Daha tıfıl muhabir iken tanımıştım Adnan Yılmaz ağabey’i. Erzurum Zirai Donatım Kurumu Bölge Müdürü iken tanışıklığımın olduğu hemşehrim Adnan ağabey, Allah nasip etti, 2 dönem vekil oldu. 24 ve 25’nci dönem Erzurum mebusu olarak TBMM’de görev alan Yılmaz, vekilken de, değilken de şehrini terk etmedi hiç. Onu her mevsim gördük, görüyoruz. Basın dünyasında da sevmeyeni yoktur Adnan ağabeyin ve bize sadece mebus olarak değil, ağabey olarak yaklaştı her daim. Farklıdır o. Bir düğünde de, cenazede de olmuştur hep. Sulu gözlülüğü meşhurdur, bazı hadiseler karşısında duygulanır, gözlerinden yaşlar akar, ağladığı çok olmuştur. Doğana beşik, ölene mezar deyiminin ona çok oturduğunu söyleyebilirim. Bir sonbahar günü sarı yaprakların havada uçuştuğu Tavşanlı parkında sohbet ederken de anlıyorum ki Erzurum onun kutsalı. Erzurum’u terki diyar etmedi, edeceğe de benzemiyor. Her mevsim yanımızda, yanıbaşımızda olan Adnan Yılmaz ağabey, bizimle kalmaya devam edecek gibi duruyor. Evini dağıtmayan, eşini, dostunu unutmayan Adnan ağabey, bugün mebus olmamasına rağmen davet edildiği her yere gidiyor, ilerleyen yaşına rağmen hiç erinmiyor. İyi ki varsın ağabey, iyi ki bizimlesin. Sadece biz mevsim değil, her mevsim bizim gönlümüzdesin. Hayat bir öyküye benzer ağabey, önemli olan yanı, eserin uzun olması değil iyi olmasıdır. Ve dahi bu benim son kararımdır.
Vedat Refayeli
GENEL
Yayınlanma: 23 Ekim 2024 - 05:38
Hiçbir mevsimde terkini vermedi
Adnan Yılmaz ile şiir tadında sohbet...
GENEL
23 Ekim 2024 - 05:38