Türk Telekom Nurettin Topçu Sosyal Bilimler Lisesine bundan tam 5 yıl önce bir müdür geldi ve geride silinmez izler bırakarak usulca geçip gitti. Tıpkı, 8 yıllık saltanatına 80 yıllık işler sığdıran Yavuz Sultan Selim gibiydi. 40 yıl anılacak başarıların altına imza attı; ama hiçbirinde adını başa yazdırmadı. Koşan bir müdür oldu, yeniliklerin öncüsü ve hep destekleyicisiydi. İdare eden, yani tam anlamıyla bir idareciydi. Sorun çözen, çözüm yolları sunan, öğretmeninin arkasında duran bir isimdi. Güler yüzü, samimiyeti, vizyon ve misyonu olan tam manasıyla eğitim aşığı biriydi. Her biten bir işin sonunda takdirleri beklemek yerine yarın ne yapacağımızın planlarını bizlerle konuşmaya başlayan farklı bir kişilikti. Çocuklar gibi heyecanlı, onlar kadar yeni şeyler öğrenmeye hevesli bir müdürdü. Evet, tanıyanlar bilir, bilmeyen için ise bu güzel insan Gülhahmet Odabaş’tı. Biliyorum bu yazıyı okurken, Taner Hocam sen ne yaptın diyecek, olsun ama marifet iltifata tabidir müdürüm. Siz inanın bunlardan daha fazlasını hak eden bir yöneticiydiniz benim ve tüm okulumuzun gözünde. Sizin en çokta şu sözünü severdim: “Ben bu okulda bir eldeki sadece bileğim, asıl güç parmaklar olan sizlersiniz.” Ne kadar onurlandırıcı bir sözdür. Bu sözünü öğretmenlerine her daim söyler, her ortamda onları taltif etmeyi bilirdi. Öğretmen odası makam odasından daha fazla uğrak yeriydi ve bizlerle olmaktan her daim mutlu olurdu. Benim öğretmenim en iyisine layıktır, onun mutluluğu, sınıfın, sınıfın mutluluğu okulun, okulun mutluğu ise tüm eğitim ailemizin mutluluğu demektir anlayışına sahip idi. Günün büyük bir çoğunluğunu okul adına olacak işlere ayırır, bir an olsun dahi yorulmak nedir bilmezdi. Ya spor salonunda, ya yemekhanede, ya öğretmenler odasında, ya da dışarıda mutlaka bir işin peşinde olurdu. Bilişim uzmanı ve göz zevki olan aynı zamanda bir sanatkâr idi. Tüm etkinliklerin planlaması önce onda biter, daha sonra bizlere sunulur, son düzenlemeler hep birlikte yapılırdı. Her görüşe açıktı, öğretmen ve öğrencisinin fikirlerini kendi düşüncelerinin önünde tutardı. Benim dediğim değil, bizim dediğimiz anlayışı, müdür beyde vücut bulmuş güzelliklerden idi. Odası her daim açıktı, kapı zaten hiçbir zaman kapalı olmadı. Değer verir, kararları hep birlikte almaya özen gösterirdi. Hatalı gördüğü zaman ise kırmadan, inceltmeden halletmeye çalışırdı. Aslında tüm okulun gerçek manada müdürüydü. Bizler ondan razı idik, işimizi zorlaştırmadı, bilakis her daim kolaylaştırdı.
Gelenekten geleceğe sosyal bilimler ruhuna ve kültürüne birçok yenilikler kazandırdı, birçok ismin ilde ön plana çıkmasına ön ayak oldu. Belki de adının tarih boyunca anılmasına vesile olacak olan paneller olacaktır. 15 Temmuz’la başlayıp, ümmetin umudu, kan ve gözyaşı deryasının ümidi Türkiye ile şimdilik sona eren bir panel serisinin mimariydi. Her panel öncesi heyecanın, her panel öncesi koşturmanın baş aktörü yine müdür beydi. Ya UKALA dergisi, kariyer günleri, tarihe yolculuk, felsefe günleri, bunlar sadece onun döneminde sadece o 4 yıl da hatırlanan birkaç etkinlik adıydı. Kısaca Gülahmet Odabaş, değişimin Türk Telekom Nurettin Topçu’da ki adıydı. Ve bu değişim hız kesmeden devam ediyor. Bayrak emin ellerde, durmadan koşmaya devam edecek, eğitimde hak ettiğimiz yere başlarımızla beraber yürüyeceğiz. Bu vatan bizim, bu bayrak bizim, bu çocuklar da bizim. Bunun bilincindeyiz. Müdürüm yolunuz açık olsun, gittiğiniz yere farklılıklar katacağınıza, orada da bir değişim ve dönüşüme ön ayak olacağınıza inancımız tamdır. Siz oturmayı değil, koşmayı, vaat vermeyi değil, yapmayı, engel olmayı değil, engelleri kaldırmayı seven bir isimsiniz. Bu yüzden zaten siz farklısınız.
Gelenekten geleceğe sosyal bilimler ruhuna ve kültürüne birçok yenilikler kazandırdı, birçok ismin ilde ön plana çıkmasına ön ayak oldu. Belki de adının tarih boyunca anılmasına vesile olacak olan paneller olacaktır. 15 Temmuz’la başlayıp, ümmetin umudu, kan ve gözyaşı deryasının ümidi Türkiye ile şimdilik sona eren bir panel serisinin mimariydi. Her panel öncesi heyecanın, her panel öncesi koşturmanın baş aktörü yine müdür beydi. Ya UKALA dergisi, kariyer günleri, tarihe yolculuk, felsefe günleri, bunlar sadece onun döneminde sadece o 4 yıl da hatırlanan birkaç etkinlik adıydı. Kısaca Gülahmet Odabaş, değişimin Türk Telekom Nurettin Topçu’da ki adıydı. Ve bu değişim hız kesmeden devam ediyor. Bayrak emin ellerde, durmadan koşmaya devam edecek, eğitimde hak ettiğimiz yere başlarımızla beraber yürüyeceğiz. Bu vatan bizim, bu bayrak bizim, bu çocuklar da bizim. Bunun bilincindeyiz. Müdürüm yolunuz açık olsun, gittiğiniz yere farklılıklar katacağınıza, orada da bir değişim ve dönüşüme ön ayak olacağınıza inancımız tamdır. Siz oturmayı değil, koşmayı, vaat vermeyi değil, yapmayı, engel olmayı değil, engelleri kaldırmayı seven bir isimsiniz. Bu yüzden zaten siz farklısınız.
