Doğu’nun en büyük gelir ve istihdam kaynaklarından olan ‘mandıracılık’ sektörü, sıkıntılı günler geçiriyor. Sorun çözülmez ise onlarca işletme kapatılacak, işsizler ordusuna yüzlerce yeni üye katılacak. Gözler Büyükşehir Belediye Başkanı Mehmet Sekmen’de.
AB uyum yasaları çerçevesinde yeniden dizayn edilen mandıracılık sektörü, sıkıntılı günler geçiriyor. Belediyelerin yıllardır çözüm için adım atmadığı sektörde, onlarca firma kapatılma tehlikesi ile karşı karşıya. Bayram sonrası sorunlar çözülmez ise yüzlerce aileyi ilgilendiren bu sorun kronik bir krize dönüşecek.
Yasa gereği şehir içerisinde imalat yapmaları yasak olan süt işletmecileri (mandıracılar), Erzurum'da belediyenin 8 yıldan beri kendilerine yer gösterememesi nedeni ile kapatılma tehlikesi ile karşı karşıya. Uzun süreden beri gerekli girişimlerin yapılmaması nedeni ile sorunlar yaşayan mandıracılar, “ adım atılmadığı için ne kendi işletmelerimizde iyileştirme yapabiliyoruz, nede bizlere bir yer gösteriliyor. İkinci organize sanayi bölgesinden bir yer sözü verildi ancak şu ana kadar somut bir adım atılmadı” dediler.
Sektörün ileri gelenlerinden Abdurrezzak Cellat ise şehrin kanayan bir yarası olan bu sorunun çözüm merciinin belediyeler ve valilik olduğunu ifade ederek, “ AB uyun yasaları çerçevesinde süt ürünleri sektörüne bir standart getirildi ve belirli süre verilerek eksiklerimizin giderilmesi istendi. Peynir altı sularının zararlı olması nedeni ile de arıtma tesisi yapılması şart konuldu. Yani mandıracılar bir merkezde toplanacak ve o bölgeye bir arıtma tesisi kurularak sorun çözülecekti. Kaldı ki şu an şehrimizde arıtma tesisi bulunmuyor. Durum böyle olunca bizler tesislerimizde iyileştirme yapamıyoruz. Standardımızı yükseltemiyoruz. Ciddi oranda maliyet gerektiren çalışmalar bunlar” diye konuştu.
Sektöre tanınan sürenin bayram sonu itibari ile sona ereceğinin altını çizen Cellat, “ Yüzlerce aileyi ilgilendiren bu sorun artık kronik krize dönüştü. Şehir dışında yeni imalathaneler için yer gösterilmez ise bakanlık ciddi para cezaları kesilecek, ardından da işletmeleri kapatma yoluna gidecek” dedi.
Tarım İl Müdürü Osman Akar ise bakanlık tarafından bu sürecin 4 yıl önce başlatıldığını ifade ederek , “ Normal mevzuatın gerektirdiği bir hale getireceğim’ diye işletmelerin her yılbaşında bize taahhütleri oluyor. En son bakanlık altı ay uzattı. 1 Temmuz’a kadar bu işletmelerin kendi durumlarını düzeltmeleri lazım, mevzuatın gerektirdiği bir işletme haline getirmek durumundalar. İlimizde de bu kapsamda 23 tane işletme var. Bakanlığın bu konuda öngörüsü nasıl olacak? Tekrar süre uzar mı ya da farklı bir kolaylık sağlar mı bunu bilemiyoruz” dedi.
Belediye ve Valilik ile görüşeceklerinin altını çizen Akar, “ Sayın Valimiz Seyfettin Azizoğlu ve Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Mehmet Sekmen’le bu konuyu değerlendirip, ona göre bir yol haritası çizeceğiz. Aynı zamanda bakanlığın Türkiye genelinde ki uygulamasına da bakıp, önümüzdeki süreçte inşallah bir yol çizeceğiz işletmelerimizle ilgili” diye konuştu.
AB uyum yasaları çerçevesinde yeniden dizayn edilen mandıracılık sektörü, sıkıntılı günler geçiriyor. Belediyelerin yıllardır çözüm için adım atmadığı sektörde, onlarca firma kapatılma tehlikesi ile karşı karşıya. Bayram sonrası sorunlar çözülmez ise yüzlerce aileyi ilgilendiren bu sorun kronik bir krize dönüşecek.
Yasa gereği şehir içerisinde imalat yapmaları yasak olan süt işletmecileri (mandıracılar), Erzurum'da belediyenin 8 yıldan beri kendilerine yer gösterememesi nedeni ile kapatılma tehlikesi ile karşı karşıya. Uzun süreden beri gerekli girişimlerin yapılmaması nedeni ile sorunlar yaşayan mandıracılar, “ adım atılmadığı için ne kendi işletmelerimizde iyileştirme yapabiliyoruz, nede bizlere bir yer gösteriliyor. İkinci organize sanayi bölgesinden bir yer sözü verildi ancak şu ana kadar somut bir adım atılmadı” dediler.
Sektörün ileri gelenlerinden Abdurrezzak Cellat ise şehrin kanayan bir yarası olan bu sorunun çözüm merciinin belediyeler ve valilik olduğunu ifade ederek, “ AB uyun yasaları çerçevesinde süt ürünleri sektörüne bir standart getirildi ve belirli süre verilerek eksiklerimizin giderilmesi istendi. Peynir altı sularının zararlı olması nedeni ile de arıtma tesisi yapılması şart konuldu. Yani mandıracılar bir merkezde toplanacak ve o bölgeye bir arıtma tesisi kurularak sorun çözülecekti. Kaldı ki şu an şehrimizde arıtma tesisi bulunmuyor. Durum böyle olunca bizler tesislerimizde iyileştirme yapamıyoruz. Standardımızı yükseltemiyoruz. Ciddi oranda maliyet gerektiren çalışmalar bunlar” diye konuştu.
Sektöre tanınan sürenin bayram sonu itibari ile sona ereceğinin altını çizen Cellat, “ Yüzlerce aileyi ilgilendiren bu sorun artık kronik krize dönüştü. Şehir dışında yeni imalathaneler için yer gösterilmez ise bakanlık ciddi para cezaları kesilecek, ardından da işletmeleri kapatma yoluna gidecek” dedi.
Tarım İl Müdürü Osman Akar ise bakanlık tarafından bu sürecin 4 yıl önce başlatıldığını ifade ederek , “ Normal mevzuatın gerektirdiği bir hale getireceğim’ diye işletmelerin her yılbaşında bize taahhütleri oluyor. En son bakanlık altı ay uzattı. 1 Temmuz’a kadar bu işletmelerin kendi durumlarını düzeltmeleri lazım, mevzuatın gerektirdiği bir işletme haline getirmek durumundalar. İlimizde de bu kapsamda 23 tane işletme var. Bakanlığın bu konuda öngörüsü nasıl olacak? Tekrar süre uzar mı ya da farklı bir kolaylık sağlar mı bunu bilemiyoruz” dedi.
Belediye ve Valilik ile görüşeceklerinin altını çizen Akar, “ Sayın Valimiz Seyfettin Azizoğlu ve Sayın Büyükşehir Belediye Başkanımız Mehmet Sekmen’le bu konuyu değerlendirip, ona göre bir yol haritası çizeceğiz. Aynı zamanda bakanlığın Türkiye genelinde ki uygulamasına da bakıp, önümüzdeki süreçte inşallah bir yol çizeceğiz işletmelerimizle ilgili” diye konuştu.