TEOG uygulanmaya konulduğu günlerde demişiz ki; oyun çağında olan küçücük çocukları bu gibi adil olmayan yarışmalara, anaların babaların bile katlanamayacağı streslere sokmak hatadır. Öte yandan okullar arası, bölgelerarası, şehirlerarası farklar sebebiyle asla adil bir sınav yapılamaz dolayısıyla sosyal adaletten, ahiretten, mazlum ve mağdurun hakkından bahseden bir iktidara bu ve benzeri uygulamalar yakışmaz.
Her zaman olduğu gibi hataları bile alkışlayan, methiye dizen birileri bizlere karşı çıkmışlar ve “sizler sırf muhalefet olsun diye TEOG’a karşı çıkıyorsunuz. Hakkâri’de, Şırnak’ta, Kars’ta, Erzurum'da yaşayan çocukların da batıda eğitim veren meşhur okullara girebilmesinin yolunu açan bu sisteme karşı çıkmak ayırımcılıktır, adaletsizliktir, bizden önce yapılagelen hak gaspını desteklemektir ve mağduriyeti artırma, ülkede iki ayrı sınıf oluşturma çabasıdır” demişler.
Şimdi bizler TEOG'un kaldırılmasını destekliyor ama yerine neyin ikame edildiğini açıklamadan, ortaya bir plan koyamadan bunun yürürlüğe girmesini doğru bulmadığımızı söylüyoruz.
Öte yandan; geldiği zaman TEOG'u yere göğe sığdıramayanlar, ülkeye adil, mazlumun ve mağdurun hakkını koruyan bir sınav sistemi geldiğini söyleyenler ise şimdilerde TEOG'u yerden yere vuruyorlar.
Ben de soruyorum ki ne oldu da sözümüze geldiniz ve bu kaçıncı meseledir sözümüze geliyorsunuz, farkında mısınız? Demek ki bizler sizlere muhalefet etmiyor, vatan, millet, memleket ve bu ülkenin geleceği adına doğru şeyleri söylüyormuşuz.
Eğer sizler; dürüst, vatansever, cesur ve hakikaten mağdurun hakkını savunan kişiler olsaydınız bunları o gün de söylerdiniz ama bizler, malum patlıcan ile padişah hikâyesinde olduğu gibi, sizlerin TEOG'un değil, iktidarın dalkavuğu olduğunuzu unutuyoruz.
Sizler kendi ikbaliniz için; ülkeye de, millete de, iktidara da zaman kaybettiriyor, ülkemize, milletimize hatta dalkavukluğunu yaptığınız kişiye, iktidara zarar veriyorsunuz.
Şahsi çıkarınız ve ikbaliniz için hataları alkışlayan elleriniz, hatalara methiye dizen dilleriniz bile sizlerden utanıyordur eminim. Sizler çocuklarınızın, eşlerinizin, varsa eğer gerçek dostlarınızın, ananızın, babanızın yüzüne nasıl oluyor da utanmadan, sıkılmadan bakabiliyorsunuz veya hangi yüzünüzle bakıyorsunuz?
AHMET BERHAN YILMAZ
Her zaman olduğu gibi hataları bile alkışlayan, methiye dizen birileri bizlere karşı çıkmışlar ve “sizler sırf muhalefet olsun diye TEOG’a karşı çıkıyorsunuz. Hakkâri’de, Şırnak’ta, Kars’ta, Erzurum'da yaşayan çocukların da batıda eğitim veren meşhur okullara girebilmesinin yolunu açan bu sisteme karşı çıkmak ayırımcılıktır, adaletsizliktir, bizden önce yapılagelen hak gaspını desteklemektir ve mağduriyeti artırma, ülkede iki ayrı sınıf oluşturma çabasıdır” demişler.
Şimdi bizler TEOG'un kaldırılmasını destekliyor ama yerine neyin ikame edildiğini açıklamadan, ortaya bir plan koyamadan bunun yürürlüğe girmesini doğru bulmadığımızı söylüyoruz.
Öte yandan; geldiği zaman TEOG'u yere göğe sığdıramayanlar, ülkeye adil, mazlumun ve mağdurun hakkını koruyan bir sınav sistemi geldiğini söyleyenler ise şimdilerde TEOG'u yerden yere vuruyorlar.
Ben de soruyorum ki ne oldu da sözümüze geldiniz ve bu kaçıncı meseledir sözümüze geliyorsunuz, farkında mısınız? Demek ki bizler sizlere muhalefet etmiyor, vatan, millet, memleket ve bu ülkenin geleceği adına doğru şeyleri söylüyormuşuz.
Eğer sizler; dürüst, vatansever, cesur ve hakikaten mağdurun hakkını savunan kişiler olsaydınız bunları o gün de söylerdiniz ama bizler, malum patlıcan ile padişah hikâyesinde olduğu gibi, sizlerin TEOG'un değil, iktidarın dalkavuğu olduğunuzu unutuyoruz.
Sizler kendi ikbaliniz için; ülkeye de, millete de, iktidara da zaman kaybettiriyor, ülkemize, milletimize hatta dalkavukluğunu yaptığınız kişiye, iktidara zarar veriyorsunuz.
Şahsi çıkarınız ve ikbaliniz için hataları alkışlayan elleriniz, hatalara methiye dizen dilleriniz bile sizlerden utanıyordur eminim. Sizler çocuklarınızın, eşlerinizin, varsa eğer gerçek dostlarınızın, ananızın, babanızın yüzüne nasıl oluyor da utanmadan, sıkılmadan bakabiliyorsunuz veya hangi yüzünüzle bakıyorsunuz?
AHMET BERHAN YILMAZ