Milliyetçi Hareket Partisi Erzurum Milletvekili ve AGİT-PA Terörle Mücadele Özel Komisyonu Başkanı Prof. Dr. Kamil Aydın, PUSULA Gazetesi’ni ziyaret aderek Yazı İşleri Müdürü Cihat İncesu’ya gündeme dair değerlendirmelerde bulundu. MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin Abdullah Öcalan çıkışına ilişkin görüşlerini de paylaşan Prof. Dr. Aydın, Cumhur ittifakı liderlerinin attığı adımların önemine dikkat çekti.
PKK ve diğer terör örgütlerine karşı yürütülen mücadelede tavizsiz bir duruş sergilendiğini belirten Aydın, amaçlarının sapla samanı ayırmak, eylemle söylem arasındaki çelişkiyi ortaya çıkarmak olduğunu ifade etti. İlk hedefin iç cepheyi sağlamlaştırmak olduğunu kaydeden Aydın, sürecin sonunda “Ya silahlar gömülecek, ya da silahlarıyla gömülecekler” dedi. Açılım veya çözüm sürecinin söz konusu olmadığının altını çizen Aydın, “Vatandaşımız rahat olsun. Allah’ın izniyle biz terörle mücadele konusunda en ufak bir savsaklamaya müsaade etmeyiz” diye konuştu.
Bu bir açılım veya çözüm süreci değil!
Cumhur İttifakı liderlerinin açıklamaları dışında söylenenlerin lafügüzaftan ibaret olduğunu belirten Aydın, “Devletimizin şu anda iki önemli temsilcisi, iki önemli ağzı var. Dolayısıyla ülkemiz adına söylenmesi gereken en üst düzey açıklamalar Cumhur İttifakının iki önemli paydaşının söyledikleridir. Bunun dışında söylenenlerin hepsi lafügüzaftan ibarettir. Her zaman şunu deriz, genel mottomuz şudur; ‘Biz barışın güverciniyiz, ama savaşın da kartalıyız.’ Dolayısıyla coğrafyamızın genel stratejisinin bize gösterdiği ödev şudur; Sürekli teyakkuzda olacağız. Çünkü burası sırtlanlar kavşağındaki bir coğrafya. En ufak bir ihmal, en ufak bir uyku hali sonucunda yüzyıl önce yaşadığımız gibi, Allah korusun, bir bakarız ki etrafımız çepeçevre sarılmış, parçalanma sürecine girmişiz. Bugün de aynı şartlar geçerlidir ve iki lider bunun farkındadır. Genel Başkanımız da bunu mütemadiyen zaman zaman dile getiriyor. Ama bunu söylerken magazinleştirmeden, gayet açık ve net bir şekilde, ‘bu bir açılım değil’, ‘bu bir çözüm süreci değil’ diyerek belirtiyor” diye konuştu.
Dışarıyla mücadele ederken, iç cepheyi de sağlam tutacağız
Türkiye’nin bölgedeki rolüne dikkati çeken Aydın, “Şimdi Türkiye artık bölgede oyun kurucu rolünde. Bu çok kolay kolay hazmedilecek bir şey değil. Ben bunu bütçe görüşmelerinde de söyledim. Talimat alan bir konumdan, bir anda talimat veren konuma geldik. İnisiyatif alan, rol üstlenen, özellikle savunma sanayiinde kendi ayakları üzerinde duran bir yapıdayız. Bu da hasımları bir takım hareketlere zorluyor. Onun için Cumhur İttifakı’nın iki lideri de şunu diyor: Biz dış cepheyle ekonomik, savunma, stratejik, diplomatik bağlamda mücadele ederken iç cepheyi de sağlıklı tutacağız. Yani onların kaşımasına müsait olan zenginliğimizin zaafa dönüştürülmesine müsaade etmeyeceğiz. Örneğin; Türk –Kürt kardeşliği dedik. Artık tek bir hamur, tek bir maya, tek bir millet olmuşuz. Dolayasıyla buradan tutup da yeni milletler, yeni devletler, yeni kanton bölgeleri çıkarma girişimleri yapılırken zannetmesinler ki biz hiçbir şeyin farkında değiliz. Sağ yanağımızı bir tokat atılırsa, solu çeviririz anlamına gelmesin. Bunu Suriye ve Irak’ta yaptılar, Türkiye’de de yapılmaması için elimizden gelen gayreti göstermeliyiz. Bu noktada yegane tek duruşumuz şudur; Silahlar gömülecek, yoksa onlar gömülecek. Buradan bir çözüm süreci nasıl çıkarılabilir? Burada bir uyarı var” dedi.
Önce can, sonra canan…
Bölgede yaşanan gelişmeleri de değerlendiren MHP Erzurum Milletvekili Aydın, “Bilindiği üzere Suriye’de kangrene dönüşen bir yaramız var. Nedir bu; mülteci akını, göç. Öncelikle bunu çözeceğiz. İkinci olarak komşuda güvenliğimiz yok, sınırları garantiye alacağız. Önce can, sonra canan... Alınan güvenlik tedbirleri sonrası oradaki huzur ortamı çok önemli... Genel Başkanımız çok net ifade ederek açıkça dedi ki; ‘Suriye Suriyelilerindir.’ Türkiye Cumhuriyeti Devleti olarak oranın toprağında, egemenliğinde gözümüz yok. Tam tersine kimin canı yanıyorsa Türkiye’yi sığınak olarak kabul ediyor. O zaman oradaki huzur bizim de işimize gelir. Her şeyi kapsayan, tüm grupları içinde barındıran bir yapı oluşsun. Düne kadar orada Rusya’nın, Amerika’nın, Fransa’nın, İran’ın Avrupa Birliği’nin ayrı ayrı hesapları vardı. Şimdi tüm hesaplar bozuldu. Burada barışı isteyen, toprak bütünlüğünü savunan Türkiye’yi rahatsız etme peşindeler. Onun için biz dedik ki önce iç cepheyi sağlam tutalım. Türkiye artık koşuyor ve ayağında prangalar olmasın istiyoruz. Yüzyıllardır devam eden kardeşlik hukukumuzu iç çatışmaya götürecek bir takım oyunlara, tuzaklara gelmeyelim” şeklinde konuştu.
Otoriteyi test edeceğiz
Kürtleri temsil eden siyasi iradenin tutumuna da değinen Aydın, “Ey Kürt kardeşim; Sizin oy verip siyasi temsilci olarak atadığınız grup, sürekli kürsüden Öcalan’a tecridi eleştiriyor, güya onun özgürlük arayışında, barışçı olduğunu, terörü istemediğini söylüyor. Hadi buyurun bir teste tabi tutalım. Bu kardeşliğe bir katkı sağlayacağını söylüyorsunuz, en yetkili ağız olarak kabul ediyorsunuz madem, desin ki; ‘Silahları bırakın, bu kardeşliği silahla bozmaya çalışmayın, teslim olun. Türk hukuku, yargısı neyi uygun görüyorsa ona razı olun.’… Kardeşliğimiz ebet müddet devam etsin. Böyle olunca onu tek yetkili, otorite olarak kabul edip etmediklerini test edeceğiz. İkinci olarak acaba bunun dışında asıl karar vericiler Kandil mi, Edirne mi, Amerika mı, Avrupa Birliği mi yani taşere eden kimse sahibinden mutlak bir ses çıkacak” ifadelerine yer verdi.
Oyunu bozacağız
Gerçek karar vericinin, otoritenin kim olduğunu ortaya çıkarmak istediklerini belirten Aydın, “Hatırlayın Eş Başkan Tuncer Bakırhan konuştu, konuşması olumluydu ve Genel Başkanımız da nezaketen alkışladı. Çünkü şehitlerimize rahmet diledi, Malazgirt’ten bu yana kardeşliği anlattı, ama bir baktık ki DEM grubundan 5-10 kişi alkışladıysa, en az 30’u hiç alkışlamadı. Şunu gördük, biliyoruz ki orada çok seslilik var. Gerçek muhatap kim?, Karar verecek otorite kim? Bunu bir görelim. Bunu ortaya çıkarmadan sürekli yapay bir söylem üzerinden her türlü fırsatı bir kardeş kavgasına dönüştürme girişimlerini engelleyelim. Oldu mu ne ala, olmazsa benim saf, sade, temiz Kürt kardeşim bu oyunu görsün. Yani asıl amaç, kendisine yapılacak bir hizmet, bir kazanım değil… Asıl ipleri elinde olan ağababalarının direktiflerini yerine getiren siyasi bir temsil mi? Bunu ortaya çıkarıp, oyunu bozmaya gayret ediyoruz. Bunu da ayrıştırarak, bu ülkenin birlik ve beraberliğini savunan, bizimle birlikte yaşamayı azmü cezm etmiş kardeşlerimizle yolumuza devam edelim. Onları da bu bağlamda ekarte etmiş olalım” dedi.
Vatandaşımız rahat olsun
Kandil ve terörle mücadelenin son yaşanan gelişmelerden bağımsız olduğuna dikkati çeken Aydın, “Benim canıma kast eden, silahını bırakmayan her yapı ister PKK, YPG, PYD, ister DEAŞ ne olursa olsun benim çıplak hedefim. Devletin bu konuyla ilgili mücadele kararlılığından en ufak bir zaafı yok. Onu ayrı bir hesap olarak tutuyor. Cumhurbaşkanımızın da sıklıkla zikrettiği bir motto var; Son terörist yok edilinceye kadar mücadele devam edecek. Bunun siyasi gelişmelerle hiçbir açıklaması yok. İki farklı cepheyi birbirine karıştırmamak lazım. Vatandaşımız rahat olsun. Allah’ın izniyle biz terörle mücadele konusunda en ufak bir savsaklamaya müsaade etmeyiz. Genel Başkanımız Devlet Bahçeli’nin yılbaşı mesajı ortada; ‘Ya gömerler silahları, ya da onlarla beraber gömülürler.’… Cumhurbaşkanımız da diyor ki ‘Kadife eldiven içinde demir yumruk oluruz.’… Daha bundan net mesaj olur mu?” ifadelerini kullandı.
Taviz yok, test var!
“Türk milleti Cumhur İttifakının iki siyasi feraseti yüksek liderinin arkasında durmalı” diyen MHP Erzurum Milletvekili Kamil Aydın, “Basit, popülist, bir takım siyasi söylemlerin arkasına takılarak kutuplaşıp, bölünüp, parçalanmaya müsait olamayız. Buz birlikte hareket edeceğiz, iç cepheyi sağlam tutacağız. PKK’ya Kandil’e Öcalan’a verilmiş bir taviz söz konusu değildir. Burada bir test söz konusu... Eylemle söylem arasındaki çelişkiyi ortaya çıkarma, vatandaşlarımızı bunlardan koparmak, ayrıştırmak, gerçek yüzlerini ortaya koymak amacındayız. Kısaca sapla samanı ayırmak” şeklinde konuştu.
Nesrin DEMİR
GENEL
Yayınlanma: 02 Ocak 2025 - 17:15
Güncelleme: 02 Ocak 2025 - 17:29
MHP Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Kamil Aydın: 'Ya gömecekler, ya gömülecekler!'
PUSULA Gazetesi’ni ziyaret eden MHP Erzurum Milletvekili Prof. Dr. Kamil Aydın, ülke gündeme dair açıklamalarda bulundu. Türkiye’nin bölgesel ve uluslararası arenadaki rolü ile iç siyasette yaşanan gelişmeleri değerlendiren Prof. Dr. Aydın, terörle mücadeleden asla taviz verilmediğinin altını çizerek, “Ya silahları gömecekler, ya da onlarla birlikte gömülecekler” dedi.
GENEL
02 Ocak 2025 - 17:15
Güncelleme: 02 Ocak 2025 - 17:29
And olsun o apoyu serbest bırakırsanız onun leşini ayaklarınızın önüne sererim. Aklınızı başınıza toplayın lan bu memleketi sahipsiz mi sandınız.
Barıştan korkmayalım savaşın kazananı yok, barışın kazananı var oda TÜRKÜYE Cumhuriyeti . Düşünün şehitler gelmeyecek terörle mücadeleye harcanan ekonomik güç ülkemize milletimize iş aş olacaktır. Her hangi müzakere, mütalaa, anlaşma, vaad, yok, gömecekler ya gömülecekler. Barıştan rahatsız olanlar küresel güçler, onlar silah satamayacaklardır.
Yarın katil apo, MHP grup toplantısında konuşursa alkislayacak misiniz?
Devlet pkk ile başa çıkamadı şimdi Apo’yu salıyor vatandaşın başına vurup lokmasını almaya benzemez 4 defa MTV ödedim yazık değil mi. Muayeneye 2100 tl olmuş yazık değil mi . Aman apo lütfen meclise gel silah bıraktık de iş bitsin mi diyor devlet bahçeli. 40 bin şehitin akrabası ana avrat düz gidiyor haberiniz olsun
Genel Başkanımız sayın Devlet Bahçeli beyi ve hocam sizi sonuna kadar destekliyorum. Siyasi duruşunuzu dünya görüşünüz takdire şayandır. Önceliğiniz Ülkem, partim fikri kıymetlidir. Cumhur ittifakını destekliyor, Cumhurbaşkanımız yanında safında yer almaya devam edeceğiz.
''AÇILIM YOK ÇÖZÜM YOK,'' DİYORSUNUZ; Anladığımız anlaşma, konuşup ortama göre yeni yol, yeni strateji belirleme! Taraflar ne istiyor, ne isteyecek ve neler verilecek ve ya neler alınacak? Millet bunları merek ediyor, millet zaten barışık ve kardeş , yine de kardeşliği istiyor... Kardeşlik yeniden mi yapılacak, yazılacak? Selamlar... dr. ayhan yiğit
BU KADAR ŞEHİDİN YERİNE SİZ GÖMÜLÜN İNŞALLAH