Basında yer alan haber ve yorumlar gösteriyor ki Cumhuriyet Halk Partisi’nin uzun zamandır yürüttüğü politika ve durduğu yer artık solcuların da canına tak etmiş.
Sol basının önde gelen kalemleri; Son yıllarda ciddi erozyona uğrayan, ulusalcı yapısından fersah fersah uzağa giden, toplumun ana değerlerini hiçe sayan, marjinal kişilerin vitrine çıkarıldığı ve girdiği her seçimden yenilgi ile ayrılan CHP için değişimin şart olduğu görüşündeler.
Artık net bir şekilde “Kılıçdaroğlu ile bu gemi gitmez” denildi. Ancak bu görüş genel başkanın değişmesinde etkili olamadı. Kemal Kılıçdaroğlu hafta sonu yapılan genel kurulda bir kez daha solun lideri olarak sandıktan çıktı.
İki gün süren genel kurulda partiyi 2019’da ki Cumhurbaşkanlığı seçimine götürecek olan Parti Meclisi de oluşturuldu. Hem kurultay öncesi hem de kurultay sonrası kürsüye çıkan Kemal Kılıçdaroğlu, 2019 da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimine sistem gereği adayım demedi.
Sürekli adaylık açıklamasından kaçınan CHP liderinin, Cumhurbaşkanlığına aday olmayıp bir çatı adayı destekleyeceği söylentileri kulislerde iyice dillendirilmeye başlandı.
HDP, CHP ve Saadet Partisi’nin 2019 da İYİ Parti Lideri Meral Akşener’i çatı adayı gösterme ihtimali şu sıralar Ankara’da en önemli gündem maddesi.
CHP de bunlar olurken Türkiye’nin önüne AK Parti’ye alternatif olarak sunulan İYİ Parti, bazı il, ilçe yönetimlerinin kurucu üyelerini açıkladı. Bunlardan biri de Erzurum’du.
İktidara alternatif olarak sunulan İYİ Parti’nin Türkiye’de nasıl bir hava yarattığından ziyade Doğu’da nasıl bir rüzgar estirdiği ile ilgileniyorum.
Hemen şunu belirtmeliyim ki kurulduğu günden itibaren ciddi bir heyecan yaratmadığı gibi il başkanını dahi sosyal medya üzerinden açıklayan partinin, kurucu üyelerinin de kim olduğu toplumda yer bulmadı. Basın merkezlerine gönderilen bir sayfalık mail ile duyurulan kurucu üye listesinin, bir heyecan yaratması da mümkün değil zaten.
Gerçek şu ki Doğu ve Güneydoğu’da şu an zayıf bir konumda olmasına rağmen HDP ve iktidarın verdiği yıpranmışlığa rağmen gücünü muhafaza eden AK Parti gerçeği var.
Şimdi siz Türkiye’nin iktidar alternatifi diye ortaya çıkacaksınız ama Doğu ve Güneydoğu için önemli bir başlığınız olmayacak. Sokakta, kahvede hiçbir yerde konuşulmayacaksınız…
Atadığınız il başkanınızın kartvizitinde ne yazarsa yazsın halka dokunmayan, varlığı bilinmeyen kurucu üyeleriniz ile yaratacağınız heyecan, en fazla şurada da teşkilat kurmayı başardık sevincinden öteye gidemeyecektir.
CHP’nin son kongresi bile heyecan yarattı ama İYİ Parti hiç mi hiç heyecan yaratmadı.
Sol basının önde gelen kalemleri; Son yıllarda ciddi erozyona uğrayan, ulusalcı yapısından fersah fersah uzağa giden, toplumun ana değerlerini hiçe sayan, marjinal kişilerin vitrine çıkarıldığı ve girdiği her seçimden yenilgi ile ayrılan CHP için değişimin şart olduğu görüşündeler.
Artık net bir şekilde “Kılıçdaroğlu ile bu gemi gitmez” denildi. Ancak bu görüş genel başkanın değişmesinde etkili olamadı. Kemal Kılıçdaroğlu hafta sonu yapılan genel kurulda bir kez daha solun lideri olarak sandıktan çıktı.
İki gün süren genel kurulda partiyi 2019’da ki Cumhurbaşkanlığı seçimine götürecek olan Parti Meclisi de oluşturuldu. Hem kurultay öncesi hem de kurultay sonrası kürsüye çıkan Kemal Kılıçdaroğlu, 2019 da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimine sistem gereği adayım demedi.
Sürekli adaylık açıklamasından kaçınan CHP liderinin, Cumhurbaşkanlığına aday olmayıp bir çatı adayı destekleyeceği söylentileri kulislerde iyice dillendirilmeye başlandı.
HDP, CHP ve Saadet Partisi’nin 2019 da İYİ Parti Lideri Meral Akşener’i çatı adayı gösterme ihtimali şu sıralar Ankara’da en önemli gündem maddesi.
CHP de bunlar olurken Türkiye’nin önüne AK Parti’ye alternatif olarak sunulan İYİ Parti, bazı il, ilçe yönetimlerinin kurucu üyelerini açıkladı. Bunlardan biri de Erzurum’du.
İktidara alternatif olarak sunulan İYİ Parti’nin Türkiye’de nasıl bir hava yarattığından ziyade Doğu’da nasıl bir rüzgar estirdiği ile ilgileniyorum.
Hemen şunu belirtmeliyim ki kurulduğu günden itibaren ciddi bir heyecan yaratmadığı gibi il başkanını dahi sosyal medya üzerinden açıklayan partinin, kurucu üyelerinin de kim olduğu toplumda yer bulmadı. Basın merkezlerine gönderilen bir sayfalık mail ile duyurulan kurucu üye listesinin, bir heyecan yaratması da mümkün değil zaten.
Gerçek şu ki Doğu ve Güneydoğu’da şu an zayıf bir konumda olmasına rağmen HDP ve iktidarın verdiği yıpranmışlığa rağmen gücünü muhafaza eden AK Parti gerçeği var.
Şimdi siz Türkiye’nin iktidar alternatifi diye ortaya çıkacaksınız ama Doğu ve Güneydoğu için önemli bir başlığınız olmayacak. Sokakta, kahvede hiçbir yerde konuşulmayacaksınız…
Atadığınız il başkanınızın kartvizitinde ne yazarsa yazsın halka dokunmayan, varlığı bilinmeyen kurucu üyeleriniz ile yaratacağınız heyecan, en fazla şurada da teşkilat kurmayı başardık sevincinden öteye gidemeyecektir.
CHP’nin son kongresi bile heyecan yarattı ama İYİ Parti hiç mi hiç heyecan yaratmadı.