Endokrin bozucu olarak adlandırılan kimyasal maddelerin olumsuz etkilerine dikkat çeken Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Celal Çerçi, “Temizlik malzemeleri, boyalar ve şampuan gibi ürünler tehlike saçıyor olabilir. Bu ürünler içerdikleri kimyasallar nedeniyle hormon sistemini etkileyerek kanser ve kalp hastalıklarına da zemin hazırlıyorlar” dedi.
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Şampuan, oje ve kokulu mum gibi bazı ürünler içerdikleri kimyasallar nedeniyle hormon sistemini etkileyerek kanser ve kalp hastalıklarına da zemin hazırlıyorlar. Erzurum Özel Buhara Hastanesi Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Celal Çerçi, Endokrin bozucu olarak adlandırılan bu kimyasal maddelerin olumsuz etkilerine dikkat çekti.Endokrin bozucu kimyasal maddelerin olumsuz etkilerinden korunmak için bazı önlemler almak gerektiğini belirten Doç. Dr. Çerçi, “Temizlik malzemeleri, boyalar, böcek ilaçları ve plastik kapların içinden yiyeceklere karışan maddeler gibi pek çok kimyasalla gün boyu iç içe yaşıyoruz. Bu nedenle vücudun hormon dengesini korumak için bazı önlemler almak gerekiyor” dedi.Obezite ve diyabete de neden olabiliyorEndokrin bozucu olarak adlandırılan bu kimyasalların hormon sistemine zarar vermelerinin yanı sıra savunma sistemini de zayıflattığına değinen Doç. Dr. Çerçi, obezite, Tip 1 ve Tip 2 diyabete ve anne karnındaki bebeklerde anomalilere de sebep olabildiğini anlattı. Kimyasalların hücrelerin çalışmasını etkileyerek bu hastalıkları tetikleyebildiğini aktaran Doç. Dr. Çerçi, “Endokrin bozucular, hormon sistemini etkileyen, vücuda dışarıdan giren maddeler ve madde karışımlarıdır. Gıda maddelerinin içindeki bozulmayı önleyen kimyasal katkı maddeleri, boyalar, plastik mutfak eşyalarındaki maddeler, duvar kağıdı, boya, şampuan, oje, kozmetik malzemeleri, kokulu mumlar, çocuk oyuncaklarındaki boyalar, kıyafetlerdeki kimyasallar ile vücudumuza giren maddeler bunlardan bazılarıdır. Farklı kimyasal maddeler, farklı biyolojik basamaklarla, hücrelerin çalışmasını etkileyerek bu hastalıkları tetikleyebiliyor” diye konuştu.Plastiklerden uzak durunPlastik kapların içerdikleri boyalar nedeniyle nörolojik hastalıklar başta olmak üzere üreme sistemine kadar birçok hastalığın öncülü riski taşıdığını anlatan Do. Dr. Çerçi, “Endokrin bozucuların etkilerinden kurtulabilmek için bazı maddelere de dikkat etmek gerekir. bunların başında Bisfenol-A (BPA)gelir. Bu madde plastik kapların ve boyaların içinde bulunur. Obeziteyi, nörolojik hastalıkları, üreme sistemi ile ilgili hastalıkları, astımı, hormon bağlantılı kanserleri tetikleyebilir. Tiroit testlerini bozar ve kalp-damar hastalıklarında rol oynayabilir. Pek çok plastik eşya BPA içermese de güneşe maruz kaldığında ortama vücuda östrojenik etkisi olan maddeler salar. Sonra PVC gibi sert plastik eşyaların yapımında esnekleştirici olarak kullanılan Di-(2-etil heksil)-fitalat (DEHP) ve diğer fitalatlar var. Bunlar besin takviyeleri, bitkisel ilaçlar, kozmetik malzemeler ve oyuncaklarda da bulunabilir. Süt, peynir ve suya karışabilir. Obezite, üreme sistemi, karaciğer ve kalp hastalıkları ile ilişkili sorunlara yol açar. Erkeklik hormonu, tiroit hormonu ve kortizol hormonunun etkisini değiştirir. Kolesterol değerlerini yükseltir, kan basıncını artırıcı etkileri vardır. Nonilfenol (NP), böcek ilaçları, boyalar, yağ katkı maddeleri, temizlik malzemeleri, deterjanların içinde bulunur. Poliklorlu bifeniller, boya-yapı malzemelerinde bulunur. Testis üzerine olumsuz etkileri vardır. Bir diğeri de Polisiklik aromatik hidrokarbonlar(PAH), bu madde de odun, kömür ve diğer organik maddelerin yanması sonucu ortaya çıkar. Testosteron üretimini bozar. Bir de vinklozolinlere dikkat etmek gerekir. Bu madde de kadınlarda kıllanma artışı, yumurta olgunlaşmasında problemler, erkekte testosteron düzeyi ve sperm azalması gibi ters etkilere yol açabilir” şeklinde konuştu.Alternatifleri değerlendirin“Alternatifleri mutlaka değerlendirin” diyen Doç. Dr. Çerçi, bu maddelerin olumsuz etkilerini azaltabilmek için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Özellikle gıda malzemelerinde plastik yerine, cam kap içindeki ürünler tercih edilmelidir. Plastik poşet ve kapların kullanımını en aza indirilmeli, bez veya karton çanta gibi alternatifler üretilmelidir. Karton-kağıt bardaklar ve plastik kaplar sıcak içecekler için mümkün olduğunca kullanılmamalıdır. Çocuk oyuncaklarında plastik yerine, ahşap gibi doğal malzemeler tercih edilmeli, kurşunlu boyalar içeren oyuncaklardan uzak durulmalıdır. Yeni boya yapılmış ya da yapıştırıcı uygulanmış kokulu ortamlarda uzun süre kalınmamalıdır. Gerekmedikçe kapalı mekanlarda oda parfümü, kokulu mum gibi ürünler kullanılmamalıdır. Uzun süre vakit geçirilen yaşam alanları sık sık havalandırılmalıdır. Plastik ürünlerin ve tekstil ürünlerinin etiketleri içerik açısından kontrol edilmeli, uygun fiyatlı diye içeriğinde zararlı kimyasallar bulunan ürünler kesinlikle alınmamalıdır. Plastik kaplar bulaşık makinesinde yıkanmamalıdır. İlaçlama yapılan ortamlardan mümkün oldukça uzak durulmalı, cilde temas ettiyse en kısa sürede bol sabunlu suyla yıkanıp durulanmalıdır. Bitkisel ve kimyasal takviye ürünleri içeren tabletler doktora danışılmadan, fazla miktarlarda, gereksiz şekilde ve uzun süreli kullanılmamalıdır. Basit temizliklerde kimyasal ürünler ve deterjanlar kullanmamak yerine limon, sirke veya karbonat tercih edilmelidir. Katkı maddeli, dondurulmuş, işlenmiş yiyecek ve içeceklerden kaçınılmalıdır. Şeker ve yağ tüketimi azaltılmalıdır. Elektronik aletlerin bulundukları odalarda uzun vakit geçirilmemelidir. Hafta sonu veya tatillerde fırsat buldukça kapalı mekanlardan çok açık hava ve doğal ortamlar tercih edilmelidir.”
Halime DURMUŞ / ERZURUM
Şampuan, oje ve kokulu mum gibi bazı ürünler içerdikleri kimyasallar nedeniyle hormon sistemini etkileyerek kanser ve kalp hastalıklarına da zemin hazırlıyorlar. Erzurum Özel Buhara Hastanesi Obezite ve Metabolik Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Celal Çerçi, Endokrin bozucu olarak adlandırılan bu kimyasal maddelerin olumsuz etkilerine dikkat çekti.Endokrin bozucu kimyasal maddelerin olumsuz etkilerinden korunmak için bazı önlemler almak gerektiğini belirten Doç. Dr. Çerçi, “Temizlik malzemeleri, boyalar, böcek ilaçları ve plastik kapların içinden yiyeceklere karışan maddeler gibi pek çok kimyasalla gün boyu iç içe yaşıyoruz. Bu nedenle vücudun hormon dengesini korumak için bazı önlemler almak gerekiyor” dedi.Obezite ve diyabete de neden olabiliyorEndokrin bozucu olarak adlandırılan bu kimyasalların hormon sistemine zarar vermelerinin yanı sıra savunma sistemini de zayıflattığına değinen Doç. Dr. Çerçi, obezite, Tip 1 ve Tip 2 diyabete ve anne karnındaki bebeklerde anomalilere de sebep olabildiğini anlattı. Kimyasalların hücrelerin çalışmasını etkileyerek bu hastalıkları tetikleyebildiğini aktaran Doç. Dr. Çerçi, “Endokrin bozucular, hormon sistemini etkileyen, vücuda dışarıdan giren maddeler ve madde karışımlarıdır. Gıda maddelerinin içindeki bozulmayı önleyen kimyasal katkı maddeleri, boyalar, plastik mutfak eşyalarındaki maddeler, duvar kağıdı, boya, şampuan, oje, kozmetik malzemeleri, kokulu mumlar, çocuk oyuncaklarındaki boyalar, kıyafetlerdeki kimyasallar ile vücudumuza giren maddeler bunlardan bazılarıdır. Farklı kimyasal maddeler, farklı biyolojik basamaklarla, hücrelerin çalışmasını etkileyerek bu hastalıkları tetikleyebiliyor” diye konuştu.Plastiklerden uzak durunPlastik kapların içerdikleri boyalar nedeniyle nörolojik hastalıklar başta olmak üzere üreme sistemine kadar birçok hastalığın öncülü riski taşıdığını anlatan Do. Dr. Çerçi, “Endokrin bozucuların etkilerinden kurtulabilmek için bazı maddelere de dikkat etmek gerekir. bunların başında Bisfenol-A (BPA)gelir. Bu madde plastik kapların ve boyaların içinde bulunur. Obeziteyi, nörolojik hastalıkları, üreme sistemi ile ilgili hastalıkları, astımı, hormon bağlantılı kanserleri tetikleyebilir. Tiroit testlerini bozar ve kalp-damar hastalıklarında rol oynayabilir. Pek çok plastik eşya BPA içermese de güneşe maruz kaldığında ortama vücuda östrojenik etkisi olan maddeler salar. Sonra PVC gibi sert plastik eşyaların yapımında esnekleştirici olarak kullanılan Di-(2-etil heksil)-fitalat (DEHP) ve diğer fitalatlar var. Bunlar besin takviyeleri, bitkisel ilaçlar, kozmetik malzemeler ve oyuncaklarda da bulunabilir. Süt, peynir ve suya karışabilir. Obezite, üreme sistemi, karaciğer ve kalp hastalıkları ile ilişkili sorunlara yol açar. Erkeklik hormonu, tiroit hormonu ve kortizol hormonunun etkisini değiştirir. Kolesterol değerlerini yükseltir, kan basıncını artırıcı etkileri vardır. Nonilfenol (NP), böcek ilaçları, boyalar, yağ katkı maddeleri, temizlik malzemeleri, deterjanların içinde bulunur. Poliklorlu bifeniller, boya-yapı malzemelerinde bulunur. Testis üzerine olumsuz etkileri vardır. Bir diğeri de Polisiklik aromatik hidrokarbonlar(PAH), bu madde de odun, kömür ve diğer organik maddelerin yanması sonucu ortaya çıkar. Testosteron üretimini bozar. Bir de vinklozolinlere dikkat etmek gerekir. Bu madde de kadınlarda kıllanma artışı, yumurta olgunlaşmasında problemler, erkekte testosteron düzeyi ve sperm azalması gibi ters etkilere yol açabilir” şeklinde konuştu.Alternatifleri değerlendirin“Alternatifleri mutlaka değerlendirin” diyen Doç. Dr. Çerçi, bu maddelerin olumsuz etkilerini azaltabilmek için yapılması gerekenleri şöyle sıraladı: “Özellikle gıda malzemelerinde plastik yerine, cam kap içindeki ürünler tercih edilmelidir. Plastik poşet ve kapların kullanımını en aza indirilmeli, bez veya karton çanta gibi alternatifler üretilmelidir. Karton-kağıt bardaklar ve plastik kaplar sıcak içecekler için mümkün olduğunca kullanılmamalıdır. Çocuk oyuncaklarında plastik yerine, ahşap gibi doğal malzemeler tercih edilmeli, kurşunlu boyalar içeren oyuncaklardan uzak durulmalıdır. Yeni boya yapılmış ya da yapıştırıcı uygulanmış kokulu ortamlarda uzun süre kalınmamalıdır. Gerekmedikçe kapalı mekanlarda oda parfümü, kokulu mum gibi ürünler kullanılmamalıdır. Uzun süre vakit geçirilen yaşam alanları sık sık havalandırılmalıdır. Plastik ürünlerin ve tekstil ürünlerinin etiketleri içerik açısından kontrol edilmeli, uygun fiyatlı diye içeriğinde zararlı kimyasallar bulunan ürünler kesinlikle alınmamalıdır. Plastik kaplar bulaşık makinesinde yıkanmamalıdır. İlaçlama yapılan ortamlardan mümkün oldukça uzak durulmalı, cilde temas ettiyse en kısa sürede bol sabunlu suyla yıkanıp durulanmalıdır. Bitkisel ve kimyasal takviye ürünleri içeren tabletler doktora danışılmadan, fazla miktarlarda, gereksiz şekilde ve uzun süreli kullanılmamalıdır. Basit temizliklerde kimyasal ürünler ve deterjanlar kullanmamak yerine limon, sirke veya karbonat tercih edilmelidir. Katkı maddeli, dondurulmuş, işlenmiş yiyecek ve içeceklerden kaçınılmalıdır. Şeker ve yağ tüketimi azaltılmalıdır. Elektronik aletlerin bulundukları odalarda uzun vakit geçirilmemelidir. Hafta sonu veya tatillerde fırsat buldukça kapalı mekanlardan çok açık hava ve doğal ortamlar tercih edilmelidir.”