Erzurum’da bulunan mahkemelerde Medya İletişim Büroları açıldı. Cumhuriyet Başsavcısı Halil İnal, “Kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi, yargıya ilişkin yanlı, eksik ve çarpıtma haberlerin önüne geçilmesi maksadıyla tüm mahkemelerimizde Medya İletişim Büroları kurulmuştur” dedi. Açılışların ardından ‘Yargı Medya Buluşması Semineri’ düzenlendi.
Cihat İncesu - Mutluhan Çamur /Pusula
Adalet Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından başlatılan proje kapsamında Erzurum Bölge Adliye, Bölge İdare ve Erzurum Adalet Sarayı'nda Medya İletişim Büroları açıldı. Açılışa, Strateji Geliştirme Başkanı Alpaslan Azapağası, Adalet Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Bilal Çetin, Bölge Adliye Mahkemesi (BAM) Başsavcısı Ünal Bingül, BAM Başkanı Mustafa Çetin, Bölge İdare Mahkemesi Başkanı Mehmet Metin Kahraman, Cumhuriyet Başsavcısı Halil İnal, Adalet Komisyonu Başkanı Ömer Özgür Ercan, Baro Başkanı Talat Göğebakan, Ankara Üniversitesi İletişim Fakültesi Dekanı Prof.Dr. Abdülrezak Altun, Doğu Anadolu Gazeteciler Cemiyeti (DAGC) Başkanı Feridun Fazıl Özsoy, bölge illerinin gazeteciler cemiyet başkanları ve Pusula Gazetesi Genel Koordinatörü Sevda Güneş katıldı. Basın mensuplarının yargı haberlerine kolay ulaşabilmesi için kurulan Medya İletişim Büroları kesilen kurdele ile hizmete açıldı. Açılışın ardından bu bürolarda görev yapacak basın sözcüleri medya mensuplarıyla tanıştırıldı. Daha sonra Türkiye’de ilk kez Erzurum’da yapılan ‘Yargı Medya Buluşması Semineri’ düzenlendi.
Uygulamanın aktörlerinin iyi bir eğitimden geçirdiğini ifade eden Adalet Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanı Alpaslan Azapağası, ülke çapında personelin kursa tabi tutulduğunu söyledi. Azapağası, “ Günümüz demokrasi anlayışında yargı bağımsızlığının basın özgürlüğünün gerçekleşebilmesi, halkın doğru şekilde bilgilendirilmesine bağlıdır. Şeffaflık demokrasinin vazgeçilmez unsurudur. Denetlene bilirlikte vazgeçilmez unsurdur. Gizlilik kötü bir hastalıktır. Biz bu tür hastalıklarla mücadele etmemiz lazım. Halkın ilk elden haber almasını sağlamak amacı ile ülke genelinde basın iletişim büroları kuruldu" diye konuştu.
Yargı ve medya iletişimi önemli
Basın bürolarının açılışının ardından Palandöken Sway Otel’de ‘Yargı Medya Buluşması Semineri’ düzenlendi. Bölge illerinde görev yapan basın mensuplarının da katıldığı seminerde konuşan Erzurum Cumhuriyet Başsavcısı Halil İnal halkın doğru bilgilendirilmesinin önemine değindi.
İnal, “Kamuoyunun yargı ile ilgili kurumlarda haber alma hakkının sağlanması, sağlıklı bilgi akışının temini ve basın sözcülüğü kurumuna işlevlik kazandırılması amacıyla Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü 2015 yılı tarihli genelgesi gereğince tüm adliye ve ağır ceza merkezlerimizde Medya İletişim Büroları kurulmuş ve basın sözcüleri belirlenmiştir. Yine Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından basın sözcülerine Ankara’da eğitim verildi. Bu şekilde Basın sözcülüğü kurumuna işlevlik kazandırılmıştır. Adil yargılama hakkını en önemli unsurlarından biri masumiyet karinesidir. Bu karine Türkiye Cumhuriyeti Anayasamızın 38. Maddesinde ‘suçluluğu hükmen sabit oluncaya kadar kimse suçlu sayılmaz’. Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. Maddesinde de ‘bir suç ile itham edilen herkes, suçluluğu yasal olarak sabit oluncaya kadar suçsuz sayılır’ şeklinde yer alır. Hukukun üstünlüğü dayalı demokratik bir devletin vazgeçilmez unsurlarından biri olan basın özgürlüğü toplumsal sorumluluğun bilinciyle masumiyet karinesine kamusal çıkarlar ile şüphelidir ve kişisel çıkarlarını doğru değerlendirmeye uygun bir biçimde kullanılmadır. Anca soruşturma evresinde kamuoyunun doğrudan bilgilendirilmemesi sebebiyle gerçeğe aykırı haberler yayınlanabilmekte. Bu durumda işlenen suçla ilgili olsun ya da olmasın masumiyet karinesi ve lekelenmeme hakkı zarar görebilmektedir. Diğer yandan hukuk yargılamasıyla ilgili idari yargıya konu edilen davalarda davanın taraflarının kişilik hakları ve özel hayatın gizliği ile ticari sırların da korunması önem arz etmektedir. Basın meslek etiğine uygun olarak anılan ilkelere uymak kaydıyla kamuoyunu doğru bilgilendirilerek, yanlış eksik ve çarpıtma bilgilerin önüne geçilmesi medya mensuplarının yargı ile olan iletişimin güçlendirilmesi ve diğer kanuni süreçler hakkında yapılacak bilgilendirilmeler yargıya güveni arttıracaktır. Belirtilen hakların korunması ve kullanılmasına imkan sağlanması kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi, yargıya ilişkin yanlı, yanlış, eksik ve çarpıtma haberlerin önüne geçilmesi maksadıyla yargı ve basın ilişkileri yeniden düzenlenerek basın sözcülüğünün daha etkin çalıştırılması için basın sözcüleri belirlenmiş ve tüm mahkemelerimizde Medya İletişim Büroları kurulmuştur.
Adalet Bakanlığı Strateji Geliştirme Başkanlığı tarafından basın sözlüğünün tanıtılması ve basın sözcüleriyle medya mensuplarının birbirlerini yakından tanıyıp mevcut sorunları istişare etmesi amacıyla bu programı düzenledik” diye konuştu.
Bu uygulama çok doğru
Bölge Adliye Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcısı Ünal Bingöl de kamuoyunun doğru haber alma hakkını en iyi şeklide kullanabilmesi ve kahraman yargının tüm hain terör örgütleri ve suç unsurlarıyla mücadele ettiği bu dönemde doğru ve etkili haber verilebilmesi açsından bu uygulamanın çok doğru olduğunu söyledi.
Basına büyük görev düşüyor
Seminerde konuşan Adalet Bakanlığı Basın ve Halkla İlişkiler Müşaviri Bilal Çetin ise yargının verdiği kararların halka ulaştırılması için basın mensuplarına büyük görevler düştüğünü bildirdi. Şimdiye kadar yargı ile medya arasında bir kopukluk yaşandığını hatırlatan Çetin, medya iletişim bürolarının kurulması ile bu sorunların ortadan kalkacağını belirtti. Bilal Çetin şunları söyledi:
"Ulaşamadığınız haberler konusunda başsavcılarımız, başsavcı vekillerimiz size yardımcı olacaktır. Medya iletişim konusunda başsavcılarımız, başsavcı vekillerimizle toplantı gerçekleştirdik. O toplantılarda söylediğim şu: Gazeteci arkadaşlarımızın doğru haber vermesini istiyorsanız, size ulaşmaları lazım. Başsavcılarımızın telefon numaralarını gazeteci arkadaşlarımıza vermelerini rica ediyorum. Çünkü gazetecilikte hız çok önemli. Aldığınız bir haberi anında doğrulatmanız gerekiyor. Doğrulatmazsanız yanlış haber vermek zorunda kalabiliyorsunuz. Gazeteci arkadaşlarımız bir haber aldığı zaman başsavcımıza iki saniye içerisinde ulaşmalı ki o haberin doğru olup- olmadığını teyit edebilmeli. Teyit edemezse yalan yanlış haberlerin önünde geçmeyi engelleyemeyiz. Yargı mensupları, başsavcı, komisyon başkanlarımıza büyük görev düşüyor. İnanıyorum ki bundan sonra başsavcılarımız, başsavcı vekillerimiz, komisyon başkanlarımız medya mensuplarımızla daha çok iletişime geçeceklerdir. Sen gazeteciye doğru haber vermezsen o yanlış haberi vermek zorunda kalır. Gazeteci arkadaşlarımıza doğru haberi ulaştırmak zorundayız. Gazeteciler de haberleri doğrulatmadan, teyit etmeden yazmasın."
Konuşmalarının ardından seminer devam etti.