Uzmanlardan iftar ve sahur uyarısı
Diyetisyen Gamze Söylemez, Ramazan ayının son günlerinde beslenme ile alakalı daha dikkatli ve özenli olunması gerektiğini hatırlattı.
Ramazan ayının son günlerinde özellikle dikkat edilmesi gereken belli başlı kuralların olduğunu belirten Diyetisyen Gamze Söylemez, “Ramazan Bayramı'na girmeden bireylerin yavaşlayan metabolizmalarını hızlandırmaları için en çok önereceğimiz kural sahura kalkmalarıdır. Sahura kalkamıyorsanız bile en azından bir şeyler yiyip yatmanızı tavsiye ederim. Sahurda daha çok sağlıklı kahvaltılıklardan tercih edebilirsiniz. Yumurta, peynir, zeytin, biraz pekmez veya bal tercih edip tam buğday ekmeğiyle güzel bir sahur tercih edebilir. Kabızlık problemi yaşayanlar, şekersiz komposto veya kayısı hoşafı tarzı şeylerde sahurda tercih edebilirler. İftar sofralarının özellikle doğuda en çok kullanılan besinlerden biri kırmızı et. Kırmızı et tüketimini kronik olanlara dikkat etmeli. Özellikle iftara başlamadan bir bardak su içmeliyiz. Ardından bir kase kadar çorba içip beş on dakika kadar ara verirseniz sindirim sistemimizin çalışmasına yardımcı olacaktır. Ardından daha çok eti yemeklerin içine kullanmalarını tavsiye ederiz” dedi.
“Bolca yeşillik tüketmeye çalışın”
Parça et tüketiminin Ramazan'ın son zamanlarında kişilerde kolesterol miktarında artış sağlayabileceğine dikkat çeken Diyetisyen Gamze Söylemez, “Bu yüzden Ramazan Bayramı'ndan sonra da herkese bir kan tahlili vermelerini tavsiye ederim. Yemeklerin içerisinde kullanılan etlerde, yemeklerin suyunu tüketmemek gerekiyor. Çünkü et direkt yağını suya veriyor. Bu yüzden yemeklerin yağını, suyunu süzerek daha çok tane kısımlarını tercih edebilirler. Ardından bolca koyu yeşil yapraklı sebze tüketiminde de fayda var. Bunlar da sindirimi ve aynı zamanda dolaşım sistemini yardımcı olacaktır. Yemek esnasında sıvı tüketimini tavsiye etmem. Yemeklerden yarım saat önce veya yarım saat sonra sızı tüketimi sindirim sistemimi ve emilim konusunda da çok daha fayda sağlayacaktır” şeklinde konuştu.
“Bayrama hazırlıklı olun”
Yemeklerden sonra tüketilen tatlılara da dikkat çeken Söylemez, sözlerine şöyle devam etti:
“Özellikle yemeklerden hemen sonra tüketilen Erzurum'da kadayıf dolması tarzı şerbetli tatlılar. Kan şeker çok hızlı yükselttiği için daha çok iki saat verdikten sonra parçalara bölerek birkaç birim şeklinde eşlik edebilirsiniz. Burada biz diyetisyenlerin en büyük önerisi daha çok sütlü tatlılar ve meyveli tatlılar tercih etmeniz ya da sütlü kahvenin yanına alacağınız bir iki kare çikolata da sizlerin tatlı ihtiyacını yeterli oranda düzenleyecektir. Bu yüzden lütfen psikolojik olarak kendinizi son haftalara hazırlayıp daha sonra bayramda tüketeceğiniz ufak tefek kaçamakları da göz önünde bulundurarak son haftalar daha dikkatli olun diyoruz.”
Hanımefendi, kusura bakmayın da siz masal anlatıyorsunuz. Bir marul 35 ₺ , içinde on tane dal olan bir bağ yeşil soğan 25 ₺, bir kilo kapya biber 90 ₺, 50 ₺' den aşağı sebze, meyve yok, piyasa levir levir ateş almış yanıyor , 15 milyon aç, 53 milyon yoksul insan ( ne utanç verici bir durum) piyasa ile boğuşuyor, siz de 17 milyon tuzu kuru insanlara iftar, sahur menüsü sunuyor, bu 68 milyon insanı neden görmüyor, adeta onlarla alay ediyorsunuz ?.. yoksa siz uzaydan mı geldiniz, bu ülkede yaşamıyorsunuz ?.. bırakın bu ezop masallarını da gerçekleri görerek yazın lütfen. Selamlar.