Kahramanmaraş merkezli depremlerden sonra Bitlis’in Tatvan ilçesinde eğitim gören öğrenciler, binalarda kullanılan sismik izolatör (yaylı sistem) ile depreme dayanıksız yapılan bina arasındaki farkı deney yaparak öğreniyor.
Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler 11 ilde büyük bir yıkım meydana getirirken, deprem hasarını yüzde 80 oranında azalttığı bilinen sismik izolatörler ise yeniden gündeme geldi. Çin ve Japonya’da bulunan binalarda sıkça kullanılan sismik izolatörler, Türkiye’de ise yeni yapılan şehir hastanelerinde ve bazı yurtlarda kullanılıyor.
Türkiye’de bu sistemin daha çok yaygınlaşmasına dikkat çekmek ve gelecek nesilleri bu konuda şuurlandırmak için Bitlis’in Tatvan ilçesindeki Van Gölü İlkokulunda görev yapan Sınıf Öğretmeni Fuat Ütkür, öğrencilere binalarda kullanılan sismik izolatörlerin deprem sırasında nasıl çalıştığını ve binaların yıkımını nasıl önlediğini göstermek amacıyla harekete geçti. Ütkür, kendi sınıfında bulunan tahta materyaller ve 3 kalem ile öğrencilerine deprem sırasında sismik izolatör sistemine sahip olan ve olmayan bina arasındaki farkı göstermek için 2 ayrı maket bina inşa etti. Öğrenciler tarafından meraklı gözlerle izlenilen deneyde Ütkür, sismik izolatörlü maket binayı ileri geri sallayarak ayakta kaldığını gösterirken, aynı şiddetle sallanılan sismik izolatörsüz binanın ise yerle bir olduğu görüldü. Basit materyallerle öğrencilerin yaylı sistemi daha iyi anlamalarını sağlayan Ütkür, Türkiye’de yeni yapılan şehir hastanelerinde bu sistemin kullanılmaya başlandığını fakat daha çok yaygınlaşması gerektiğini söyledi.
"Elimizdeki basit materyallerle bunu canlandırmaya çalıştık"
Öğrencilere depremin korkutucu olmadığını ve depremden korunmak için neler yapılması gerektiğini anlatan Sınıf Öğretmeni Fuat Ütkür, "Milli Eğitim Bakanlığımızın bizlere göndermiş olduğu psikososyal destek eğitimi çerçevesinde bir plan vardı. Öğrencilerimizin bu travmayı daha çabuk atlatabilmesi adına etkinlikler ve konuşmalar yaptık. Depremin aslında korkutucu olmadığını, doğanın doğal bir refleksi, bir doğa olayı, bizim deprem ülkesi olduğumuzu ve asıl önemli olan korkmak, ürkmek yerine deprem öncesinde, sırasında ve sonrasında neler yapmamız gerektiğini çocuklarımız ile konuştuk. Tabii çocuklar da haberleri izliyor. Sınıfta yapılan konuşmalar arasında çocukların bana ‘Öğretmenim Çin ve Japonya’da binalar yıkılmıyor, bizde de uygulanmaya başlamış, bir sistem var’ diye soruları oluyordu. Bunun raylı sistem olduğunu, sismik izolatör olduğunu anlattım. Öğrencilerimiz canlı öğrenme döneminde oldukları için konuları canlandırmak gerekiyordu. Biz de elimizdeki basit materyallerle bunu canlandırmaya çalıştık. Çocuklarımızla da gayet güzel geri cevaplar aldık. En azından işin mantığını kavradılar. Ülkemizde de yeni şehir hastanelerinde ve yurtlarda bu sistem kullanılmaya başladı. Umarım deprem öncesi almamız gereken tedbirleri biraz daha artırır ve bu yaşlarda çocuklarımızı şuurlandırabiliriz. Depremden korkmak, çekinmek yerine tedbirlerimizi alıp depremle yaşamaya ama dirençli, güçlü binalarda şuurlu bir şekilde yaşamaya alışırız" diye konuştu.
"İki maketi de aynı materyallerden yaptık"
Yapılan deneye çocukların çok şaşırdığını dile getiren Ütkür, “Oluşturduğumuz maketin her ikisinde de aynı katlar vardı. Tabii ki çocuklar yaptığımız bu düzeneğe şaşırdılar. Demek ki önlem alırsak deprem çok da ürkütücü, yıkıcı bir felaket değil, normal bir doğa olayı mantığını anladılar ve ben umutluyum. Bizden sonraki nesiller biraz daha şuurlu bir şekilde depreme daha hazırlıklılar. Çünkü bunun defalarca eğitimini yaptık. Bunlar bizim için umut vaat ediyor ve geleceğe daha umutluyuz" dedi.
"Ülkemizde bu sistemin yaygınlaşmasını istiyoruz"
Gelecekte mimar olmak isteyen 4’ncü sınıf öğrencisi Furkan Akbay ise sismik izolatör sisteminin yaygınlaşmasını istediğini söyleyerek, "Televizyon izlerken sismik izolatör sistemi vardı. Çin’de meydana gelen 9,7 şiddetindeki depremler binada oturanlar 3,7 diye hissetmişler. Ben de merak edip öğretmenime sordum. Öğretmenimizde bize anlattı fakat çok iyi anlamamıştık. Öğretmenimiz de bize deney olarak gösterdi ve bence çok da iyi anladık. Ülkemizde bu sistemin yaygınlaşmasını istiyoruz. Bu sayede binalar çökmez ve insanlar daha güvende kalarak zarar görmez. Gelecekte mimar olmak istiyorum. Mimar olursam evleri sağlam yapıp sismik izolatörü fazlaca kullanmaya çalışacağım. Mimar olunca projeleri ona göre çizeceğim. Binaları düzgün yapıp malzemelerden çalmayacağım" şeklinde konuştu. İHA
Kahramanmaraş'ta meydana gelen 7,7 ve 7,6 büyüklüğündeki depremler 11 ilde büyük bir yıkım meydana getirirken, deprem hasarını yüzde 80 oranında azalttığı bilinen sismik izolatörler ise yeniden gündeme geldi. Çin ve Japonya’da bulunan binalarda sıkça kullanılan sismik izolatörler, Türkiye’de ise yeni yapılan şehir hastanelerinde ve bazı yurtlarda kullanılıyor.
Türkiye’de bu sistemin daha çok yaygınlaşmasına dikkat çekmek ve gelecek nesilleri bu konuda şuurlandırmak için Bitlis’in Tatvan ilçesindeki Van Gölü İlkokulunda görev yapan Sınıf Öğretmeni Fuat Ütkür, öğrencilere binalarda kullanılan sismik izolatörlerin deprem sırasında nasıl çalıştığını ve binaların yıkımını nasıl önlediğini göstermek amacıyla harekete geçti. Ütkür, kendi sınıfında bulunan tahta materyaller ve 3 kalem ile öğrencilerine deprem sırasında sismik izolatör sistemine sahip olan ve olmayan bina arasındaki farkı göstermek için 2 ayrı maket bina inşa etti. Öğrenciler tarafından meraklı gözlerle izlenilen deneyde Ütkür, sismik izolatörlü maket binayı ileri geri sallayarak ayakta kaldığını gösterirken, aynı şiddetle sallanılan sismik izolatörsüz binanın ise yerle bir olduğu görüldü. Basit materyallerle öğrencilerin yaylı sistemi daha iyi anlamalarını sağlayan Ütkür, Türkiye’de yeni yapılan şehir hastanelerinde bu sistemin kullanılmaya başlandığını fakat daha çok yaygınlaşması gerektiğini söyledi.
"Elimizdeki basit materyallerle bunu canlandırmaya çalıştık"
Öğrencilere depremin korkutucu olmadığını ve depremden korunmak için neler yapılması gerektiğini anlatan Sınıf Öğretmeni Fuat Ütkür, "Milli Eğitim Bakanlığımızın bizlere göndermiş olduğu psikososyal destek eğitimi çerçevesinde bir plan vardı. Öğrencilerimizin bu travmayı daha çabuk atlatabilmesi adına etkinlikler ve konuşmalar yaptık. Depremin aslında korkutucu olmadığını, doğanın doğal bir refleksi, bir doğa olayı, bizim deprem ülkesi olduğumuzu ve asıl önemli olan korkmak, ürkmek yerine deprem öncesinde, sırasında ve sonrasında neler yapmamız gerektiğini çocuklarımız ile konuştuk. Tabii çocuklar da haberleri izliyor. Sınıfta yapılan konuşmalar arasında çocukların bana ‘Öğretmenim Çin ve Japonya’da binalar yıkılmıyor, bizde de uygulanmaya başlamış, bir sistem var’ diye soruları oluyordu. Bunun raylı sistem olduğunu, sismik izolatör olduğunu anlattım. Öğrencilerimiz canlı öğrenme döneminde oldukları için konuları canlandırmak gerekiyordu. Biz de elimizdeki basit materyallerle bunu canlandırmaya çalıştık. Çocuklarımızla da gayet güzel geri cevaplar aldık. En azından işin mantığını kavradılar. Ülkemizde de yeni şehir hastanelerinde ve yurtlarda bu sistem kullanılmaya başladı. Umarım deprem öncesi almamız gereken tedbirleri biraz daha artırır ve bu yaşlarda çocuklarımızı şuurlandırabiliriz. Depremden korkmak, çekinmek yerine tedbirlerimizi alıp depremle yaşamaya ama dirençli, güçlü binalarda şuurlu bir şekilde yaşamaya alışırız" diye konuştu.
"İki maketi de aynı materyallerden yaptık"
Yapılan deneye çocukların çok şaşırdığını dile getiren Ütkür, “Oluşturduğumuz maketin her ikisinde de aynı katlar vardı. Tabii ki çocuklar yaptığımız bu düzeneğe şaşırdılar. Demek ki önlem alırsak deprem çok da ürkütücü, yıkıcı bir felaket değil, normal bir doğa olayı mantığını anladılar ve ben umutluyum. Bizden sonraki nesiller biraz daha şuurlu bir şekilde depreme daha hazırlıklılar. Çünkü bunun defalarca eğitimini yaptık. Bunlar bizim için umut vaat ediyor ve geleceğe daha umutluyuz" dedi.
"Ülkemizde bu sistemin yaygınlaşmasını istiyoruz"
Gelecekte mimar olmak isteyen 4’ncü sınıf öğrencisi Furkan Akbay ise sismik izolatör sisteminin yaygınlaşmasını istediğini söyleyerek, "Televizyon izlerken sismik izolatör sistemi vardı. Çin’de meydana gelen 9,7 şiddetindeki depremler binada oturanlar 3,7 diye hissetmişler. Ben de merak edip öğretmenime sordum. Öğretmenimizde bize anlattı fakat çok iyi anlamamıştık. Öğretmenimiz de bize deney olarak gösterdi ve bence çok da iyi anladık. Ülkemizde bu sistemin yaygınlaşmasını istiyoruz. Bu sayede binalar çökmez ve insanlar daha güvende kalarak zarar görmez. Gelecekte mimar olmak istiyorum. Mimar olursam evleri sağlam yapıp sismik izolatörü fazlaca kullanmaya çalışacağım. Mimar olunca projeleri ona göre çizeceğim. Binaları düzgün yapıp malzemelerden çalmayacağım" şeklinde konuştu. İHA