Cumartesi günü Erzurum’un Ermeni zulmünden kurtarılışının 104.yılı kutlandı.
Doğu’da Ermeni-Rus işgali, Güneyde Ermeni zulmü ile birlikte Fransız işgali ve yapılan insanlık dışı muameleler, Batıda Yunan işgali ve Trakya’da da Bulgar saldırıları ve çetelerin yaptığı katliamlar söz konusudur.
Kurtuluş Bayramları, bu bölgelerdeki şehir ve kasabalarımız işgalden, zulümden, en masum tanımla; insan hakları ihlallerinden kurtarılışın yıldönümüdür.
*
Kurtuluş Bayramları önceki yıllarda açık hava tiyatrosu gösterilerine dönerdi.
Bu törenlerde işgalci güçlerin yaptığı zulüm ve insanlık dışı uygulamalar canlandırılır; bu canlandırmalarda Ermeni, Rus, Fransız, Bulgar ya da Yunan askeri, çetecisi rolünü oynayacak kimse bulunamazdı.
Bulunamaması da doğaldı çünkü söz konusu işgalcilerin yaptığı zulmün tekrar hatırlanması ve canlandırma da olsa kimse bunun bir parçası olmayı istemezdi.
Bu canlandırmalar yine yapılırdı ve sonuçta ortaya garip ve bir o kadar da tepki çeken bir sahne çıkardı ve günlerce üzerinde konuşulurdu.
Töreni yapanlar güzel bir kurtuluş bayramı kutlamanın verdiği rahatlık ile bir sonraki bayramı beklerdi.
*
Kurtuluşu anlamanın ve anlatmanın yolunun bu olmadığı neden sonradır ki anlaşıldı ve bu uygulamalardan vazgeçildi.
Kurtuluş Bayramı kutlamalarının sosyal ve kültürel etkinlikler içermesini, geçmişte yaşanların kan davası gibi sürdürülmemesini, genç nesillere kin ve nefret aşılanmamasını; düzenlenecek panel, konferans ve sergi, tiyatro gibi etkinliklerle Milli Bilinç yaratılmasını ama asla düşmanlık güdülmemesi gerektiği herkes tarafından benimsendi.
*
Törende günün anlamı üstüne bir konuşma yapan Büyük Şehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen,
‘Bugün, Dadaşların şahlandığı ve kendi kaderini ancak kendisinin tayin edeceğini tüm dünyaya haykırdığı günün yıldönümü…’
Yaşananları ‘Erzurum’un kara günleri’. Olarak nitelendiren Sayın Sekmen;
‘Erzurum ve çevresinde yaklaşık 50 bine yakın sivil ahali katledilmiştir. ‘ dedi ve devam etti.
‘12 Mart demek, Erzurum demek; Erzurum demekse Cumhuriyet ve Türkiye’nin ta kendisi demektir…
Kurtuluş Günümüz vesilesiyle buradan tüm Dünya’ya tüm Ermeni diasporasına seslenmek istiyorum.
Tarihi belge istiyorlarsa belge, bilgi istiyorlarsa bilgi…
Arşivlerimizde Ermeni çetelerinin Erzurum’da hunharca işledikleri her cinayetin tutanakları, raporları, kayıtları var…
Bilgilenmek isteyen gelsin ve görsün...
Bu vesileyle;
Erzurumlu hemşehrimiz,
Erzurum Mebusumuz,
Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere,
Doğu’nun muzaffer kumandanı Kazım Karabekir Paşa, silah arkadaşları, o günden bugüne Hakk’a yürüyen tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum...’
*
Cumartesi günü Kurtuluş törenlerinin yapıldığı saatlerde Halk TV’de ‘Görkemli Saatler’ programında çeşitli yönleriyle Erzurum anlatıldı.
Anladığımız kadarıyla program Türkiye’nin kahır ekseriyeti tarafından seyredildi.
Tarihi, Atatürk’ü, Kâzım Karabekir’i, Nene Hatun’u, Kara Fatma’sı, Nafiz Kotan’ı, Erzurum Kongresi, Kış Merkezi, Ekonomisi, Turistik ve doğal değerleri, Müziği, Arif Sağ ve İbrahim Erkal’ı, Erzurumspor’u, Gastronomisi ve tüm yönleri ile iki saat civarında Erzurum tanıtımı yapıldı.
Kurtuluş Bayramı etkinlikleri kapsamında bundan iyi tanıtım olamazdı.
Düşünenlere, olanak sağlayanlara teşekkür ederiz.
Kurtuluşu Sosyal, Ekonomik ve Tanıtım anlamında görmek ve bu doğrultuda çalışmak gerekli.
Bunun için de geçmişte yaşananları bilip, iyi irdeleyip, ders çıkararak ve yeni nesillere anlatarak; ama asla siyaset yapmadan ve kin gütmeden çalışmamız gerekiyor.
Gerçek kurtuluş bu olsa gerek.
Doğu’da Ermeni-Rus işgali, Güneyde Ermeni zulmü ile birlikte Fransız işgali ve yapılan insanlık dışı muameleler, Batıda Yunan işgali ve Trakya’da da Bulgar saldırıları ve çetelerin yaptığı katliamlar söz konusudur.
Kurtuluş Bayramları, bu bölgelerdeki şehir ve kasabalarımız işgalden, zulümden, en masum tanımla; insan hakları ihlallerinden kurtarılışın yıldönümüdür.
*
Kurtuluş Bayramları önceki yıllarda açık hava tiyatrosu gösterilerine dönerdi.
Bu törenlerde işgalci güçlerin yaptığı zulüm ve insanlık dışı uygulamalar canlandırılır; bu canlandırmalarda Ermeni, Rus, Fransız, Bulgar ya da Yunan askeri, çetecisi rolünü oynayacak kimse bulunamazdı.
Bulunamaması da doğaldı çünkü söz konusu işgalcilerin yaptığı zulmün tekrar hatırlanması ve canlandırma da olsa kimse bunun bir parçası olmayı istemezdi.
Bu canlandırmalar yine yapılırdı ve sonuçta ortaya garip ve bir o kadar da tepki çeken bir sahne çıkardı ve günlerce üzerinde konuşulurdu.
Töreni yapanlar güzel bir kurtuluş bayramı kutlamanın verdiği rahatlık ile bir sonraki bayramı beklerdi.
*
Kurtuluşu anlamanın ve anlatmanın yolunun bu olmadığı neden sonradır ki anlaşıldı ve bu uygulamalardan vazgeçildi.
Kurtuluş Bayramı kutlamalarının sosyal ve kültürel etkinlikler içermesini, geçmişte yaşanların kan davası gibi sürdürülmemesini, genç nesillere kin ve nefret aşılanmamasını; düzenlenecek panel, konferans ve sergi, tiyatro gibi etkinliklerle Milli Bilinç yaratılmasını ama asla düşmanlık güdülmemesi gerektiği herkes tarafından benimsendi.
*
Törende günün anlamı üstüne bir konuşma yapan Büyük Şehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen,
‘Bugün, Dadaşların şahlandığı ve kendi kaderini ancak kendisinin tayin edeceğini tüm dünyaya haykırdığı günün yıldönümü…’
Yaşananları ‘Erzurum’un kara günleri’. Olarak nitelendiren Sayın Sekmen;
‘Erzurum ve çevresinde yaklaşık 50 bine yakın sivil ahali katledilmiştir. ‘ dedi ve devam etti.
‘12 Mart demek, Erzurum demek; Erzurum demekse Cumhuriyet ve Türkiye’nin ta kendisi demektir…
Kurtuluş Günümüz vesilesiyle buradan tüm Dünya’ya tüm Ermeni diasporasına seslenmek istiyorum.
Tarihi belge istiyorlarsa belge, bilgi istiyorlarsa bilgi…
Arşivlerimizde Ermeni çetelerinin Erzurum’da hunharca işledikleri her cinayetin tutanakları, raporları, kayıtları var…
Bilgilenmek isteyen gelsin ve görsün...
Bu vesileyle;
Erzurumlu hemşehrimiz,
Erzurum Mebusumuz,
Gazi Mustafa Kemal Atatürk başta olmak üzere,
Doğu’nun muzaffer kumandanı Kazım Karabekir Paşa, silah arkadaşları, o günden bugüne Hakk’a yürüyen tüm şehitlerimizi rahmet ve minnetle anıyorum...’
*
Cumartesi günü Kurtuluş törenlerinin yapıldığı saatlerde Halk TV’de ‘Görkemli Saatler’ programında çeşitli yönleriyle Erzurum anlatıldı.
Anladığımız kadarıyla program Türkiye’nin kahır ekseriyeti tarafından seyredildi.
Tarihi, Atatürk’ü, Kâzım Karabekir’i, Nene Hatun’u, Kara Fatma’sı, Nafiz Kotan’ı, Erzurum Kongresi, Kış Merkezi, Ekonomisi, Turistik ve doğal değerleri, Müziği, Arif Sağ ve İbrahim Erkal’ı, Erzurumspor’u, Gastronomisi ve tüm yönleri ile iki saat civarında Erzurum tanıtımı yapıldı.
Kurtuluş Bayramı etkinlikleri kapsamında bundan iyi tanıtım olamazdı.
Düşünenlere, olanak sağlayanlara teşekkür ederiz.
Kurtuluşu Sosyal, Ekonomik ve Tanıtım anlamında görmek ve bu doğrultuda çalışmak gerekli.
Bunun için de geçmişte yaşananları bilip, iyi irdeleyip, ders çıkararak ve yeni nesillere anlatarak; ama asla siyaset yapmadan ve kin gütmeden çalışmamız gerekiyor.
Gerçek kurtuluş bu olsa gerek.
