Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Aziziye İlçe Başkanı Lokman Acar, 12 Eylül askeri Darbesi’nin 44. yıldönümünde bir mesaj yayınladı. Özellikle gençleri hedef alan 12 Eylül’ün her yönüyle analiz edilmesi gerektiğini vurgulayan Başkan Acar, mesajında "Türk milliyetçiliği, vatan ve millet sevdasının hiçbir ön şarta dayanmayan kutlu bir yansımasıdır. Belirsizliği kuşatan esrar perdesi kaldırılıp, sarih gerçekler sahnedeki yerini aldıkça, daha önemlisi aziz Türk milleti, kutlu iradesine, tartışma kabul etmez istiklaline sarıldıkça, 12 Eylül’ün karanlık yönleri bütünüyle ortaya dökülecektir. Özellikle Türk gençliğinin hedef alınması, gencecik evlatlarımızın şehadet, mahkumiyet ve mağduriyeti her yönüyle analiz edilmelidir. 12 Eylül ve yaşanan acıklı dönemlerin bir fezlekesini düzenleyip Türk ve Türkiye Yüzyılı’nda, Türk nesillerinin ihtiyaçlarını bihakkın tespit etmek gerekir. 12 Eylül zulümdür, zillettir, hezimettir, rezalettir, cinayettir. 12 Eylül cuntasına beden ve beyin olanlar ise tek kelimeyle zalimdir. Darbeler, Türk demokrasi kültürünü zehirlemiştir. Milli iradeyi örselemiştir, vesayeti özendirmiştir, statükoyu beslemiştir. Her darbe, her muhtıra, her kalkışma, her ara rejim özlemi hiç şüphesiz gayri ahlakidir, gayri meşrudur, gayri millidir, gayri insanidir. Türkiye’nin önü silah zoruyla kesilmiş, tarihi yürüyüşü darbeciler eliyle sekteye uğratılmıştır. Demokrasiye kast edilmiş, milli iradeye vesayet zinciri vurulmuştur. 12 Eylül 1980 darbesi Türkiye’nin on yıllarını çalmış, istikbal haklarını çarpıtmış, milli hakimiyeti çoraklaştırmıştır. Bireyle devlet, milletle devlet arasındaki güvene dayalı ahlaki, tarihi ve hukuki bağlar her darbeyle biraz daha yıpranmış, biraz daha yıkıma maruz kalmıştır" ifadelerine yer verdi.
"Her darbe bir nevi işgaldir"
Her darbenin tarihin gerisine düşmek olduğunu sözlerine ekleyen Acar; "27 Mayıs, 12 Mart, 12 Eylül, 28 Şubat, 15 Temmuz, Türkiye’nin büyüme ve yükseliş ümitlerine, milli birlik ve dayanışma azmine, huzur ve barış ortamına iç ve dış odakların elbirliğiyle planlayıp uygulamaya geçtikleri zincirleme suikastlardır. Her darbe bir nevi işgaldir, gerilemedir, tarihin gerisine düşmek demektir. Başta Başbuğumuz Alparslan Türkeş olmak üzere ebediyete irtihal etmiş dava adamlarının tarih huzurundaki haklılığımızın bilinciyle idam sehpalarına bir cennet bahçesine girercesine yürüyen Ahmet Kerse, Ali Bülent Orkan, Cengiz Baktemur, Cevdet Karakaş, Fikri Arıkan, Halil Esendağ, İsmet Şahin, Mustafa Pehlivanoğlu ve Selçuk Duracık yiğit ülküdaşımızın ruhları şad, mekanları cennet olsun. O günleri yaşayan ve bugün hayatta olan kıymetli ülküdaşlarımıza Allah, sağlıklı ömürler versin. Ne 12 Eylül’ü ne de şehit dava arkadaşlarımızı unuttuk. Unutursak kanımız kurusun" dedi
Şeyma TAHİR
Cuntacılara hasret kaldık. Ahhh nerde o eski 1980 li 90 li yıllardaki generaller. O yıllarda: TRT de yüzlerce terörist leşi haberlerde verilir. Zina isleyenler tutuklanır Yolsuzluk yapanlar yüce divanda yargılanır lgbt denilen pislik büyük suç ve ahlaksızlık sayılır yapanlar toplumdan dışlanır. Filistinde katliam yapmaya çalışan Yahudiler Türk generaller tarafından ikaz ve tehdit edilir. Domuz eti ülkede yasaktır. Masonluk misyonerlik, Atam Mustafa Kemal Paşa tarafindan yasaklanmıştır. Milli ve manevi değerlere kufredenler linç edilir. Sağlıksız ürünler Türk milletine yedirilmez. Çocuklar sokaklarda güven içinde oynar. Dönek siyasiler toplumdan ve siyasetten dışlanır... Ahhhh ahhh yazacak çok şey var o cuntacılar döneminden. Nerde o eski laikci Atatürkçü generaller vallahi özledik.
İLAHİ ADALET MUTLAKA TECELLİ EDECEK KARDEŞ...