ÖRGÜT, ÖRGÜT GELİŞTİRME FAALİYETİ VE AK PARTİ TEŞKİLATLARI -III-
Dünkü yazımızda, bir örgütün/teşkilatın neden fonksiyonel ve üretken olamadığını belirtmiş, genel olarak bunun sebeplerini yazmıştık. Bu durumun çözümlerini, Örgüt/Teşkilat ve Örgüt geliştirme kuramları çerçevesinde ele alacağımızı ifade etmiştik. Bugün örgüt kavramını ve örgüt geliştirme konusunu inceleyelim.
ÖRGÜT/TEŞKİLAT (YÖNETİM HİYERARŞİSİ):
Altın, çamura düşerse, değerinden bir şey kaybetmez. Örgüt Kavramı da bizde, kötü niyetli insanların elinde kalmış bir kavramdır. Örgüt kavramı, bir kısım kötü çağrışımlar yaptırsa dahi, o, bilimsel bir kavramdır ve bilim dünyasında çokça kullanılmaktadır. O yüzden biz de yer yer 'örgüt', yer yer de müteradiflerini kullanacağız.
Örgüt, bir kurumdaki bölümleştirilmiş işleri, mevkileri, bu bölümlerdeki çalışanları ve aralarındaki haberleşme ve otorite ilişkilerini gösteren bir yapı olarak tanımlanır.
Örgüt kavramına, bir siyasal parti açısından bakarsak, bir bütün halinde partinin yönetimi, gövdesi yani teşkilatı: genel merkez yönetimi, il ve ilçe teşkilatları, mahalle ve köy temsilcilikleri, sandık kurulu üyeleri, kadın ve gençlik kolları yönetimi, partinin formel örgütünü-teşkilatını oluştururlar. TBMM üyeleri (milletvekilleri), belediye başkanları ve iktidar olduğunda da bakanlar kurulu, bu teşkilatın çok önemli kollarını oluşturur. Bütün bunlar, normalde parti örgütünden neş'et eder çıkarlar. Parti savunucuları, üyeleri ve sempatizanları da, örgütün ülkeye uzanan damar ve kılcal damarlarını oluştururlar. Kısaca parti örgütü, vücut, diğerleri de ondan çıkan ve gelişen kolları, dalları ve yapraklarıdır.
Kurumlarda örgütler, vücuttaki kalp, araçlardaki motor gibidirler. Vücutta kalbin, araçta motorun, kurumda da örgütün yeri ve önemi çok büyüktür, değerlidir. Bunların her üçünün de korunması, sağlıklı bir şekilde beslenmesi, geliştirilmesi ve iyi çalıştırılması bir zorunluluktur. Ancak o zaman vücutlar, araçlar ve kurumlar verimli, etkili ve üretken olurlar.
Örgütler, aynı zamanda birer canlı organizmadır. Onların canlı organizma olmaları, aynı zamanda kendilerini de sürekli geliştirmeleri gerektiğini ortaya koyar. Gerektiği şekilde ilgilenilmez, bakımı yapılmaz ve geliştirilmez ise, her türlü hastalık, ortaya çıkabilir.
Bu nedenle kalp, motorlar ve canlı organizmalar gibi, örgütler de 'sürekli geliştirme', faaliyeti içerisinde olmalıdırlar. Bu da ancak örgüt geliştirmekle gerçekleştirilebilir.
ÖRGÜTÜ/KURUM YÖNETİMİNİ GELİŞTİRME:
Örgüt/teşkilat ya da merkezden en uçtaki taşraya kadar kurum yönetimini geliştirmek, aslında kurumun yönetim yapısını, kültürünü ve gücünü geliştirmektir. Bir bütün halinde yönetimin iş yapabilme, yenilik üretme, gelişim ve değişime uyum sağlayabilme, sorunlarını çözebilme ve kurumun gelişimini daha da ileriye taşıyabilme yeteneğini artırmaktır. Örgüt geliştirme, örgütün tüm süreçlerini geliştirmeyi amaçlayan stratejik bir davranıştır. Bu strateji, örgüt üzerinden ilçenin, ilin ve genel merkezin yani bir bütün halinde parti yönetiminin gelişmesini gaye edinir. Bu bakışla örgüt geliştirmeyi şöyle tanımlayabiliriz: Örgüt geliştirme, bir kurumun sorun çözme, yenilik üretme, kurumun gelişimini sağlama ve amaçlarına ulaşma etkinliğini artırma gayesiyle, o kurumdaki örgütün beşeri ve fiziksel yapısını güçlendirmektir.
Buna örgütsel değişim de diyebiliriz. Örgütsel değişim, aslında kurumun her kademedeki yönetim unsurlarının daha etkili ve verimli hale gelebilmesi; eksik ve zayıf yanlarının güçlendirilmesi; güçlü yanlarının ise, daha da ileriye taşınması faaliyetidir. Nitekim örgütsel değişim, 'var olan amaçları daha etkili bir şekilde başarmasında veya etkili yeni amaçlar belirleyip uygulamasında örgüte katkıda bulunan, önceden düşünülüp planlanmış özgün çaba' olarak ifade edilmektedir.
Yarın, bu açılardan Ak Parti'ye söyleyeceklerimizi ifade edelim.