montaj kısmında da çalıştım. İşimi çok seviyorum, o yüzden de insanların dediklerine kulak asmıyorum. Siz işinizin peşinde inatla giderseniz gerisi kolay, başaramayacağımız hiçbir şey yok” ifadelerini kullandı.
Ekiple gurur duyuyorum
Erkek meslektaşlarının önyargısıyla karşılaştığını da sözlerine ekleyen Çetni, şunları söyledi; “DAG’daki ekibimde hiçbir önyargıyla karşılaşmadım. Cahit hocamız yeterince ilerici, düşünceli biri. Ekipteki diğer arkadaşlar da bu zihniyete sahipler. Ama zamanında aynı işi yapmamıza rağmen önyargılı davranan, kendisi oradaysa kadınlara iş bırakmayanları gördüm. DAG projesinde kadın arkadaşlarım da kendilerini mesleğine adamış, yılmadan bu yolda yürüyen kadınlar. Hepsiyle ayrı ayrı gurur duyuyorum.”