Saliha, Ertuğrul, Cafiz, Furkan, Burak, Erdem, Zeynep, Nezahat ve Mehmet...
Bu isimlerin her biri daha hayatlarının baharındaydı. Hepsinin kısacık hayatı bir karayolunda son buldu. Bir o kadar kişi de yaralandı, aralarında sakat kalanlar oldu.
2008 yılında Atatürk Üniversitesinde eğitim gören Saliha, Ertuğrul ve Cafiz, üniversitenin arka kapısının açıldığı Çat Yolu Güzergâhındaki Beyaz Evler kavşağından karşıya geçerken otomobilin altında kalarak feci şekilde can verdiler.
O tarihte yol üzerinde her hangi bir üst geçit yoktu. Bu kazanın ardından Karayolları Genel Müdürlüğü o yola bir üst geçit koydu. Ama iklim şartları o üst geçidin kullanılmasına imkan tanımadı. Gençler o kavşaktan kelle koltukta geçmeye devam etti.
***
Aynı cadde üzerine yapılan 2 hastane nedeniyle bölgenin trafik yoğunluğu kat be kat arttı. Ancak yayalara yönelik ciddi bir çalışma yapılmadı.
Ara ara yaralamalı trafik kazalarının yaşandığı Çat Yolunun son kurbanları, üniversite öğrencileri Zeynep Bağrıyanık ve Nezahat Tanas oldu. Yüreklerimiz dağlandı. Gencecik gelecek vaat eden kızlarımız toprağa girdi.
Daha onların acısı yüreğimizde taze iken aynı yolda bir genç daha otomobilin altında kaldı. Neyse ki bu defa korkulan olmadı. Üniversiteli genç hafif sıyrıklarla kazayı atlattı.
Artık o yolda hayatlar son bulmasın.
Milyarlarca lira harcanarak yapılan devasa yollarda hiç mi yaya öncelik olmaz!
Bir kez daha gördük ki yapılan üst geçitler hiçbir işe yaramıyor. Vatandaş zorda kalmadıkça bu geçitleri kullanmıyor.
Her saat başı onlarca ambulansın geçtiği güzergahın etrafına çekilecek bir çit, büyük oranda yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçecektir.
Bugüne kadar kaç kaza oldu, kaç kişi can verdi, kaç kişi yaralandı, sakat kaldı. Kaç sürücü cezaevine girdi, biz sayamadık.
Bari bu son olsun, bu yola kurban verdiğimiz son gonca güller bu iki evladımız olsun.
Bu isimlerin her biri daha hayatlarının baharındaydı. Hepsinin kısacık hayatı bir karayolunda son buldu. Bir o kadar kişi de yaralandı, aralarında sakat kalanlar oldu.
2008 yılında Atatürk Üniversitesinde eğitim gören Saliha, Ertuğrul ve Cafiz, üniversitenin arka kapısının açıldığı Çat Yolu Güzergâhındaki Beyaz Evler kavşağından karşıya geçerken otomobilin altında kalarak feci şekilde can verdiler.
O tarihte yol üzerinde her hangi bir üst geçit yoktu. Bu kazanın ardından Karayolları Genel Müdürlüğü o yola bir üst geçit koydu. Ama iklim şartları o üst geçidin kullanılmasına imkan tanımadı. Gençler o kavşaktan kelle koltukta geçmeye devam etti.
***
Aynı cadde üzerine yapılan 2 hastane nedeniyle bölgenin trafik yoğunluğu kat be kat arttı. Ancak yayalara yönelik ciddi bir çalışma yapılmadı.
Ara ara yaralamalı trafik kazalarının yaşandığı Çat Yolunun son kurbanları, üniversite öğrencileri Zeynep Bağrıyanık ve Nezahat Tanas oldu. Yüreklerimiz dağlandı. Gencecik gelecek vaat eden kızlarımız toprağa girdi.
Daha onların acısı yüreğimizde taze iken aynı yolda bir genç daha otomobilin altında kaldı. Neyse ki bu defa korkulan olmadı. Üniversiteli genç hafif sıyrıklarla kazayı atlattı.
Artık o yolda hayatlar son bulmasın.
Milyarlarca lira harcanarak yapılan devasa yollarda hiç mi yaya öncelik olmaz!
Bir kez daha gördük ki yapılan üst geçitler hiçbir işe yaramıyor. Vatandaş zorda kalmadıkça bu geçitleri kullanmıyor.
Her saat başı onlarca ambulansın geçtiği güzergahın etrafına çekilecek bir çit, büyük oranda yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçecektir.
Bugüne kadar kaç kaza oldu, kaç kişi can verdi, kaç kişi yaralandı, sakat kaldı. Kaç sürücü cezaevine girdi, biz sayamadık.
Bari bu son olsun, bu yola kurban verdiğimiz son gonca güller bu iki evladımız olsun.