İşsizlik ve göç…
Erzurum’un en sosyal-kültürel ve ekonomik gelişmesinin önündeki en önemli engeller…
Tarihi ipek yolu kavşağının en önemli ticaret merkezi olan Erzurum, bu gün ne yazıktır ki bu en önemli iki sorunu çözebilmiş değil…
Artık kalıplaşmış bir söylem haline gelen ‘Nitelikli göç verip, niteliksiz göç alıyoruz’ tanımlaması da kanaatimizce doğru değil…
Doğru ve kesin olan, ciddi göç verdiğimiz ve işsizlik oranının da katlanarak arttığı…
*
Bu güne kadar AK Parti iktidarlarına tam destek veren Erzurum’da sorun çözülmelidir. Geçtiğimiz günlerde şehrimize ziyarette bulunan Sayın Cumhurbaşkanımızdan bu konuda talepte bulunmamız lâzım…
Yerel Yönetimler de bu yöndeki çalışmalara destek vermeli ve üstüne düşeni yapmalı diye düşünmekteyiz…
*
İşsizliğin çözümü doğrultusunda, hane hane araştırma yapıp, işsiz aileleri belirlenmeli, en azından her işsiz ailenin bir ferdine iş verip ve sonrasında ilgili kurumları bir araya getirilerek koordineli bir şekilde sorunun üzerine gidilmeli…
Geliştirilecek ‘Sosyal Rehabilitasyon’ projesi ile sorun çözülmeli…
Yani bir Japon atasözünde söylendiği gibi ‘balık vermek yerine, balık tutmaları sağlanmalı…’
*
Ve, istihdam…
Hiç kuşku yok ki bu doğrultuda atılan adımlardan en önemlisi Tekstilkent…
Valiliğin büyük çabası ve Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle, en az 4 bin kişinin istihdamını hedefleyen projede kısmi talihsizlikler yaşanmasına karşın yeniden faaliyete başlanıyor…
*
Gördüğümüz kadarıyla bölgenin en büyük noksanı ortaklık kültürünün gelişmemesi… Bu anlamda ortaklık kültürünü geliştirme çabasında olan, devletten ve yerel yönetimlerden destek isteyen işadamlarımıza destek olup, onların bu çabalarının arkasında durulmalı…
Hakikaten de çok önemli noksanımız olan birlikte iş yapma,konusunda hiç başarılı değiliz. Üstelik bu hastalığımız yenme konusunda adım da atmıyoruz.
Ne hazindir ki, bir iş kolunda kurulan müessesenin hemen yanında ya da karşısında bir başkasını, onun sırasında diğerlerini mantar gibi üretiyor ve bir süre sonra da kapanışlarını seyrediyoruz.
Yeni markalar oluşturmak ve bunları ulusal hale getirmek istiyorsak, bir araya gelip, güçleri birleştirip, ortaklık kültürünü geliştirerek gerçekleştirmeliyiz…
Bu anlamda şehrin dinamikleri STK’lar da destek olmalı…
*
Yeri gelmişken bir sevindirici haber de ihracattan geldi… Pandemiye karşın bölgenin ve ülkenin ihracat rakamlarında artış gözleniyor.
***
Gördüğümüz o ki, önümüzdeki yeni dönemde Erzurum’un kalkınma dinamikleri olan; Hayvancılık ve buna bağlı yan sanayiler, Kış Turizmi ve Eğitim daha gelişmesi yolunda ciddi adımlar atılıyor.
Hayvancılığa bağlı yan sanayilerin gelişiminde yatırımlar ve çalışmalar yapılıyor.
Kış turizmi ve turizmin her alanında önemli işler başarılıyor…
Eğitimde iki üniversite önemli kurumlarla ortaklık kuruyor ve projeler üretiyor…
Yani sizin anlayacağınız başta Valilik, Büyükşehir Belediyesi ve Üniversitelerimiz boş durmuyor.
Erzurum’un en sosyal-kültürel ve ekonomik gelişmesinin önündeki en önemli engeller…
Tarihi ipek yolu kavşağının en önemli ticaret merkezi olan Erzurum, bu gün ne yazıktır ki bu en önemli iki sorunu çözebilmiş değil…
Artık kalıplaşmış bir söylem haline gelen ‘Nitelikli göç verip, niteliksiz göç alıyoruz’ tanımlaması da kanaatimizce doğru değil…
Doğru ve kesin olan, ciddi göç verdiğimiz ve işsizlik oranının da katlanarak arttığı…
*
Bu güne kadar AK Parti iktidarlarına tam destek veren Erzurum’da sorun çözülmelidir. Geçtiğimiz günlerde şehrimize ziyarette bulunan Sayın Cumhurbaşkanımızdan bu konuda talepte bulunmamız lâzım…
Yerel Yönetimler de bu yöndeki çalışmalara destek vermeli ve üstüne düşeni yapmalı diye düşünmekteyiz…
*
İşsizliğin çözümü doğrultusunda, hane hane araştırma yapıp, işsiz aileleri belirlenmeli, en azından her işsiz ailenin bir ferdine iş verip ve sonrasında ilgili kurumları bir araya getirilerek koordineli bir şekilde sorunun üzerine gidilmeli…
Geliştirilecek ‘Sosyal Rehabilitasyon’ projesi ile sorun çözülmeli…
Yani bir Japon atasözünde söylendiği gibi ‘balık vermek yerine, balık tutmaları sağlanmalı…’
*
Ve, istihdam…
Hiç kuşku yok ki bu doğrultuda atılan adımlardan en önemlisi Tekstilkent…
Valiliğin büyük çabası ve Büyükşehir Belediyesinin desteğiyle, en az 4 bin kişinin istihdamını hedefleyen projede kısmi talihsizlikler yaşanmasına karşın yeniden faaliyete başlanıyor…
*
Gördüğümüz kadarıyla bölgenin en büyük noksanı ortaklık kültürünün gelişmemesi… Bu anlamda ortaklık kültürünü geliştirme çabasında olan, devletten ve yerel yönetimlerden destek isteyen işadamlarımıza destek olup, onların bu çabalarının arkasında durulmalı…
Hakikaten de çok önemli noksanımız olan birlikte iş yapma,konusunda hiç başarılı değiliz. Üstelik bu hastalığımız yenme konusunda adım da atmıyoruz.
Ne hazindir ki, bir iş kolunda kurulan müessesenin hemen yanında ya da karşısında bir başkasını, onun sırasında diğerlerini mantar gibi üretiyor ve bir süre sonra da kapanışlarını seyrediyoruz.
Yeni markalar oluşturmak ve bunları ulusal hale getirmek istiyorsak, bir araya gelip, güçleri birleştirip, ortaklık kültürünü geliştirerek gerçekleştirmeliyiz…
Bu anlamda şehrin dinamikleri STK’lar da destek olmalı…
*
Yeri gelmişken bir sevindirici haber de ihracattan geldi… Pandemiye karşın bölgenin ve ülkenin ihracat rakamlarında artış gözleniyor.
***
Gördüğümüz o ki, önümüzdeki yeni dönemde Erzurum’un kalkınma dinamikleri olan; Hayvancılık ve buna bağlı yan sanayiler, Kış Turizmi ve Eğitim daha gelişmesi yolunda ciddi adımlar atılıyor.
Hayvancılığa bağlı yan sanayilerin gelişiminde yatırımlar ve çalışmalar yapılıyor.
Kış turizmi ve turizmin her alanında önemli işler başarılıyor…
Eğitimde iki üniversite önemli kurumlarla ortaklık kuruyor ve projeler üretiyor…
Yani sizin anlayacağınız başta Valilik, Büyükşehir Belediyesi ve Üniversitelerimiz boş durmuyor.