Sevgili okuyucular merhaba.
Allah nasip ederse, bundan böyle Pusula Gazetesi'nde sizlerle birlikte olacağım.
Sadece Erzurum'un değil, tüm doğunun sesi olan Pusula Gazetesi ailesinde yazmanın farklılığını yaşamaktan memnuniyet durmaktayım. Çizgisini hiç değiştirmeyen Pusula Gazetesi ile aynı çizgide olacak bu köşe, haksızlığın her türlüsüne karşı demokrasiyi, hukuku, özgürlüğü ve fikir zenginliğini çatışma içinde değil, saygı ortamı içinde yazan köşe olacak.
Yeri geldiğinde tüketici hakkını, yeri ve zamanı geldiğinde kadın hakkını, çocuk hakkını, işçi hakkını, hasta hakkını ve hane halklarının haklarını burada okuyacaksınız. Bu köşe, herhangi bir partiden, gruptan, cemaatten ve iadeolojiden uzak bir şekilde hakkın ve haklının yanında olacak.
Mağdurların uğradığı zulmü, torpili, eşitsizliği gündeme getirerek halkın gören gözü, işiten kulağı ve haykıran sesi olacak. Milletin değerlerinden taviz vermeyerek ezilen kim olursa olsun, bir mesaj kadar, bir mail kadar yakın olacak.
Sadece hak ve özgürlükler konusunda çalışma yapmakla yetinmeyip, bu çabaları korumak, geliştirmek bilgi ve becerilerini artırmak için de çaba gösteren köşe olacak.
Rabbim Utandırmasın.
Adaletsiz Dünya
Dünyada 300 trilyon dolarlık bir varlık varken, her 5 saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor.
Şaka gibi değil mi?
Bilim ve teknolojiye bağlı kaynaklar her gün artarken, açlık çeken insan sayısı da her geçen gün artıyor.
Şu an, şu saniye 100 milyonlarca kişi "açlık yüzünden" ölme riskiyle karşı karşıya.
Hani şu meşhur "Birleşmiş Milletler" var ya! Güya hiçbir ayrım yapmaksızın insanların eşit, özgür, insanca yaşamasını ve bunun için gerekli olan ortamın hazırlanması için kurulmuş "Birleşmiş Milletler".
Hani dünyada adaleti, güvenliği ve yardımlaşmayı sağlamak amacıyla kurulan "Birleşmiş Milletler".
Bu örgütün, sadece birkaç devletin çıkarını korumak için kurulduğunu detaylı anlatmaya gerek yoktur. Özellikle 5 daimi üyenin, insan sağlığının korunması, insan yaşamının huzurlu ve mutlu geçmesi için bütçelerinden ayırdığı ödenekleri savaş sanayisinde insan öldürmek için kullanmaları en önemli örnektir.
Dünyada binlerce insan açlık ve hastalıktan ölürken, çıkarı için kilometrelerce mesafeden gelip teröristlere milyarlarca liralık bedava silah dağıtan bir devletin dünyaya dağıttığı adaletle yaşamaya mecbur bırakılmışız. Tabi ülkemizin geçmişten günümüze gelen hatalarını öne sürenler olacaktır. Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki güçlü olmak için acımasız katil olmak gerekiyor. Biz acımasız bir katil olmadık, olamayız. Bugün İsrail'de, ABD'de, Rusya'da PKK gibi bir terör örgütü olsa; Kadın, çocuk, böcek, çiçek gözetmeden iki nükleer bomba atar soylarını kuruturlardı. Ama Türkiye Müslüman olmanın gerektiği vasıflarla, insani ve vicdani duygularla, doğru olanı yaparak, yıllardır sadece dağda, taşta terörist bazlı mücadele ediyor. Tabi iç ve dış siyasette ülkemizin hataları yok mu? Sayısızca! Bu hatalarımızı da başka yazılarımda aktarmaya çalışacağım.
Dünyanın tarafsız ve adil hakeme ihtiyacı var. Yoksa sadece göz boyamak için söylenenler insanın midesini bulandırmaktan başka bir işe yaramıyor. Bugün yapmamız gereken tek şey sabırdır. Bu kadar zulmü görmemezlikten gelen tüm “grup”ların, "ülke"lerin yok olduğu günleri bir gün mutlaka göreceğiz.
Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı
Nihat Altay
nhataltay@hotmail.com
Allah nasip ederse, bundan böyle Pusula Gazetesi'nde sizlerle birlikte olacağım.
Sadece Erzurum'un değil, tüm doğunun sesi olan Pusula Gazetesi ailesinde yazmanın farklılığını yaşamaktan memnuniyet durmaktayım. Çizgisini hiç değiştirmeyen Pusula Gazetesi ile aynı çizgide olacak bu köşe, haksızlığın her türlüsüne karşı demokrasiyi, hukuku, özgürlüğü ve fikir zenginliğini çatışma içinde değil, saygı ortamı içinde yazan köşe olacak.
Yeri geldiğinde tüketici hakkını, yeri ve zamanı geldiğinde kadın hakkını, çocuk hakkını, işçi hakkını, hasta hakkını ve hane halklarının haklarını burada okuyacaksınız. Bu köşe, herhangi bir partiden, gruptan, cemaatten ve iadeolojiden uzak bir şekilde hakkın ve haklının yanında olacak.
Mağdurların uğradığı zulmü, torpili, eşitsizliği gündeme getirerek halkın gören gözü, işiten kulağı ve haykıran sesi olacak. Milletin değerlerinden taviz vermeyerek ezilen kim olursa olsun, bir mesaj kadar, bir mail kadar yakın olacak.
Sadece hak ve özgürlükler konusunda çalışma yapmakla yetinmeyip, bu çabaları korumak, geliştirmek bilgi ve becerilerini artırmak için de çaba gösteren köşe olacak.
Rabbim Utandırmasın.
Adaletsiz Dünya
Dünyada 300 trilyon dolarlık bir varlık varken, her 5 saniyede bir çocuk açlıktan ölüyor.
Şaka gibi değil mi?
Bilim ve teknolojiye bağlı kaynaklar her gün artarken, açlık çeken insan sayısı da her geçen gün artıyor.
Şu an, şu saniye 100 milyonlarca kişi "açlık yüzünden" ölme riskiyle karşı karşıya.
Hani şu meşhur "Birleşmiş Milletler" var ya! Güya hiçbir ayrım yapmaksızın insanların eşit, özgür, insanca yaşamasını ve bunun için gerekli olan ortamın hazırlanması için kurulmuş "Birleşmiş Milletler".
Hani dünyada adaleti, güvenliği ve yardımlaşmayı sağlamak amacıyla kurulan "Birleşmiş Milletler".
Bu örgütün, sadece birkaç devletin çıkarını korumak için kurulduğunu detaylı anlatmaya gerek yoktur. Özellikle 5 daimi üyenin, insan sağlığının korunması, insan yaşamının huzurlu ve mutlu geçmesi için bütçelerinden ayırdığı ödenekleri savaş sanayisinde insan öldürmek için kullanmaları en önemli örnektir.
Dünyada binlerce insan açlık ve hastalıktan ölürken, çıkarı için kilometrelerce mesafeden gelip teröristlere milyarlarca liralık bedava silah dağıtan bir devletin dünyaya dağıttığı adaletle yaşamaya mecbur bırakılmışız. Tabi ülkemizin geçmişten günümüze gelen hatalarını öne sürenler olacaktır. Öyle bir dünyada yaşıyoruz ki güçlü olmak için acımasız katil olmak gerekiyor. Biz acımasız bir katil olmadık, olamayız. Bugün İsrail'de, ABD'de, Rusya'da PKK gibi bir terör örgütü olsa; Kadın, çocuk, böcek, çiçek gözetmeden iki nükleer bomba atar soylarını kuruturlardı. Ama Türkiye Müslüman olmanın gerektiği vasıflarla, insani ve vicdani duygularla, doğru olanı yaparak, yıllardır sadece dağda, taşta terörist bazlı mücadele ediyor. Tabi iç ve dış siyasette ülkemizin hataları yok mu? Sayısızca! Bu hatalarımızı da başka yazılarımda aktarmaya çalışacağım.
Dünyanın tarafsız ve adil hakeme ihtiyacı var. Yoksa sadece göz boyamak için söylenenler insanın midesini bulandırmaktan başka bir işe yaramıyor. Bugün yapmamız gereken tek şey sabırdır. Bu kadar zulmü görmemezlikten gelen tüm “grup”ların, "ülke"lerin yok olduğu günleri bir gün mutlaka göreceğiz.
Tüketici Hak Arama Derneği Genel Başkanı
Nihat Altay
nhataltay@hotmail.com