Başlığı hatırlatalım Erzurum Kongresinde alınan kararlardan bir maddedir kendisi. Cumhuriyet’in 98. Yılını kutladığımız bu günlerde Erzurum ve Sivas Kongre kararlarını özellikle muhaliflik adına hareket edenlere hatırlatmak şart görünüyor.
10 ülke büyükelçisi adeta Türkiye’ye nota vererek SOROS’un önemli ismi GEZİ ve 15 Temmuz darbe kalkışmasının finans yapısıyla ilgili olarak görülen ve yargı süreci devam eden Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını istediler.
Erdoğan, Eskişehir’den seslendi “Bunları misafir etmek durumunda değiliz” dedi. Türkiye’nin müstemleke olduğunu düşünen veya öyle olmasını arzulayan siyasetçi, gazeteci, sözde aydın, ekonomist, uzmanlar özellikle bazı kanallarda arzı endam ederek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dara çekmeye kalkıştılar. CHP’nin adeta yeminli Türkiye’nin milli çıkarlarına karşı duruşuyla öne çıkan eski Genel Başkan Yardımcısı ve Genel Başkan Baş Danışmanı Ünal Çeviköz, yine özlü açıklamalar yaptı ve Erdoğan’ın Türkiye’yi yalnızlığa sürüklediğini buyurdu.
Türkiye’nin yanında değil ama parmak sallayanların destekçisi olduğunu ortaya koydu.
Fakat umdukları kursaklarında kaldı, ABD’den açıklama geldi. Bütün bu kesimin ruh halini tarif için gözünüze Kabil havaalanındaki görüntüleri getirin. ABD uçağının tekerine sarılarak havadan düşen o Afganlıların son hallerini gözünüzün önüne getirin. İşte içerdekilerin ruh hali aşağı yukarı o görüntülerle benzer durumdaydı.
Şirin Payzın, ruh halini açıkça ifade eden tivitinde “Madem yaptığının arkasında durmayacaksın cezaevindeki bir mağdur üzerinden ne diye diplomasi oyunu oynarsın.. ABD ve AB ülkeleri Kavala’yı malzeme edip , beceriksiz işlerle iktidarın sorumsuz politikalarına su taşıyorlar.. twitter.com/BirGun_Gazetes…”
İnanmayacaksınız ama açın bakın, tivit bu kadar!
Şirin Payzın gibi açıktan öfke ve tepkisini gösteremeyen, kıvıranlarda çoktu. Siyaset yaptığını düşünen ve tek argümanı Erdoğan karşıtlığı olan siyasi partiler ve temsilcileri de ellerinden bir kozun yitirilmesine çok içerlediler.
Ancak Erdoğan’ın net tavrıyla Türkiye’ye parmak sallayanlar ne yazık ki geri adım atmıştı!..
“Erzurum, ardından Sivas Kongrelerinde bazı kararlar alınmıştı 101 yıl önce. Milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür, parçalanamaz. Her türlü yabancı işgaline ve müdahalesine millet birlikte karşı koyacaktır. Manda ve himaye yönetimi kabul edilemez.”
İşte bu kararları muhalefete, muhaliflik oyunu oynayanlara, BATI’dan fonlananlara, siyaset yapanlara, Aydıncıklara, uzman müsveddelerine bir daha hatırlatmak gerekiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir açıklama yaptı, bir bölümünü günün anlam ve önemine binaen paylaşmak istedim.
“Türkiye'nin Afrika'da attığı her adım, kıtayı arka bahçeleri olarak gören ülkeleri elbette rahatsız ediyor. Biz Afrikalı dostlarımızla ortak bir gelecek inşa etmeyi, dolayısıyla sömürgecilere rahatsızlık vermeyi sürdüreceğiz.” Recep Tayyip Erdoğan
Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun.
10 ülke büyükelçisi adeta Türkiye’ye nota vererek SOROS’un önemli ismi GEZİ ve 15 Temmuz darbe kalkışmasının finans yapısıyla ilgili olarak görülen ve yargı süreci devam eden Osman Kavala’nın serbest bırakılmasını istediler.
Erdoğan, Eskişehir’den seslendi “Bunları misafir etmek durumunda değiliz” dedi. Türkiye’nin müstemleke olduğunu düşünen veya öyle olmasını arzulayan siyasetçi, gazeteci, sözde aydın, ekonomist, uzmanlar özellikle bazı kanallarda arzı endam ederek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ı dara çekmeye kalkıştılar. CHP’nin adeta yeminli Türkiye’nin milli çıkarlarına karşı duruşuyla öne çıkan eski Genel Başkan Yardımcısı ve Genel Başkan Baş Danışmanı Ünal Çeviköz, yine özlü açıklamalar yaptı ve Erdoğan’ın Türkiye’yi yalnızlığa sürüklediğini buyurdu.
Türkiye’nin yanında değil ama parmak sallayanların destekçisi olduğunu ortaya koydu.
Fakat umdukları kursaklarında kaldı, ABD’den açıklama geldi. Bütün bu kesimin ruh halini tarif için gözünüze Kabil havaalanındaki görüntüleri getirin. ABD uçağının tekerine sarılarak havadan düşen o Afganlıların son hallerini gözünüzün önüne getirin. İşte içerdekilerin ruh hali aşağı yukarı o görüntülerle benzer durumdaydı.
Şirin Payzın, ruh halini açıkça ifade eden tivitinde “Madem yaptığının arkasında durmayacaksın cezaevindeki bir mağdur üzerinden ne diye diplomasi oyunu oynarsın.. ABD ve AB ülkeleri Kavala’yı malzeme edip , beceriksiz işlerle iktidarın sorumsuz politikalarına su taşıyorlar.. twitter.com/BirGun_Gazetes…”
İnanmayacaksınız ama açın bakın, tivit bu kadar!
Şirin Payzın gibi açıktan öfke ve tepkisini gösteremeyen, kıvıranlarda çoktu. Siyaset yaptığını düşünen ve tek argümanı Erdoğan karşıtlığı olan siyasi partiler ve temsilcileri de ellerinden bir kozun yitirilmesine çok içerlediler.
Ancak Erdoğan’ın net tavrıyla Türkiye’ye parmak sallayanlar ne yazık ki geri adım atmıştı!..
“Erzurum, ardından Sivas Kongrelerinde bazı kararlar alınmıştı 101 yıl önce. Milli sınırlar içerisinde vatan bir bütündür, parçalanamaz. Her türlü yabancı işgaline ve müdahalesine millet birlikte karşı koyacaktır. Manda ve himaye yönetimi kabul edilemez.”
İşte bu kararları muhalefete, muhaliflik oyunu oynayanlara, BATI’dan fonlananlara, siyaset yapanlara, Aydıncıklara, uzman müsveddelerine bir daha hatırlatmak gerekiyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bir açıklama yaptı, bir bölümünü günün anlam ve önemine binaen paylaşmak istedim.
“Türkiye'nin Afrika'da attığı her adım, kıtayı arka bahçeleri olarak gören ülkeleri elbette rahatsız ediyor. Biz Afrikalı dostlarımızla ortak bir gelecek inşa etmeyi, dolayısıyla sömürgecilere rahatsızlık vermeyi sürdüreceğiz.” Recep Tayyip Erdoğan
Cumhuriyet Bayramınız kutlu olsun.