“Allah, kendisinden başka ilâh olmayandır. En güzel isimler O’na mahsustur.” (Tâ-Hâ 8)
Rabbimiz Kuran’da çok sayıda ayet-i kerimede Yüce Varlığını bize bizzat Kendisi tanıtmıştır. Orijinleri ilahi olan Hıristiyanlık ve Yahudilik gibi bozulmuş dinlerde ve felsefi dinlerin hepsinde bir yaratıcı kavramı vardır. İnsanlar, kültürlerinde olan ilah kavramı neye tekabül etmekte ise ona tapınmaktadırlar.
İslam dini son ilahi dindir. Kuran son ilahi kitaptır. Rabbimiz, sözü olan Kuran’da Yüce Zât’ını bize yine kendisi tanıtmış ve tarihsel olana (kültür dinlerine) de cevap vermiştir. Hıristiyanların ve Yahudilerin bozduğu ilahın tekliği ilkesini Rabbimiz ayetlerde düzeltmiştir. İlgili bazı ayetler şu şekildedir:
“Allah -ki ondan başka tanrı yoktur… Söz bakımından Allah gerçeği açıklar!”
“Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır; onları O’ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O’nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez. O yerin karanlıkları içindeki tek bir taneyi dahi bilir. Yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır.”
“…Şüphesiz O her şeye kadirdir.”
“Sana kıyameti, ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun vaktini O’ndan başkası açıklayamaz…”
“…Allah bana yeter. O’ndan başka ilâh yoktur. Ben sadece O’na güvenip dayanırım. O yüce Arş’ın sahibidir.”
“(Yahudiler) Allah’ı bırakıp bilginlerini (hahamlarını); (Hıristiyanlar) da rahiplerini ve Meryem oğlu Mesîh’i (İsa’yı) rabler edindiler. Hâlbuki onlara ancak tek ilâha kulluk etmeleri emrolundu. O’ndan başka tanrı yoktur. O, bunların ortak koştukları şeylerden uzaktır.”
“Sizin ilâhınız, yalnızca, kendisinden başka ilâh olmayan Allah’tır. O’nun ilmi her şeyi kuşatmıştır.”
“İşte O, Allah’tır. O’ndan başka tanrı yoktur. Önünde de, sonunda da hamd O’nundur, hüküm O’nundur. Ve ancak O’na döndürüleceksiniz.”
“O’ndan başka ilâh yoktur, dönüş ancak O’nadır.”
“Allah; O’ndan başka ilâh yoktur; Müminler Allah’a dayanıp güvensinler.”
Sonuç: Ayette geçen ‘Esma-ı Hüsna’, Rabbimizin isimleri demektir. Kuran’da neredeyse hemen her ayette Rabbimizin bu Yüce isimleri açıklanmıştır. “En güzel isimler (el-Esmâü’l-Hüsna) Allah’ındır. O halde O’na o güzel isimlerle dua edin…” (7/180); “De ki: İster Allah deyin, ister Rahman deyin. Hangisini deseniz olur. Çünkü en güzel isimler O’na hastır.» (17/110); “O, yaratan, var eden, şekil veren Allah’tır. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanlar O’nun şanını yüceltmektedirler. O, galiptir, hikmet sahibidir.” (59/24) Bu bağlamda ilgili talimat ise şöyledir: “Gerçek şu ki, Allah Benim; Benden başka tanrı yok; o halde, [yalnız] Bana kulluk et; ve Beni anmak için salâtta devamlılık ve duyarlık göster!” (Tâ-Hâ 14)
Rabbimiz Kuran’da çok sayıda ayet-i kerimede Yüce Varlığını bize bizzat Kendisi tanıtmıştır. Orijinleri ilahi olan Hıristiyanlık ve Yahudilik gibi bozulmuş dinlerde ve felsefi dinlerin hepsinde bir yaratıcı kavramı vardır. İnsanlar, kültürlerinde olan ilah kavramı neye tekabül etmekte ise ona tapınmaktadırlar.
İslam dini son ilahi dindir. Kuran son ilahi kitaptır. Rabbimiz, sözü olan Kuran’da Yüce Zât’ını bize yine kendisi tanıtmış ve tarihsel olana (kültür dinlerine) de cevap vermiştir. Hıristiyanların ve Yahudilerin bozduğu ilahın tekliği ilkesini Rabbimiz ayetlerde düzeltmiştir. İlgili bazı ayetler şu şekildedir:
“Allah -ki ondan başka tanrı yoktur… Söz bakımından Allah gerçeği açıklar!”
“Gaybın anahtarları Allah’ın yanındadır; onları O’ndan başkası bilmez. O, karada ve denizde ne varsa bilir; O’nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez. O yerin karanlıkları içindeki tek bir taneyi dahi bilir. Yaş ve kuru ne varsa hepsi apaçık bir kitaptadır.”
“…Şüphesiz O her şeye kadirdir.”
“Sana kıyameti, ne zaman gelip çatacağını soruyorlar. De ki: Onun ilmi ancak Rabbimin katındadır. Onun vaktini O’ndan başkası açıklayamaz…”
“…Allah bana yeter. O’ndan başka ilâh yoktur. Ben sadece O’na güvenip dayanırım. O yüce Arş’ın sahibidir.”
“(Yahudiler) Allah’ı bırakıp bilginlerini (hahamlarını); (Hıristiyanlar) da rahiplerini ve Meryem oğlu Mesîh’i (İsa’yı) rabler edindiler. Hâlbuki onlara ancak tek ilâha kulluk etmeleri emrolundu. O’ndan başka tanrı yoktur. O, bunların ortak koştukları şeylerden uzaktır.”
“Sizin ilâhınız, yalnızca, kendisinden başka ilâh olmayan Allah’tır. O’nun ilmi her şeyi kuşatmıştır.”
“İşte O, Allah’tır. O’ndan başka tanrı yoktur. Önünde de, sonunda da hamd O’nundur, hüküm O’nundur. Ve ancak O’na döndürüleceksiniz.”
“O’ndan başka ilâh yoktur, dönüş ancak O’nadır.”
“Allah; O’ndan başka ilâh yoktur; Müminler Allah’a dayanıp güvensinler.”
Sonuç: Ayette geçen ‘Esma-ı Hüsna’, Rabbimizin isimleri demektir. Kuran’da neredeyse hemen her ayette Rabbimizin bu Yüce isimleri açıklanmıştır. “En güzel isimler (el-Esmâü’l-Hüsna) Allah’ındır. O halde O’na o güzel isimlerle dua edin…” (7/180); “De ki: İster Allah deyin, ister Rahman deyin. Hangisini deseniz olur. Çünkü en güzel isimler O’na hastır.» (17/110); “O, yaratan, var eden, şekil veren Allah’tır. En güzel isimler O’nundur. Göklerde ve yerde olanlar O’nun şanını yüceltmektedirler. O, galiptir, hikmet sahibidir.” (59/24) Bu bağlamda ilgili talimat ise şöyledir: “Gerçek şu ki, Allah Benim; Benden başka tanrı yok; o halde, [yalnız] Bana kulluk et; ve Beni anmak için salâtta devamlılık ve duyarlık göster!” (Tâ-Hâ 14)