Türk milletinin tarihi süreçte var olma, yok olma dönemleri olmuştur. Yok, olmaya ramak kala bir yiğit, bir kahramanın Canfeda edişiyle bir millet kurtulmuş, yeniden şahlanmıştır. 15 Temmuz Destanı, böylesi kahramanlıkların fazlasıyla yaşandığı, kahramanların Canfeda edişlerine sahne olan en yeni destanlarımızdan biridir.
Nihal Atsız’ın “Bozkurtlar” romanından hafızamda kalan bir sahneyi hatırlıyorum. Yüzbaşı İşbara Alp birliğiyle bir nehri geçecek, çeriler biribirine tutunarak karşıya geçmeye çalışıyor. İşbara Alp görüyor ki tümü kurtulamayacak. Ordadaki çeriye sesleniyor, ‘ellerini bırak’. O çeri ve ardındakiler suya kapılıyor ama önündekiler kurtuluyor.
15 Temmuz gecesi işte böylesine kendini vatana, millete ve devlete feda eden onlar, yüzler, binler vardı. Millet vardı sokakta! Hain FETÖ’nün beyni ABD olan sefilleri tank, top, uçaklarla saldırıyordu. Siper ettiler gövdelerini. Canfeda ettiler. Özel Hareket Polis Merkezine atılan iki yüksek etkili bomba ile arkadaşları, canları yanıp yok olurken, kalanlar bu alçaklara karşı savaşmaya devam ettiler. Halis Demir, komutanından aldığı bir emir ile alçak Semih Terzi’yi öldürmesi yüksek mertebede kahramanlık örneğidir. Öleceğini bile bile, ölmeden önce haini öldüren Halis Demir, ölümsüz olmuştur.
Birçok şehirde, FETÖ’cülerden birliğini temizlemek için canfeda eden komutanlar, polis müdürleri, polisler, sivil halk bu milletin unutulmazları arasındaki kahramanlarıdır. Unutmamalıyız, hatıraları canlı kalmalıdır. 251 şehit ve 2500 gazi, o günün ruhuna uygun yaşatılmalıdır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önce halkı alçak saldırıya direnmek için sokağa çağırmış, ardından suikast tehlikesine karşın uçağıyla İstanbul havaalanına gelerek milletiyle bir olmuştur. Kahramanlık payesini fazlasıyla kazanmıştır.
Başbakan Binali Yıldırım, MHP Lideri Devlet Bahçeli ve çok sayıda bakan, milletvekili o gecenin yiğitlerindendir. Sivil asker çok kahramanı ortaya çıkardı, o karanlık gece.
Birde gecekondulara sinen, telefonlarını kapatıp ortalıktan kaybolan sinsi cepheleri, siyasi zübükleri gösterdi bu millete. Birçoğunun perdesi indi, inmeyenleri de görüp işiteceğiz elbette.
15 Temmuz hain darbe girişiminin asıl sahipleri şüphesiz ki son başarılı darbeyi gerçekleştiren ABD’dir. Balton, ABD tv’sinde canlı yayında darbe yaptırdıklarını açıkladı. Daha yeni. O gecede Erdoğan’ın kaybetmesini arzuladığını canlı yayında açıklamıştı.
Ama bu defa başaramadılar!
Var olsun, hatırlattı, “12 Eylül’de bizim çocuklar kazandı diyorlardı. Çok şükür 15 Temmuz’da onların gayri meşru çocukları kaybetti, bu kez Türk milleti kazandı.” MHP Genel Başkanı Devlet BAHÇELİ
Şehitlerimizin makamı ali, mekanları cennettir inşallah.
Biz sağlara düşen, bir daha böylesi zelilliği yaşamamak için uyanık olmaktır!
Nihal Atsız’ın “Bozkurtlar” romanından hafızamda kalan bir sahneyi hatırlıyorum. Yüzbaşı İşbara Alp birliğiyle bir nehri geçecek, çeriler biribirine tutunarak karşıya geçmeye çalışıyor. İşbara Alp görüyor ki tümü kurtulamayacak. Ordadaki çeriye sesleniyor, ‘ellerini bırak’. O çeri ve ardındakiler suya kapılıyor ama önündekiler kurtuluyor.
15 Temmuz gecesi işte böylesine kendini vatana, millete ve devlete feda eden onlar, yüzler, binler vardı. Millet vardı sokakta! Hain FETÖ’nün beyni ABD olan sefilleri tank, top, uçaklarla saldırıyordu. Siper ettiler gövdelerini. Canfeda ettiler. Özel Hareket Polis Merkezine atılan iki yüksek etkili bomba ile arkadaşları, canları yanıp yok olurken, kalanlar bu alçaklara karşı savaşmaya devam ettiler. Halis Demir, komutanından aldığı bir emir ile alçak Semih Terzi’yi öldürmesi yüksek mertebede kahramanlık örneğidir. Öleceğini bile bile, ölmeden önce haini öldüren Halis Demir, ölümsüz olmuştur.
Birçok şehirde, FETÖ’cülerden birliğini temizlemek için canfeda eden komutanlar, polis müdürleri, polisler, sivil halk bu milletin unutulmazları arasındaki kahramanlarıdır. Unutmamalıyız, hatıraları canlı kalmalıdır. 251 şehit ve 2500 gazi, o günün ruhuna uygun yaşatılmalıdır.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, önce halkı alçak saldırıya direnmek için sokağa çağırmış, ardından suikast tehlikesine karşın uçağıyla İstanbul havaalanına gelerek milletiyle bir olmuştur. Kahramanlık payesini fazlasıyla kazanmıştır.
Başbakan Binali Yıldırım, MHP Lideri Devlet Bahçeli ve çok sayıda bakan, milletvekili o gecenin yiğitlerindendir. Sivil asker çok kahramanı ortaya çıkardı, o karanlık gece.
Birde gecekondulara sinen, telefonlarını kapatıp ortalıktan kaybolan sinsi cepheleri, siyasi zübükleri gösterdi bu millete. Birçoğunun perdesi indi, inmeyenleri de görüp işiteceğiz elbette.
15 Temmuz hain darbe girişiminin asıl sahipleri şüphesiz ki son başarılı darbeyi gerçekleştiren ABD’dir. Balton, ABD tv’sinde canlı yayında darbe yaptırdıklarını açıkladı. Daha yeni. O gecede Erdoğan’ın kaybetmesini arzuladığını canlı yayında açıklamıştı.
Ama bu defa başaramadılar!
Var olsun, hatırlattı, “12 Eylül’de bizim çocuklar kazandı diyorlardı. Çok şükür 15 Temmuz’da onların gayri meşru çocukları kaybetti, bu kez Türk milleti kazandı.” MHP Genel Başkanı Devlet BAHÇELİ
Şehitlerimizin makamı ali, mekanları cennettir inşallah.
Biz sağlara düşen, bir daha böylesi zelilliği yaşamamak için uyanık olmaktır!