Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Kasım Doğan, nadir görülen aort damar yırtılmasının çabuk teşhis edilip, hızlı bir şekilde tedavi edilmediği takdirde ölümcül hale gelebileceğini söyledi.
Medicana Sivas Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Kasım Doğan, adeta saatli bomba olarak tanımlanan aort anevrizması hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Doğan, “ Vücudumuzun en büyük atar damarı olan aort üzerinde hiç belirti vermeden oluşan kesecikler, genişlemeler, patlamaya hazır bir bomba gibi hayatımızı tehdit edebilir. Nadir görülse de aort damar yırtılması (diseksiyonu) çabuk teşhis edilip, hızlı bir şekilde tedavi edilmezse ölümcül hale gelebilir. Tek çare ise hastanın acilen ameliyata alınmasıdır” dedi.
“Hastanın iki patolojisi ani ölüme neden olabilir”
Prof. Dr. Kasım Doğan, hastanın iki patolojisinin ani ölüme neden olabileceğini söyleyerek, “Birincisi aort diseksiyonu, daha çok 35-55 yaş aralığında tansiyonu yüksek kişilerde görülür. Damarın en içteki tabakası yırtılıyor ve kan ilerleyerek tabakaları birbirinden ayırıyor. Böylece kanın aktığı bir gerçek birde yalancı kanal oluşuyor. Hastada organlara giden yan dalların ağzı kapanıyor. Organ yetmezliğinden veya kanamadan hastalar kaybediliyor. Ani başlayan şiddetli göğüs ve sırt ağrısı vardır. İkincisi aort anevrizması: Aorta (çoğu zaman karın seviyesinde) şişip balonlaşıyor ve bir süre sonra yırtılarak ölüme neden oluyor. 50li yaşlardan sonra sık görülür. Çoğu zaman bir belirti vermez. Yırtıldığı zaman şiddetli bel ve karın ağrısı vardır. Tomografi ile teşhis edilir. Her iki durumda da acil cerrahi tedavi gerektirir“ diye konuştu.
“Karın içi aort anevrizması karın, bel ve sırt ağrılarına neden olabilir”
Karın içi aort anevrizmasının karın, bel ve sırt ağrılarına neden olabileceğine değinen Doğan, “Karın içi aort anevrizması karın, bel ve sırt ağrılarına neden olabilir. Ultrasonografi veya BT anjiyo gibi yöntemlerle tespit edilebilir. Ayrıca çoğu zaman herhangi bir sebeple karın USG yapılırken bu hastalık tespit edilir. Zamanında teşhis edilmeyen aort anevrizmaları öksürük, kabızlık, ani tansiyon yükselmesi sebebiyle yırtılabilir. Bu aşamada hastanın acile yetişemeden hayatını kaybetme riski oldukça yüksektir” şeklinde konuştu.
“Düzenli kontrol şart”
Düzenli kontrolün şart olduğunu belirten Doğan, özellikle 50 yaş üzerindeki hipertansiyon; yüksek kolesterol, ateroskleroz (damar sertliği) şikâyeti olan kişiler ve sigara kullananlar kişilerin düzenli kontrol yapması gerektiğini belirtti. Doğan, aort anevrizmasından korunmak için; sigaradan uzak durmalı, tuz kullanımını azaltmalı, beslenmeye dikkat etmeli, sağlıklı ve dengeli beslenmelidir. iha
Medicana Sivas Hastanesi Kalp ve Damar Cerrahi Uzmanı Prof. Dr. Kasım Doğan, adeta saatli bomba olarak tanımlanan aort anevrizması hakkında önemli açıklamalarda bulundu. Doğan, “ Vücudumuzun en büyük atar damarı olan aort üzerinde hiç belirti vermeden oluşan kesecikler, genişlemeler, patlamaya hazır bir bomba gibi hayatımızı tehdit edebilir. Nadir görülse de aort damar yırtılması (diseksiyonu) çabuk teşhis edilip, hızlı bir şekilde tedavi edilmezse ölümcül hale gelebilir. Tek çare ise hastanın acilen ameliyata alınmasıdır” dedi.
“Hastanın iki patolojisi ani ölüme neden olabilir”
Prof. Dr. Kasım Doğan, hastanın iki patolojisinin ani ölüme neden olabileceğini söyleyerek, “Birincisi aort diseksiyonu, daha çok 35-55 yaş aralığında tansiyonu yüksek kişilerde görülür. Damarın en içteki tabakası yırtılıyor ve kan ilerleyerek tabakaları birbirinden ayırıyor. Böylece kanın aktığı bir gerçek birde yalancı kanal oluşuyor. Hastada organlara giden yan dalların ağzı kapanıyor. Organ yetmezliğinden veya kanamadan hastalar kaybediliyor. Ani başlayan şiddetli göğüs ve sırt ağrısı vardır. İkincisi aort anevrizması: Aorta (çoğu zaman karın seviyesinde) şişip balonlaşıyor ve bir süre sonra yırtılarak ölüme neden oluyor. 50li yaşlardan sonra sık görülür. Çoğu zaman bir belirti vermez. Yırtıldığı zaman şiddetli bel ve karın ağrısı vardır. Tomografi ile teşhis edilir. Her iki durumda da acil cerrahi tedavi gerektirir“ diye konuştu.
“Karın içi aort anevrizması karın, bel ve sırt ağrılarına neden olabilir”
Karın içi aort anevrizmasının karın, bel ve sırt ağrılarına neden olabileceğine değinen Doğan, “Karın içi aort anevrizması karın, bel ve sırt ağrılarına neden olabilir. Ultrasonografi veya BT anjiyo gibi yöntemlerle tespit edilebilir. Ayrıca çoğu zaman herhangi bir sebeple karın USG yapılırken bu hastalık tespit edilir. Zamanında teşhis edilmeyen aort anevrizmaları öksürük, kabızlık, ani tansiyon yükselmesi sebebiyle yırtılabilir. Bu aşamada hastanın acile yetişemeden hayatını kaybetme riski oldukça yüksektir” şeklinde konuştu.
“Düzenli kontrol şart”
Düzenli kontrolün şart olduğunu belirten Doğan, özellikle 50 yaş üzerindeki hipertansiyon; yüksek kolesterol, ateroskleroz (damar sertliği) şikâyeti olan kişiler ve sigara kullananlar kişilerin düzenli kontrol yapması gerektiğini belirtti. Doğan, aort anevrizmasından korunmak için; sigaradan uzak durmalı, tuz kullanımını azaltmalı, beslenmeye dikkat etmeli, sağlıklı ve dengeli beslenmelidir. iha