
Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Köksal Erentürk’ün hazırladığı proje ile kaçak elektrik kullanımının önüne geçilebilecek. Kâğıt fatura dönemine de son verecek projeye Aras EDAŞ ve TUBİTAK destek verecek.
Manolya BULUT-Ömer ŞENER/PUSULA
Enerji sektörünün en büyük sorunlarından biri şüphesiz usulsüz kaçak elektrik kullanımı ve sonrasında yaşanan olumsuzluklar. Özellikle Doğu ve Güneydoğuda yaygın olarak kullanılan kaçak elektrik kullanımı ile mücadele, enerji dağıtım şirketlerinin en önemli gündem maddeleri. Faturasını düzenli ödeyen dürüst vatandaşları da etkileyen sorunun çözümü Erzurum’dan geldi. Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Köksal Erentürk’ün yürütücülüğünde Aras Elektrik Dağıtım A.Ş. ile birlikte hazırlanan, “Akıllı Şebeke Projesi” sayesinde kaçak elektrik kullanımının önüne geçilecek.
Şebekeler dijitalleşiyor
Projenin detaylarını anlatan Prof. Dr. Köksal Erentürk, Aras Elektrik yetkilileri ile yaptıkları toplantılarda öncelikli sorunları tespit ederek temel ihtiyaçlara göre çözüm önerileri sunduklarını söyledi. Prof. Dr. Erentürk, “ Yapılan toplantılarda ön plana çıkan kaçak elektrik kullanımı ile mücadele konusu, dünyanın gitmekte olduğu Smart Grid ( akıllı şebeke ) denilen yapı. Hatırlarsanız şirketlerin özelleştirildiği ilk zamanlar şöyle bir şey denildi. ‘82 liranın üzerinde bir elektrik tüketiminiz varsa kiminle el sıkışıyorsanız, kim size daha ucuz enerji satıyorsa ondan enerjinizi alabilirsiniz.’ Aslında bu akıllı şebekenin bir parçası. Evlerde bulunan sayaçları okumak için gelen kişiler yok bu sistemde. Bilgiler aynı wifi sistemindeki teknoloji gibi aktarılıyor. Enerjinin üretimi de tek bir noktada değil çoklu noktalarda gerçekleşebiliyor” dedi.
Akıllı şebeke projesini TÜBİTAK 2244 programına önermelerinin sebebini de belirten Erentürk, “Baktığınızda enerji aynı bir ızgara gibi. Her tarafta üretilen enerji tek bir noktada birleşiyor ve o noktadan da biz enerjiyi tüketiyoruz. Üreten de tüketen de aynı noktada buluşuyor. Yani üreticiden son aşamaya, sayaçların okunduğu noktaya kadar olan tüm sistem akıllı bir sisteme dönüştürülüyor. Şu an önerdiğimiz ve üzerinde çalışacağımız konu da bu. Projeyi önermeden ilgili başka kurumlara da bakıp hangisiyle daha hızlı ilerleriz diye düşündük. 2244 programı ile biraz daha hızlı çözüm üretme noktasında derdimize derman olacağını düşündük” ifadelerini kullandı.
8 yıl içinde hayata geçirilecek
Projenin 8 yıl içinde hayatiyete geçirileceğini ifade eden Prof. Dr. Köksal Erentürk sözlerini şöyle sürdürdü:
Proje kapsamında ARAS Elektrik ile birlikte bir çalışma prensibi uygulanacak. Projenin şartlarından biri de 3 doktora öğrencisi almak. Bu öğrenciler temel seviye bir eğitim sonrası çalışmaya başlayacaklar. Haftanın dört günü Prof. Dr. Köksal Erentürk’ten eğitim görürken geri kalan günlerde ise Aras EDAŞ ile birlikte çalışacak ve sahaya inecekler. Dersler bittikten sonra özellikle tez döneminde o arada biriktirdikleri tüm bilgi birikimlerini ve sahada gördükleri eksiklikleri de bu tezin içerisine ekleyecekler. Öğrencilerin ödemelerinin dörtte birini 5 yıl boyunca ARAS geri kalanını ise TÜBİTAK sağlayacak. Bu 5 yılın sonunda da ARAS’ın öğrencileri istihdam etme durumu söz konusu.
Kaçak elektrik ve kâğıt faturaya son
Oluşturulacak akıllı izlenebilir pano sadece elektrik değil su, doğalgaz ve kablolu TV dağıtımı için dahi kullanılabilecek. Uzaktan herhangi bir operatör desteği gerektirmeden çok rahatlıkla kayıp ya da kaçak elektrik kullanımının önüne geçilebilecek. Sayaçlar uzaktan okunacak. Size fatura bilgisi kâğıt olarak gelmeyecek. Firmalarla sizin adınıza pazarlığı bu pano gerçekleştirecek. Siz sadece kârınıza bakacaksınız. Pazarlığınızı sizin adınıza bu pano yapacak. Kayıp kaçak tespitini bu yapacak. Sayaç okumak için kişileri kapı kapı dolaştırmak yerine bu sayaçları dijitalleştirerek uzaktan anında tespit edebiliriz. Akıllı ev sistemlerinde bu pano kullanılacak.
Sorunların çözümü de programda mevcut
Akıllı şebekelerin her ne kadar getireceği kolaylıklar olsa da kendi içerisinde bir dezavantajı da bulunuyor. Bilgiler dijital ortamda depolanmak durumunda olduğu için bunların saklanması da ayrı bir çalışma gerektiriyor. Fakat o problemin çözümü de doktora programı içerisinde yer alacak. Mesela biz şu anda yazışmalarımızı elektronik ortamda gerçekleştiriyoruz. Kâğıt yükünü hafiflettik ama bilgi yükünü arttırdık. Her birisi 10 KB olan binlerce bilgiyi her gün ürettiğiniz zaman onlarca TB boyunda bilgi üretmiş oluyoruz. Bunların depolanması gerekiyor. Burada da bir iki tane bağlantıdan bahsetmiyoruz. Şu an bile işyerleri hariç 100 bin tane konut var neredeyse. Bir de bilginin işlenmesi depolanması kısmı var. Bunların hepsi doktora programı içerisinde olacak.
Manolya BULUT-Ömer ŞENER/PUSULA
Enerji sektörünün en büyük sorunlarından biri şüphesiz usulsüz kaçak elektrik kullanımı ve sonrasında yaşanan olumsuzluklar. Özellikle Doğu ve Güneydoğuda yaygın olarak kullanılan kaçak elektrik kullanımı ile mücadele, enerji dağıtım şirketlerinin en önemli gündem maddeleri. Faturasını düzenli ödeyen dürüst vatandaşları da etkileyen sorunun çözümü Erzurum’dan geldi. Atatürk Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Köksal Erentürk’ün yürütücülüğünde Aras Elektrik Dağıtım A.Ş. ile birlikte hazırlanan, “Akıllı Şebeke Projesi” sayesinde kaçak elektrik kullanımının önüne geçilecek.

Projenin detaylarını anlatan Prof. Dr. Köksal Erentürk, Aras Elektrik yetkilileri ile yaptıkları toplantılarda öncelikli sorunları tespit ederek temel ihtiyaçlara göre çözüm önerileri sunduklarını söyledi. Prof. Dr. Erentürk, “ Yapılan toplantılarda ön plana çıkan kaçak elektrik kullanımı ile mücadele konusu, dünyanın gitmekte olduğu Smart Grid ( akıllı şebeke ) denilen yapı. Hatırlarsanız şirketlerin özelleştirildiği ilk zamanlar şöyle bir şey denildi. ‘82 liranın üzerinde bir elektrik tüketiminiz varsa kiminle el sıkışıyorsanız, kim size daha ucuz enerji satıyorsa ondan enerjinizi alabilirsiniz.’ Aslında bu akıllı şebekenin bir parçası. Evlerde bulunan sayaçları okumak için gelen kişiler yok bu sistemde. Bilgiler aynı wifi sistemindeki teknoloji gibi aktarılıyor. Enerjinin üretimi de tek bir noktada değil çoklu noktalarda gerçekleşebiliyor” dedi.
Akıllı şebeke projesini TÜBİTAK 2244 programına önermelerinin sebebini de belirten Erentürk, “Baktığınızda enerji aynı bir ızgara gibi. Her tarafta üretilen enerji tek bir noktada birleşiyor ve o noktadan da biz enerjiyi tüketiyoruz. Üreten de tüketen de aynı noktada buluşuyor. Yani üreticiden son aşamaya, sayaçların okunduğu noktaya kadar olan tüm sistem akıllı bir sisteme dönüştürülüyor. Şu an önerdiğimiz ve üzerinde çalışacağımız konu da bu. Projeyi önermeden ilgili başka kurumlara da bakıp hangisiyle daha hızlı ilerleriz diye düşündük. 2244 programı ile biraz daha hızlı çözüm üretme noktasında derdimize derman olacağını düşündük” ifadelerini kullandı.
8 yıl içinde hayata geçirilecek
Projenin 8 yıl içinde hayatiyete geçirileceğini ifade eden Prof. Dr. Köksal Erentürk sözlerini şöyle sürdürdü:
Proje kapsamında ARAS Elektrik ile birlikte bir çalışma prensibi uygulanacak. Projenin şartlarından biri de 3 doktora öğrencisi almak. Bu öğrenciler temel seviye bir eğitim sonrası çalışmaya başlayacaklar. Haftanın dört günü Prof. Dr. Köksal Erentürk’ten eğitim görürken geri kalan günlerde ise Aras EDAŞ ile birlikte çalışacak ve sahaya inecekler. Dersler bittikten sonra özellikle tez döneminde o arada biriktirdikleri tüm bilgi birikimlerini ve sahada gördükleri eksiklikleri de bu tezin içerisine ekleyecekler. Öğrencilerin ödemelerinin dörtte birini 5 yıl boyunca ARAS geri kalanını ise TÜBİTAK sağlayacak. Bu 5 yılın sonunda da ARAS’ın öğrencileri istihdam etme durumu söz konusu.
Kaçak elektrik ve kâğıt faturaya son
Oluşturulacak akıllı izlenebilir pano sadece elektrik değil su, doğalgaz ve kablolu TV dağıtımı için dahi kullanılabilecek. Uzaktan herhangi bir operatör desteği gerektirmeden çok rahatlıkla kayıp ya da kaçak elektrik kullanımının önüne geçilebilecek. Sayaçlar uzaktan okunacak. Size fatura bilgisi kâğıt olarak gelmeyecek. Firmalarla sizin adınıza pazarlığı bu pano gerçekleştirecek. Siz sadece kârınıza bakacaksınız. Pazarlığınızı sizin adınıza bu pano yapacak. Kayıp kaçak tespitini bu yapacak. Sayaç okumak için kişileri kapı kapı dolaştırmak yerine bu sayaçları dijitalleştirerek uzaktan anında tespit edebiliriz. Akıllı ev sistemlerinde bu pano kullanılacak.
Sorunların çözümü de programda mevcut
Akıllı şebekelerin her ne kadar getireceği kolaylıklar olsa da kendi içerisinde bir dezavantajı da bulunuyor. Bilgiler dijital ortamda depolanmak durumunda olduğu için bunların saklanması da ayrı bir çalışma gerektiriyor. Fakat o problemin çözümü de doktora programı içerisinde yer alacak. Mesela biz şu anda yazışmalarımızı elektronik ortamda gerçekleştiriyoruz. Kâğıt yükünü hafiflettik ama bilgi yükünü arttırdık. Her birisi 10 KB olan binlerce bilgiyi her gün ürettiğiniz zaman onlarca TB boyunda bilgi üretmiş oluyoruz. Bunların depolanması gerekiyor. Burada da bir iki tane bağlantıdan bahsetmiyoruz. Şu an bile işyerleri hariç 100 bin tane konut var neredeyse. Bir de bilginin işlenmesi depolanması kısmı var. Bunların hepsi doktora programı içerisinde olacak.