Günlerdir Erzurum’da bir Aziziye davası almış başını gidiyor. Malumunuz bir süre önce Aziziye ilçe başkanını değişen ve Selim Alak’ı atayan AK Parti’de kazanlar kaynamış, yeni başkanın 17-25 Aralık sonrası parti aleyhine attığı mesajlar ortaya çıkmış, çarşı karışmıştı.
Jet hızıyla bu başkanın istifası istendi ve gerisi muamma, neler olduğu bilinmiyor. Konu FETÖ ve AK Parti olunca doğal olarak eleştirilerde peş peşe geldi. Bu ismi kimin atadığı sorgulandı ve il başkanı başta olmak üzere tüm sorumluların da görevden alınması gerektiği dillendirildi.
Bu eleştireler gayet normal. Zira o mesajı sıradan bir vatandaş atsa bugün ya gözaltındaydı ya da cezaevinde.17 - 25 Aralık darbe girişimini onaylayan hatta 30 Mart’ta ayakkabı kutularına oy vereceğini yazan bu beyefendi hakkında istifa dışında nasıl bir işlem yapıldı bilmiyoruz.
Bizim baktığımız pencere bu ismi kimin getirdiği ile ilgili… Önemli mi elbette önemli. Bu meseleye az sonra döneceğim ama benim merak ettiğim şu Aziziye İlçesi’nde ne olup bittiği.
2014 seçimlerinin ardından üçüncü kez ilçe başkanı atandı. Ne oluyor orada, gelen başkan ve yönetimi neyi başaramıyor da alaşağı ediliyor?
Orada bilmediğimiz nasıl bir siyasi rant var? Acaba şehrin biraz dışında kaldığı için mi es geçiriyoruz orayı?
FETÖ davası çıktı çıkalı sağır sultan da biliyor ki bu örgütün üst bölgelerinden, en önemli noktalarından biri Aziziye İlçesi’ydi.
Bir önceki belediye başkanı ve bazı belediye çalışanları hala cezaevinde ve hüküm giydiler. Sonrasında ise ilçe başkanının biri gitti biri geldi. AK Parti bu ilçe teşkilatında bir türlü dikiş tutturamadı.
İddia odur ki Aziziye Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhan’ın yıldızı gelen ilçe başkanları ile barışmadığı. Herhalde bu iddia doğru değildir. Ama bu değilse bile Aziziye’de kamu oyununun bilmediği bir mevzunun olduğu kesin...
Gelelim son bomba olaya. AK Parti İl Koordinatörlüğü bir önceki yönetimin istifasını alınca ilden yeni isimler istiyor. Birkaç müracaat oluyor ama iki isim üzerinde yoğunlaşıyor. Bu isimlerden biri de Selim Alak. Parti bu iki isim için ön seçim yapıyor ve en fazla oyu Selim Alak alıyor.
AK Parti İl Koordinatörü başta il başkanı, ilçe belediye başkanı ve milletvekillerinin kanaatini soruyor. Bazı milletvekilleri bu ismi tanımadığını söylüyor. İlçe belediye başkanlığı, o ilçeli olan milletvekili ve il teşkilatının aksi yönde bir itirazı olmayınca görev Selim Alak’a veriliyor. Ancak birkaç gün sonra birileri Genel Merkeze bu FETÖ meraklısı başkanın noter tasdikli sosyal medya mesajını gönderiyor. Takke düşüyor kel görünüyor.
Şimdi ortada ciddi bir kumpasın olduğu çok açık. Ama bu kumpas kime karşı yapıldı, bilinmiyor? Hedefteki isim doğal olarak İl Başkanı Mehmet Emin Öz.
Sinema filmlerini aratmayan bu senaryoda asıl önemli nokta atlanıyor. Eğer ilçe başkanı ataması için Aziziye ilçe teşkilatında bir ön seçim yapıldıysa bu isme oy verenler zan altında değil mi? Eğer bu Alak, FETÖ’cü ise bu isme oy verenler de öyle olmuyor mu?
Twitter hesabından FETÖ lehine mesaj atıp sonra silen ve hiçbir yerde kaydı yokken birden bire noter onayı ile ortaya çıkılan bu mesajı servis eden kimdir? Bu iş sıradan bir vatandaşın yapacağı iş midir?
Bu haber daha genel merkeze ulaşmadan AKİT Gazetesine nasıl ulaşmıştır?
2014 yılından beri o ilçede belediye başkanlığı yapan Muhammet Cevdet Orhan, hala kimin kim olduğunu bilmiyor mu?
Yedi göbek Ilıcalı olan Milletvekili Mustafa Ilıcalı’nın kulağına hiç mi kimse bir şey üflemedi?
15 Temmuz darbe girişimi gibi zor bir süreçten sonra İl Başkanı olan Mehmet Emin Öz, hiç mi dönüp şu ilçeyi araştırmadı?
Ve toplumun anlamadığı şey, hep siz mi kandırılıyor, hep siz mi oyuna geliyorsunuz?
Bugün bile sahaya inerek il il gezip vatandaşa güven aşılamaya çalışan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hiç mi anlamıyorsunuz?
Şu vatandaşın kaygılarını, size olan güvensizliğini hiç mi görmüyorsunuz?
Hiç birinizin isminin önemli olmadığını sadece Cumhurbaşkanı için o koltuklarda olduğunuzun hiç mi farkında değilsiniz?
Sözün özü şudur; Ortada bir kumpas vardır ve bu kumpas ihmaller sonucu amacına ulaşmıştır.
Jet hızıyla bu başkanın istifası istendi ve gerisi muamma, neler olduğu bilinmiyor. Konu FETÖ ve AK Parti olunca doğal olarak eleştirilerde peş peşe geldi. Bu ismi kimin atadığı sorgulandı ve il başkanı başta olmak üzere tüm sorumluların da görevden alınması gerektiği dillendirildi.
Bu eleştireler gayet normal. Zira o mesajı sıradan bir vatandaş atsa bugün ya gözaltındaydı ya da cezaevinde.17 - 25 Aralık darbe girişimini onaylayan hatta 30 Mart’ta ayakkabı kutularına oy vereceğini yazan bu beyefendi hakkında istifa dışında nasıl bir işlem yapıldı bilmiyoruz.
Bizim baktığımız pencere bu ismi kimin getirdiği ile ilgili… Önemli mi elbette önemli. Bu meseleye az sonra döneceğim ama benim merak ettiğim şu Aziziye İlçesi’nde ne olup bittiği.
2014 seçimlerinin ardından üçüncü kez ilçe başkanı atandı. Ne oluyor orada, gelen başkan ve yönetimi neyi başaramıyor da alaşağı ediliyor?
Orada bilmediğimiz nasıl bir siyasi rant var? Acaba şehrin biraz dışında kaldığı için mi es geçiriyoruz orayı?
FETÖ davası çıktı çıkalı sağır sultan da biliyor ki bu örgütün üst bölgelerinden, en önemli noktalarından biri Aziziye İlçesi’ydi.
Bir önceki belediye başkanı ve bazı belediye çalışanları hala cezaevinde ve hüküm giydiler. Sonrasında ise ilçe başkanının biri gitti biri geldi. AK Parti bu ilçe teşkilatında bir türlü dikiş tutturamadı.
İddia odur ki Aziziye Belediye Başkanı Muhammet Cevdet Orhan’ın yıldızı gelen ilçe başkanları ile barışmadığı. Herhalde bu iddia doğru değildir. Ama bu değilse bile Aziziye’de kamu oyununun bilmediği bir mevzunun olduğu kesin...
Gelelim son bomba olaya. AK Parti İl Koordinatörlüğü bir önceki yönetimin istifasını alınca ilden yeni isimler istiyor. Birkaç müracaat oluyor ama iki isim üzerinde yoğunlaşıyor. Bu isimlerden biri de Selim Alak. Parti bu iki isim için ön seçim yapıyor ve en fazla oyu Selim Alak alıyor.
AK Parti İl Koordinatörü başta il başkanı, ilçe belediye başkanı ve milletvekillerinin kanaatini soruyor. Bazı milletvekilleri bu ismi tanımadığını söylüyor. İlçe belediye başkanlığı, o ilçeli olan milletvekili ve il teşkilatının aksi yönde bir itirazı olmayınca görev Selim Alak’a veriliyor. Ancak birkaç gün sonra birileri Genel Merkeze bu FETÖ meraklısı başkanın noter tasdikli sosyal medya mesajını gönderiyor. Takke düşüyor kel görünüyor.
Şimdi ortada ciddi bir kumpasın olduğu çok açık. Ama bu kumpas kime karşı yapıldı, bilinmiyor? Hedefteki isim doğal olarak İl Başkanı Mehmet Emin Öz.
Sinema filmlerini aratmayan bu senaryoda asıl önemli nokta atlanıyor. Eğer ilçe başkanı ataması için Aziziye ilçe teşkilatında bir ön seçim yapıldıysa bu isme oy verenler zan altında değil mi? Eğer bu Alak, FETÖ’cü ise bu isme oy verenler de öyle olmuyor mu?
Twitter hesabından FETÖ lehine mesaj atıp sonra silen ve hiçbir yerde kaydı yokken birden bire noter onayı ile ortaya çıkılan bu mesajı servis eden kimdir? Bu iş sıradan bir vatandaşın yapacağı iş midir?
Bu haber daha genel merkeze ulaşmadan AKİT Gazetesine nasıl ulaşmıştır?
2014 yılından beri o ilçede belediye başkanlığı yapan Muhammet Cevdet Orhan, hala kimin kim olduğunu bilmiyor mu?
Yedi göbek Ilıcalı olan Milletvekili Mustafa Ilıcalı’nın kulağına hiç mi kimse bir şey üflemedi?
15 Temmuz darbe girişimi gibi zor bir süreçten sonra İl Başkanı olan Mehmet Emin Öz, hiç mi dönüp şu ilçeyi araştırmadı?
Ve toplumun anlamadığı şey, hep siz mi kandırılıyor, hep siz mi oyuna geliyorsunuz?
Bugün bile sahaya inerek il il gezip vatandaşa güven aşılamaya çalışan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ı hiç mi anlamıyorsunuz?
Şu vatandaşın kaygılarını, size olan güvensizliğini hiç mi görmüyorsunuz?
Hiç birinizin isminin önemli olmadığını sadece Cumhurbaşkanı için o koltuklarda olduğunuzun hiç mi farkında değilsiniz?
Sözün özü şudur; Ortada bir kumpas vardır ve bu kumpas ihmaller sonucu amacına ulaşmıştır.