Kurban Bayramı'nın ilk günü Kur'an-ı Kerim yakılarak Müslümanları ayağa kaldıran provokasyona tepkiler çığ gibi. Irak, ateist Salvan Momika’nın iadesini isterken, Türkiye’de eylem üst düzeyde lanetlendi. Pusula Gazetesi yazarı M. Talât Uzunyaylalı ile İsveç'in başkenti Stockholm'de üst üste Kur’an yakılması eylemlerini konuştuk.
Cihat İncesu/ Pusula
İsveç’te Kur’an-ı Kerim yakma başvurusuna onay verilmesine dünya genelinde tepki gösteriliyor. Bu gibi provokasyonların hedefinde Türkiye’nin olduğunu belirten Gazeteci Yazar M. Talât Uzunyaylalı, İslam düşmanlığına tarih boyunca rastlandığını söyledi.
Avrupa’da din ve vicdan hürriyetini hedef alan ve toplumda inanç grupları arasında fitne çıkararak çatışma planlamak gibi kötü niyetli eylemlerin kökünün epey eskiye gittiğini hatırlatan Uzunyaylalı, ülkemizde ‘Türkiye Yüzyılı’ gibi milli hedeflerin, Avrupa’da derin bir kaygı yarattığını dile getirdi. Uzunyaylalı, “Tepkilerini, İslam dinine ve onun kutsallarına karşı planlı saldırılar yaparak göstermeye başladılar” dedi.
Özellikle İsveç ve Hollanda’nın İslam karşıtlığının merkezi haline geldiğini belirten Uzunyaylalı, şöyle devam etti:
“Avrupa’da Müslümanlara karşı saldırılar yüz yılın başında başlamıştı. Daha evvelisi de var tabii; Haçlı Seferleri. Kur’an yakma eylemleri ise, İsveç’te başladı. 2015 yılına kadar 23 Kur’an yakma eylemi yapıldı. Bu sayı belki de şimdi yüzleri aşmıştır. Aşırı sağcı liderlerden Rasmus Paludan gibi siyasetçiler, Kur’an düşmanlığının bayraktarlığını yapıyor. Tahriki en üst seviyede gerçekleştirmek üzere hareket ediyorlar. Mesela bu şahıs son eylemini, Danimarka'da, bir cami önünde yapmıştı. İsveç yargısı ise verdiği kararda Kur’an yakmanın kişisel bir özgürlük olduğunu engellenilemeyeceğini açıkladı. Böylece son Kur’an yakma eylemi, bayramın birinci günü, cami önünde, polis gözetiminde gerçekleştirildi.
Salwan Momika isimli eylemci Kuran'ın üzerine pastırma gibi görünen bir şey sürdü, sayfaları yırttı ve onunla ayakkabılarını sildi. Diğer Kur’an’la, arkadaşıyla birlikte top gibi, oynadılar. Kur’an’ı ayaklarının altına alıp çiğnedi, ayrıca Kuran'ı ateşe verdi ve bazı sayfalarını yırttı. Dünyada 2 milyara yaklaşan bir inanç grubunun kutsal kitabı hakkında çirkin sözler de söyledi, Momika. İsveç Hükümeti, bunu kişisel bir özgürlük görüyor. Oysa bu apaçık İslam düşmanlığıdır.”
Amaç: Saygısızlık
“Kur’an yakmanın anlamı, İslam dinine saygısızlık yapmak, inanç mensupları arasında düşmanlık oluşturmaktır. Kur’an, İslam dininin kutsal kitabıdır ve Müslümanlar için büyük bir öneme sahiptir. Bu nedenle, Kur’an’ın yakılması, haklı olarak, Müslümanlar tarafından büyük tepkiyle karşılanmaktadır” diyen Uzunyaylalı, başta Türkiye olmak üzere, tüm İslam memleketleri, bu menfur hadiseleri artık sadece kınamakla yetinmeyip somut bazı adımlar atmaları gerektiğini de vurguladı.
“İsveç, Islamophobic ülke” ilan edilmeli
İslamofobi kavramının İslam’a karşı ön yargılı veya nefret dolu olan kişileri tanımlamak için kullanıldığını hatırlatan Uzunyaylalı, İsveç gibi, teröristleri himaye eden, Kur’an yakma eylemlerini devlet ‘garantisi’ altında gerçekleştirilmesini sağlayan ülkelerin, TBMM tarafından, ‘Islamophobic ülke’ ilan edilmesini önerdi. Uzunyaylalı, ‘Islamophobic ülke’ kavramının, İsveç gibi davranan her ülke aleyhine alınabileceğini savundu. Uzunyaylalı, İslam ülkelerinin, İslam düşmanı ve terörist sevici olduklarından İsveç büyükelçilerini ülkelerine geri göndermelerini de önerdi.
Türkiye’de tepkiler yetersiz!
Türkiye’deki özellikle muhalefet partilerinin tepkisiz kalmasının, sivil toplum kuruluşlarının da ayni şekilde hareket etmesinin fevkalade üzücü olduğunu ifade eden Uzunyaylalı, gerek hükümetin gerekse Diyanet İşleri Başkanlığı’nın tepkilerinin ise yetersiz kaldığını, artık kınama düzeyinden eylem düzeyine geçilmesi ve yeni mücadele yöntemlerinin devreye sokulması gerektiğini kaydetti.
Haşdi Şabi milisiymiş
Öte yandan İsveç'in başkenti Stockholm'de Kurban Bayramı'nın ilk günü Kur'an-ı Kerim yakarak Müslümanların tepkisini çeken Irak uyruklu Salvan Momika’nın İran destekli Şii Haşdi Şabi çatısı altındaki İmam Ali Tugayları’na bağlı İsa İbn Meryem Tugayı'nın eski üyesi olduğu ortaya çıktı.
2014 yılında terör örgütü DEAŞ’ın Musul’u işgal etmesinin ardından Haşdi Şabi’ye bağlı İsa İbn Meryem Tugayı üyesi olan 37 yaşındaki Salvan Momika’nın savaş bölgesinde askeri kıyafetlerle çekilen görüntüleri, İsveç’teki eyleminin ardından sosyal medyada gündem oldu.