Ali Ağabey, kelimenin tam anlamıyla Kültür ve Bilim insanıydı...
Uzun yıllar Başkanlığını sürdürdüğü Erzurum Tarihini Araştırma ve Tanıtma Derneği bünyesinde yaptığı tarih araştırmalarıyla hiç övünmedi.
Öte yandan Verem Savaş Derneği’nin de Başkanlığını yapıyordu.
Yine Bilimsel çalışmalarını hiç gündeme getirmedi ve yardım isteyen dostunun, hastanın yanında oldu...
Birkaç kez bir yakınım adına destek istediğimde hiç yüksünmeden netice alıncaya kadar yardıma koşmuştu.
Onun Bilim İnsanlığının yanı sıra köşe yazarlığı, şairliği, tarihçiliği ve gazetecilik vasıfları da vardı ama bu özellikler hiç bir zaman Bilim İnsanlığının önüne geçmedi.
Sadece Türkiye Yazarlar Birliği’nin aktif üyeleri arasında yer aldı.
*
Onu, sürekli gittiğim lokantada, bir kenarda öğlen yemeğini yerken görürdüm ve tavırları bir Erzurum beyefendisine benzediği için imrenirdim.
Sonraları bir dost ve entelektüel olarak tanıdım.
Gerçekten bir Erzurum Beyefendisi idi...
*
Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı olduktan sonra gazeteci arkadaşlarla kurduğu yakın ve samimi ilişkisinden sonra bir kez daha tanıdım.
Defalarca Program Yapımcısı olarak ben ve arkadaşlarım TRT Erzurum Radyosunda canlı yayına aldık...
Gördüm ki bu ilişkiye ve gazetelerde köşe yazarlığına rağmen hiç gazeteciyim demedi. O her zaman Bilim İnsanıydı...
1972 yılında Aziziye Postası Gazetesinde başladığı yazı hayatını ölümüne kadar Gazete ve İnternet Haber Sitelerinde sürdürdü.
Öldüğünde geride çok sayıda basılı ve baskıya hazır eser bıraktı.
*
O, ‘Tıp’çıydı...
Sağlık camiasının bir neferi idi...
Gelin görün ki dünyanın ve sağlık camiasının baş belası olan Corona Virüsüne yenik düştü.
Dolayısıyla virüs; Sağlıkçı, Profesör ya da Sıradan insanı tanımıyor.
Tek önlem belirlenen kurallara sıkı sıkıya bağlanmak.
Siz kurallara uyabilirsiniz ama toplumun diğer fertleri de kuralları uygulamak ve önemli koruyucu olan aşı yaptırmak zorunda.
Lütfen kurallara uyalım.
Toplumsal Bağışıklık ancak bu yolla sağlanır.
Yoksa Ali Kurt gibi deneyimli profesörlerin ardından daha çok yanık ağıtlar söyleriz...
Yüce Allah rahmet eyleye…
[caption id="attachment_275747" align="aligncenter" width="820"] Rahmetli Ali Kurt ve gazeteci arkadaşlarla birlikte katıldığımız2001 yılında düzenlenen merhum Milletin Sesi Gazetesi Sahibi Kemal Alyanak’ı anma töreninden bir enstantane.[/caption]
Uzun yıllar Başkanlığını sürdürdüğü Erzurum Tarihini Araştırma ve Tanıtma Derneği bünyesinde yaptığı tarih araştırmalarıyla hiç övünmedi.
Öte yandan Verem Savaş Derneği’nin de Başkanlığını yapıyordu.
Yine Bilimsel çalışmalarını hiç gündeme getirmedi ve yardım isteyen dostunun, hastanın yanında oldu...
Birkaç kez bir yakınım adına destek istediğimde hiç yüksünmeden netice alıncaya kadar yardıma koşmuştu.
Onun Bilim İnsanlığının yanı sıra köşe yazarlığı, şairliği, tarihçiliği ve gazetecilik vasıfları da vardı ama bu özellikler hiç bir zaman Bilim İnsanlığının önüne geçmedi.
Sadece Türkiye Yazarlar Birliği’nin aktif üyeleri arasında yer aldı.
*
Onu, sürekli gittiğim lokantada, bir kenarda öğlen yemeğini yerken görürdüm ve tavırları bir Erzurum beyefendisine benzediği için imrenirdim.
Sonraları bir dost ve entelektüel olarak tanıdım.
Gerçekten bir Erzurum Beyefendisi idi...
*
Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti Başkanı olduktan sonra gazeteci arkadaşlarla kurduğu yakın ve samimi ilişkisinden sonra bir kez daha tanıdım.
Defalarca Program Yapımcısı olarak ben ve arkadaşlarım TRT Erzurum Radyosunda canlı yayına aldık...
Gördüm ki bu ilişkiye ve gazetelerde köşe yazarlığına rağmen hiç gazeteciyim demedi. O her zaman Bilim İnsanıydı...
1972 yılında Aziziye Postası Gazetesinde başladığı yazı hayatını ölümüne kadar Gazete ve İnternet Haber Sitelerinde sürdürdü.
Öldüğünde geride çok sayıda basılı ve baskıya hazır eser bıraktı.
*
O, ‘Tıp’çıydı...
Sağlık camiasının bir neferi idi...
Gelin görün ki dünyanın ve sağlık camiasının baş belası olan Corona Virüsüne yenik düştü.
Dolayısıyla virüs; Sağlıkçı, Profesör ya da Sıradan insanı tanımıyor.
Tek önlem belirlenen kurallara sıkı sıkıya bağlanmak.
Siz kurallara uyabilirsiniz ama toplumun diğer fertleri de kuralları uygulamak ve önemli koruyucu olan aşı yaptırmak zorunda.
Lütfen kurallara uyalım.
Toplumsal Bağışıklık ancak bu yolla sağlanır.
Yoksa Ali Kurt gibi deneyimli profesörlerin ardından daha çok yanık ağıtlar söyleriz...
Yüce Allah rahmet eyleye…
[caption id="attachment_275747" align="aligncenter" width="820"] Rahmetli Ali Kurt ve gazeteci arkadaşlarla birlikte katıldığımız2001 yılında düzenlenen merhum Milletin Sesi Gazetesi Sahibi Kemal Alyanak’ı anma töreninden bir enstantane.[/caption]