Ermeni çetelerinin Alaca Köyünde yaptığı katliamın 103’üncü yılında toplu mezarların bulunduğu şehitlikte anma programı düzenlendi. Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu törende yaptığı konuşmada, “25 Eylül 1919’da Erzurum’a Amerikalı bir general geliyor ve katliam yapılan alanları geziyor. Bir itirafta bulunuyor. ‘İsa’nın kulları nasıl böyle bir katliam yapabildiler?’ diye. İsa’nın kulları bugün de katliama devam ediyorlar” dedi.
Manolya BULUT-PUSULA
Erzurum’da Ermeni çetelerinin 1918 yılında yüzlerce insanı katlettiği Aziziye ilçesine bağlı Alaca Köyünde anma programı düzenlendi.
Alaca Köyü Şehitliği’nde gerçekleştirilen anma programına Aziziye Kaymakamı Metin Baskın, İlçe Garnizon Komutanı Ulaştırma Albay Raşit Menteş, Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan, öğrenciler ve köy sakinleri katıldı. Saygı atışı ile başlayan programda anıta çelenk bırakıldı. Köy okulu öğrencileri günün anlamına dair şiirler okudu. Ardından katliamın izlerinin yer aldığı müze ziyaret edildi.
Türk anaları kahraman doğurur
Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu tören konuşmasında “Onlar bu ülkenin kahramanlarıydı. Kahramanları çok olan bir milletiz. Gerçekten de bugüne kadar Türk anaları hep kahraman doğurdu. Dünyada bütün analar kutsaldır ama Türk analar daha da kutsaldır. Osman paşamın şahsında taziyelerimi tekrar iletiyorum. Burada bir katliam yapıldı. 10 Mart gecesi Ermeni çeteleri, bakın düzenli ordudan bahsetmiyorum, köyü basarak bir katliam yaptı. köyde kadınlar, yaşlı erkekler, çocuklar ve cepheden dönenler vardı. Savaşla uzak yakın alakası olmayan sivil ahaliyi şehit ettiler. 1986’da yaptığımız kazı ile 278 şehidimizin bazılarının bedenine ulaştık” dedi.
Katliamı yazmış
Prof. Kürkçüoğlu, dönemin bir Rus yarbayının hatıratında acımasız katliamdan söz edildiğini söyleyerek, şunları anlattı; “O zaman Rus yarbayı belki geri gelirler düşüncesi ile 400 kişilik bir birliği Erzurum’da bırakıyor. Askerler Ermenilerden komuta ise Rus yarbaylarda. O Rus yarbaylardan birinin kendi yazdığı hatıratı var. Hatıratta ‘Ermeniler bana geldiler. Üç bin Müslüman Türkü, masum sivil ahaliyi katlettiklerini iftiharla anlattıkları zaman masum insanların öldürülmesinin bir vahşet olduğunu söylediğimde, siz Russunuz Ermeni milletinin ideallerini anlayamazsınız, diye cevap verdiler.’”
Devam ediyorlar
Kürkçüoğlu, aynı güçlerin katliama devam ettiğini de sözlerine ekledi ve şöyle konuştu; “25 Eylül 1919’da Erzurum’a Amerikalı bir general geliyor. Bölgeyi geziyor. Katliam yapılan alanları geziyor. Bir itirafta bulunuyor. ‘İsa’nın kulları nasıl böyle bir katliam yapabildiler?’ İsa’nın kulları bugün de katliama devam ediyorlar. Ortadoğuda, Musul’da, Kerkük’te, Dağlık Karabağ’da aynı katliama devam ediyorlar. Biz tarihçilere düşen görev belgelerle, kanıtlarla bu meseleyi iyi anlatmak.”
‘Facianın en müthişi burada idi’
Köy muhtarı Veysel Özkaya ise Kazım Karabekir Paşa’nın katliamı anlattığı sözlerini hatırlatarak, “Bundan 103 yıl önce 1918 yılının 10 Mart gününde köyümüzde savunmasız yaşlı, kadın, erkek, çocuk ve masum 278 insanımız samanlıklara doldurulup üzerlerine benzin dökülerek yakılmış, öldüklerinden emin olmak için cansız bedenlerine kurşun yağdırmışlardır. Sokaklardaki rastladıkları kişileri de süngüleyerek hunharca katletmişlerdir. Bu katliamdan hemen sonra köyümüze gelen Kazım Karabekir Paşa gördüğü manzara karşısında ‘Facianın en müthişi burada idi, süngülenmiş veya yakılmış cesetlerin başındaki ağlaşma ve bağrışmalar insanın tüylerini ürpertiyordu. Süngülenmiş emzikli bebeklerin soğuk bedenini kucağına alarak saçlarını yoluyorlardı, sanıyorum ki yeryüzünde bu kadar feci bir sahneyi gören gözler pek mahduttur’ diyerek o günkü acıyı hissetmemize yardımcı olmuşlardır. Köyümüzde yapılan bu insanlık katliamı köyümüz adına nefretle kınıyor, dünü olmayan milletlerin bugünü ve yarını olmayacağına inanıyorum” dedi.
Tarih tekerrürden ibaret
Özkaya, katliamlara karşı daha duyarlı olmanın önemini belirterek, “Tarih tekerrürden ibaret derler, gerçekten de öyle. O gün Rusların desteği ile köyümüzde yapılan katliamın bin misli bugün Azerbaycan’da, ülkemizin Güneydoğu’sunda ve Suriye’de mazlum Müslüman halka yapılıyor. Yarınlarımıza daha güvenle bakmak istiyorsak, dünyanın neresinde olursa olsun tüm katliamlara karşı daha duyarlı olmaya davet ediyorum” diye konuştu.
Manolya BULUT-PUSULA
Erzurum’da Ermeni çetelerinin 1918 yılında yüzlerce insanı katlettiği Aziziye ilçesine bağlı Alaca Köyünde anma programı düzenlendi.
Alaca Köyü Şehitliği’nde gerçekleştirilen anma programına Aziziye Kaymakamı Metin Baskın, İlçe Garnizon Komutanı Ulaştırma Albay Raşit Menteş, Aziziye Belediye Başkanı Muhammed Cevdet Orhan, öğrenciler ve köy sakinleri katıldı. Saygı atışı ile başlayan programda anıta çelenk bırakıldı. Köy okulu öğrencileri günün anlamına dair şiirler okudu. Ardından katliamın izlerinin yer aldığı müze ziyaret edildi.
Türk anaları kahraman doğurur
Atatürk Üniversitesi Türk-Ermeni İlişkileri Araştırma Merkezi Müdürü Prof. Dr. Erol Kürkçüoğlu tören konuşmasında “Onlar bu ülkenin kahramanlarıydı. Kahramanları çok olan bir milletiz. Gerçekten de bugüne kadar Türk anaları hep kahraman doğurdu. Dünyada bütün analar kutsaldır ama Türk analar daha da kutsaldır. Osman paşamın şahsında taziyelerimi tekrar iletiyorum. Burada bir katliam yapıldı. 10 Mart gecesi Ermeni çeteleri, bakın düzenli ordudan bahsetmiyorum, köyü basarak bir katliam yaptı. köyde kadınlar, yaşlı erkekler, çocuklar ve cepheden dönenler vardı. Savaşla uzak yakın alakası olmayan sivil ahaliyi şehit ettiler. 1986’da yaptığımız kazı ile 278 şehidimizin bazılarının bedenine ulaştık” dedi.
Katliamı yazmış
Prof. Kürkçüoğlu, dönemin bir Rus yarbayının hatıratında acımasız katliamdan söz edildiğini söyleyerek, şunları anlattı; “O zaman Rus yarbayı belki geri gelirler düşüncesi ile 400 kişilik bir birliği Erzurum’da bırakıyor. Askerler Ermenilerden komuta ise Rus yarbaylarda. O Rus yarbaylardan birinin kendi yazdığı hatıratı var. Hatıratta ‘Ermeniler bana geldiler. Üç bin Müslüman Türkü, masum sivil ahaliyi katlettiklerini iftiharla anlattıkları zaman masum insanların öldürülmesinin bir vahşet olduğunu söylediğimde, siz Russunuz Ermeni milletinin ideallerini anlayamazsınız, diye cevap verdiler.’”
Devam ediyorlar
Kürkçüoğlu, aynı güçlerin katliama devam ettiğini de sözlerine ekledi ve şöyle konuştu; “25 Eylül 1919’da Erzurum’a Amerikalı bir general geliyor. Bölgeyi geziyor. Katliam yapılan alanları geziyor. Bir itirafta bulunuyor. ‘İsa’nın kulları nasıl böyle bir katliam yapabildiler?’ İsa’nın kulları bugün de katliama devam ediyorlar. Ortadoğuda, Musul’da, Kerkük’te, Dağlık Karabağ’da aynı katliama devam ediyorlar. Biz tarihçilere düşen görev belgelerle, kanıtlarla bu meseleyi iyi anlatmak.”
‘Facianın en müthişi burada idi’
Köy muhtarı Veysel Özkaya ise Kazım Karabekir Paşa’nın katliamı anlattığı sözlerini hatırlatarak, “Bundan 103 yıl önce 1918 yılının 10 Mart gününde köyümüzde savunmasız yaşlı, kadın, erkek, çocuk ve masum 278 insanımız samanlıklara doldurulup üzerlerine benzin dökülerek yakılmış, öldüklerinden emin olmak için cansız bedenlerine kurşun yağdırmışlardır. Sokaklardaki rastladıkları kişileri de süngüleyerek hunharca katletmişlerdir. Bu katliamdan hemen sonra köyümüze gelen Kazım Karabekir Paşa gördüğü manzara karşısında ‘Facianın en müthişi burada idi, süngülenmiş veya yakılmış cesetlerin başındaki ağlaşma ve bağrışmalar insanın tüylerini ürpertiyordu. Süngülenmiş emzikli bebeklerin soğuk bedenini kucağına alarak saçlarını yoluyorlardı, sanıyorum ki yeryüzünde bu kadar feci bir sahneyi gören gözler pek mahduttur’ diyerek o günkü acıyı hissetmemize yardımcı olmuşlardır. Köyümüzde yapılan bu insanlık katliamı köyümüz adına nefretle kınıyor, dünü olmayan milletlerin bugünü ve yarını olmayacağına inanıyorum” dedi.
Tarih tekerrürden ibaret
Özkaya, katliamlara karşı daha duyarlı olmanın önemini belirterek, “Tarih tekerrürden ibaret derler, gerçekten de öyle. O gün Rusların desteği ile köyümüzde yapılan katliamın bin misli bugün Azerbaycan’da, ülkemizin Güneydoğu’sunda ve Suriye’de mazlum Müslüman halka yapılıyor. Yarınlarımıza daha güvenle bakmak istiyorsak, dünyanın neresinde olursa olsun tüm katliamlara karşı daha duyarlı olmaya davet ediyorum” diye konuştu.
