
2020 yılı ihracat rakamlarını açıklayan Doğu Anadolu İhracatçılar Birliği (DAİB) Yönetim Kurulu Başkanı Ethem Tanrıver, üretimin olmadığı yerde ihracatın olamayacağını belirtti. Türkiye’den Çin’e gönderilen ihracat treniyle ilgili Tanrıver, üretimin artırılması gerektiğinin altını çizerek, “ Demiryolu ulaşımını değerlendiremezsek ters etkisi de olabilir. Çin’den gelen malzeme İngiltere’ye kadar önümüzden geçip gider. Tren gider biz de bakar dururuz” dedi.
Manolya BULUT-PUSULA

Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte düzenlediği basın toplantısında geçtiğimiz yılın ihracat rakamlarını değerlendiren DAİB Başkanı Ethem Tanrıver, 2020 yılı içinde birlik olarak 2 milyar 68 milyon dolar ihracat gerçekleştirildiğini belirterek 2021 yılı hedefleri paylaşıldı.
Üretmezsek ters etki yapar
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Tanrıver, Türkiye’den Çin’e gönderilen ihracat treni ile ilgili yorumda bulundu. Trenin avantajı olduğu kadar ters etkisinin de yapabileceğini ifade eden Tanrıver, “Dünya’da uzaklık diye bir şey kalmadı. Çin treni bölgemizden geçti, bu çok büyük bir avantaj. Bunu çok iyi değerlendirmemiz lazım. Değerlendiremezsek ters etkisi de olabilir. Çin’den gelen malzeme İngiltere’ye kadar önümüzden geçip gider. Tren gider biz de bakar dururuz. Üretim sahasına hızlıca geçmemiz lazım. Tren yolunun bize avantajları da oldu. İlk tren ihracatını Erzincan’da bir maden firmasından Gürcistan’a yaptık. Ancak bunu devam ettirmemiz, üzerine koyarak ilerlememiz gerekiyor” dedi.

Karabağ’ı değerlendirmeliyiz
Azerbaycan ile Ermenistan arasında yaşanan ve Karabağ’ın işgalden kurtarılması ile birlikte bölgedeki gelişmeleri yakından takip ettiklerini hatırlatan Başkan Tanrıver, “ Karabağ’ın alınması Türk devletinin uzun yıllardır beklediği bir olaydı. Karabağ’ın kurtarılması hepimizi sevindirdi. Şimdi Bakü’den başlayıp Karabağ ve Nahçivan üzerinden bir ulaşım koridoru oluşturuluyor. Karayolu ve demiryolu bağlantısı ile Türk Cumhuriyetlerine rahatlıkla ulaşabiliriz. Bizim ürünlerimiz tam kardeş ülkelere satılabilecek ürünler. Hızlı bir şekilde oradaki firmalarla iletişime geçip 10-15 gün içerisinde bir kitapçık hazırlayacağız. Hangi ürün hangi kalemden satılır, bilgi sahibi olacağız. Bizim bakmamamız, artık koşmamız gerek. Biz üretmezsek biri gelir bizi geçer. Birçok madene, ham maddeye sahibiz. Bir istersek yapamayacağımız şey yok” diye konuştu.
Tekstilkentin ihracata getirisi yok
Erzurum 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulan yakın zamanda faaliyete geçen Tekstilkent’in ihracat alanında birliğe getirisi olmadığını hatırlatan Tanrıver, “2. OSB’de kurulan tekstilkent ile ilgili Vali Beyle de görüştük. Şu anda ihracat açısından oranın bize hiçbir faydası, getirisi yok. Tekstilkent’teki firmalar genel merkezleri üzerinden ihracat yapıyorlar ve dolayısıyla rakamlar Doğu’ya yansımıyor. Bize dahil olsa 30 milyon değil 100 milyon dolardan bahseder hale geliriz. İhracatın Doğu’dan bizim birliğimiz üzerinden olsun istiyoruz” dedi.

E-ticaret vurgusu
İnternet ortamında satışın önemine dikkat çeken Tanrıver, “Üretim olmadan ihracat olmaz, yeter ki üretim yapılsın biz ve ekibimiz bunu satacak güce, bilgiye sahibiz. E-ticaret çok fazla bilinmiyordu ama artık vazgeçilmez hale geldi. Herkes bunun kolaylığını yakaladı. Biz de ürünlerimizi satacak hale geldik. Hangi ülke ne alıyor, ne istiyor bunun analizini yaptık, kitapçık haline getirdik. 2021’de de pandemiye ve bütün olumsuzluklara rağmen daha da büyüyeceğiz. Önceki yıl hedefimiz 2.1 milyar dolardı, yakaladık. Bu seneki hedefimiz ise 2.5 milyar dolar” diye konuştu.
Dört duvara değil ürüne teşvik
Devlet teşviklerine dair de açıklamada bulunan Tanrıver, “Yatırımcı uçan kuş gibidir. Nerede rahat ederse orada ticaret yapar. Devlet tarafından Doğu’ya ne teşvik verilse azdır. Dört duvara değil üretilen ürüne teşvik verilsin istiyoruz. Öte yandan ortaklık kültürünü geliştirip ‘ben değil biz deme’ zamanıdır. Biz her zaman ihracatçımızın yanındayız, yasal çerçeveler içinde kanuni ne işi varsa gece gündüz demeden bütün sorunlarını çözmek için canla başla çalışıyoruz. Çalışacağımızın da sözünü veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Pandemiye rağmen artış
2020 yılı içinde DAİB’e bağlı aktif ihracat yapan 2 bin 605 firma, 195 ülkeye toplamda 2 milyar 68 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. Ağrı, Ardahan, Batman, Bayburt, Bingöl, Bitlis, Erzurum, Erzincan, Elazığ, Iğdır, Hakkari, Muş, Şırnak, Tunceli, Van, Kars ve Siirt’ten ürün gönderildi. Pandemiye rağmen 2019 yılına göre yüzde 12,33 artış sağlandı.
En çok ihracat sanayi ve tarımdan
Yurt dışına 2019 yılında 1 milyar 416 milyon 252 bin dolarlık sanayi ürünü, 327 milyon 916 dolarlık tarım ürünü satılırken 2020 yılında sanayide yüzde 7,02'lik artışla 1 milyar 515 milyon 689 bin dolarlık, tarımda ise yüzde 40,14 'lük artışla 459 milyon 555 bin dolarlık ihracat yapıldı. Birliğin geçen yıl madencilik sektörü ihracatı ise 93 milyon 377 bin dolar oldu. Sanayi ürünleri ihracatında geçen yıl ilk sırayı 250 milyon 715 bin dolarla kimya sektörü aldı. Bu sektörü 229 milyon 473 bin dolar ile makine, 218 milyon 644 bin dolar ile hazır giyim sektörü izledi.
Irak ilk sırada
DAİB üyesi firmalar, tarım ürünlerinde 40 milyon 602 bin dolar, yaş meyve ve sebzeden 157 milyon 236 bin dolar, meyve sebze mamullerinden ise 43 milyon 704 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Birliğin 2020 ihracatı ülkelere göre değerlendirildiğinde, 516 milyon 718 bin dolar ile ilk sırada Irak yer aldı. Yıl boyunca bu alanda liderliğini koruyan Irak'ı 135 milyon 396 bin dolar ile Azerbaycan-Nahçıvan, 122 milyon 427 bin dolar ile Almanya, 106 milyon 515 bin dolar ile İran ve 57 milyon 154 bin dolar ile Libya takip etti.
Manolya BULUT-PUSULA

Yönetim Kurulu üyeleri ile birlikte düzenlediği basın toplantısında geçtiğimiz yılın ihracat rakamlarını değerlendiren DAİB Başkanı Ethem Tanrıver, 2020 yılı içinde birlik olarak 2 milyar 68 milyon dolar ihracat gerçekleştirildiğini belirterek 2021 yılı hedefleri paylaşıldı.
Üretmezsek ters etki yapar
Basın mensuplarının sorularını da yanıtlayan Tanrıver, Türkiye’den Çin’e gönderilen ihracat treni ile ilgili yorumda bulundu. Trenin avantajı olduğu kadar ters etkisinin de yapabileceğini ifade eden Tanrıver, “Dünya’da uzaklık diye bir şey kalmadı. Çin treni bölgemizden geçti, bu çok büyük bir avantaj. Bunu çok iyi değerlendirmemiz lazım. Değerlendiremezsek ters etkisi de olabilir. Çin’den gelen malzeme İngiltere’ye kadar önümüzden geçip gider. Tren gider biz de bakar dururuz. Üretim sahasına hızlıca geçmemiz lazım. Tren yolunun bize avantajları da oldu. İlk tren ihracatını Erzincan’da bir maden firmasından Gürcistan’a yaptık. Ancak bunu devam ettirmemiz, üzerine koyarak ilerlememiz gerekiyor” dedi.

Karabağ’ı değerlendirmeliyiz
Azerbaycan ile Ermenistan arasında yaşanan ve Karabağ’ın işgalden kurtarılması ile birlikte bölgedeki gelişmeleri yakından takip ettiklerini hatırlatan Başkan Tanrıver, “ Karabağ’ın alınması Türk devletinin uzun yıllardır beklediği bir olaydı. Karabağ’ın kurtarılması hepimizi sevindirdi. Şimdi Bakü’den başlayıp Karabağ ve Nahçivan üzerinden bir ulaşım koridoru oluşturuluyor. Karayolu ve demiryolu bağlantısı ile Türk Cumhuriyetlerine rahatlıkla ulaşabiliriz. Bizim ürünlerimiz tam kardeş ülkelere satılabilecek ürünler. Hızlı bir şekilde oradaki firmalarla iletişime geçip 10-15 gün içerisinde bir kitapçık hazırlayacağız. Hangi ürün hangi kalemden satılır, bilgi sahibi olacağız. Bizim bakmamamız, artık koşmamız gerek. Biz üretmezsek biri gelir bizi geçer. Birçok madene, ham maddeye sahibiz. Bir istersek yapamayacağımız şey yok” diye konuştu.
Tekstilkentin ihracata getirisi yok
Erzurum 2. Organize Sanayi Bölgesi’nde kurulan yakın zamanda faaliyete geçen Tekstilkent’in ihracat alanında birliğe getirisi olmadığını hatırlatan Tanrıver, “2. OSB’de kurulan tekstilkent ile ilgili Vali Beyle de görüştük. Şu anda ihracat açısından oranın bize hiçbir faydası, getirisi yok. Tekstilkent’teki firmalar genel merkezleri üzerinden ihracat yapıyorlar ve dolayısıyla rakamlar Doğu’ya yansımıyor. Bize dahil olsa 30 milyon değil 100 milyon dolardan bahseder hale geliriz. İhracatın Doğu’dan bizim birliğimiz üzerinden olsun istiyoruz” dedi.

E-ticaret vurgusu
İnternet ortamında satışın önemine dikkat çeken Tanrıver, “Üretim olmadan ihracat olmaz, yeter ki üretim yapılsın biz ve ekibimiz bunu satacak güce, bilgiye sahibiz. E-ticaret çok fazla bilinmiyordu ama artık vazgeçilmez hale geldi. Herkes bunun kolaylığını yakaladı. Biz de ürünlerimizi satacak hale geldik. Hangi ülke ne alıyor, ne istiyor bunun analizini yaptık, kitapçık haline getirdik. 2021’de de pandemiye ve bütün olumsuzluklara rağmen daha da büyüyeceğiz. Önceki yıl hedefimiz 2.1 milyar dolardı, yakaladık. Bu seneki hedefimiz ise 2.5 milyar dolar” diye konuştu.
Dört duvara değil ürüne teşvik
Devlet teşviklerine dair de açıklamada bulunan Tanrıver, “Yatırımcı uçan kuş gibidir. Nerede rahat ederse orada ticaret yapar. Devlet tarafından Doğu’ya ne teşvik verilse azdır. Dört duvara değil üretilen ürüne teşvik verilsin istiyoruz. Öte yandan ortaklık kültürünü geliştirip ‘ben değil biz deme’ zamanıdır. Biz her zaman ihracatçımızın yanındayız, yasal çerçeveler içinde kanuni ne işi varsa gece gündüz demeden bütün sorunlarını çözmek için canla başla çalışıyoruz. Çalışacağımızın da sözünü veriyoruz” ifadelerini kullandı.
Pandemiye rağmen artış
2020 yılı içinde DAİB’e bağlı aktif ihracat yapan 2 bin 605 firma, 195 ülkeye toplamda 2 milyar 68 milyon dolar ihracat gerçekleştirdi. Ağrı, Ardahan, Batman, Bayburt, Bingöl, Bitlis, Erzurum, Erzincan, Elazığ, Iğdır, Hakkari, Muş, Şırnak, Tunceli, Van, Kars ve Siirt’ten ürün gönderildi. Pandemiye rağmen 2019 yılına göre yüzde 12,33 artış sağlandı.
En çok ihracat sanayi ve tarımdan
Yurt dışına 2019 yılında 1 milyar 416 milyon 252 bin dolarlık sanayi ürünü, 327 milyon 916 dolarlık tarım ürünü satılırken 2020 yılında sanayide yüzde 7,02'lik artışla 1 milyar 515 milyon 689 bin dolarlık, tarımda ise yüzde 40,14 'lük artışla 459 milyon 555 bin dolarlık ihracat yapıldı. Birliğin geçen yıl madencilik sektörü ihracatı ise 93 milyon 377 bin dolar oldu. Sanayi ürünleri ihracatında geçen yıl ilk sırayı 250 milyon 715 bin dolarla kimya sektörü aldı. Bu sektörü 229 milyon 473 bin dolar ile makine, 218 milyon 644 bin dolar ile hazır giyim sektörü izledi.
Irak ilk sırada
DAİB üyesi firmalar, tarım ürünlerinde 40 milyon 602 bin dolar, yaş meyve ve sebzeden 157 milyon 236 bin dolar, meyve sebze mamullerinden ise 43 milyon 704 bin dolarlık ihracat gerçekleştirdi. Birliğin 2020 ihracatı ülkelere göre değerlendirildiğinde, 516 milyon 718 bin dolar ile ilk sırada Irak yer aldı. Yıl boyunca bu alanda liderliğini koruyan Irak'ı 135 milyon 396 bin dolar ile Azerbaycan-Nahçıvan, 122 milyon 427 bin dolar ile Almanya, 106 milyon 515 bin dolar ile İran ve 57 milyon 154 bin dolar ile Libya takip etti.