Hani meşhur bir reklam vardı “Ağzı olan konuşuyor”…
Yıllar önce bir mobil yağının reklamında oynayan isim “Ağzı olan konuyor” demiş ve bu laf moda olmuştu.
Sonra sanatçılar besteler yaptılar “Ağzı olan konuşuyor” şarkıları, türküleri hit olmuştu.
***
Bugünlerde de Erzurumspor konusunda ağzı olan konuşuyor.
Belki de Eyüpsporlu bir tek Babel’in fiyatına denk bir kadroya sahip Erzurumspor’dan her maç galip gelmesini bekliyoruz.
***
Evet! Beklentilerin büyük olması güzel.
Çünkü Erzurumspor önemli bir taraftar kitlesine sahip bir kulüp.
Onun için beklentilerin yüksek olması doğal.
Ama ortada ekonomik gerçeklerde var.
***
Ligde 14 hafta geride kalmış bir Allah’ın kulu Mavi-beyazlı kulübe bir reklam vermemiş.
Katkı sağlamamış.
Forma reklamı yok.
Ağzı olan konuşuyor işte…
***
Dile kolay; 14 geride kalmış ve bir tek maçta bile Türkiye’de 3 milyonu aşkın nüfusa sahip Erzurumlu’dan kimse forma reklamı vermemiş Erzurumspor’a…
Ağzı olan konuşuyor işte…
***
Bakın bir süre önce Erzurum Ticaret Borsası’nın seçimleri vardı, Hakan Oral güven tazeledi bir nevi..
Ardından ETSO seçimleri yapıldı.
Seçimler öncesinde ETSO Başkanlığına seçilen Saim Özakalın’ın Seçim Çalışma Ofisi’nin önünde her gün park eden lüks araçların kelli felli sahipleri biraz da Erzurumspor için elini cebine atsaydı, belki de bu şehir de transfer tahtası çoktan açılmıştı.
***
Sezon başından beri aslında bu kentin 12. Adamı değil, 1. Adamı olan Taraftar da yok tribünde…
Eee, çay sıcak koltuk rahat Televizyonda çite yayın var.
Ya BeINsport ya TRT Spor artık hangisini tercih ediyorlarsa ekrandan izliyorlar maçı, sonra sosyal medyadan sallıyorlar takıma…
Ağzı olan konuşuyor işte…
Dilin kemiği yok nasıl olsa…
Eee, klavyenin de gölgesine sığınıyoruz nasıl olsa…
***
Hem takımı terk edeceğiz hem de şampiyonluk bekleyeceğiz.
Olduysa mübarek ola…
***
Bakın çok iddialı konuşuyorum, bugün bu takımda top yapan ve ataklara yön veren bir on numaramız olsaydı belki de zirvede Eyüpor’un ensesine yapışan Erzurumspor olurdu.
***
Hadi on numarayı da geçiyorum ve yine iddia ediyorum sezon başından beri o tribünler dolu olsaydı Bodrum’da Erzurum’u yenemezdi, Eyüp’te…
***
Hakemler elini kolunu bağlayarak kafalarına göre maç yönetemezlerdi, taraftar baskısı olsa…
…Ve yine iddia ediyorum, o tribünler dolu olsaydı rakip takımlar sahada bu kadar rahat Erzurumspor’un üzerine gelemezdi.
***
Elini kolunu sallayarak buradan puanları alıp gidemezlerdi.
O Kazım Karabekir Stadı dolu olsaydı, taraftar desteği ile Erzurumspor en az 6-7 puan daha fazla alabilirdi.
***
O halde konuşmak yerine biz öncelikle birinci adamlı vazifemizi yerine getireceğiz.
Tribünleri dolduracağız ve sonrasında başarı bekleyeceğiz.
***
Bu şehrin insanına son çağrımdır.
Bakın bir Erzurumspor yok ettik.
Bu takımında yok olmasına istemiyorsak görevimizi yerine getireceğiz.
Passoligse passolig…
Biletse bilet…
Reklamsa reklam…
Tribüne koşmaksa, koşacağız.
Bunların tümü yapacağız sonra eleştireceğiz.
***
Bakın bu lige çıkmak için can atan camialar var.
Öncelikle Süper Lig yolculuğu öncesinde bu ligde tutunmak gerekir.
Bu da tüm Erzurum’un takıma sahip çıkmasıyla başarılacaktır.
Yıllar önce bir mobil yağının reklamında oynayan isim “Ağzı olan konuyor” demiş ve bu laf moda olmuştu.
Sonra sanatçılar besteler yaptılar “Ağzı olan konuşuyor” şarkıları, türküleri hit olmuştu.
***
Bugünlerde de Erzurumspor konusunda ağzı olan konuşuyor.
Belki de Eyüpsporlu bir tek Babel’in fiyatına denk bir kadroya sahip Erzurumspor’dan her maç galip gelmesini bekliyoruz.
***
Evet! Beklentilerin büyük olması güzel.
Çünkü Erzurumspor önemli bir taraftar kitlesine sahip bir kulüp.
Onun için beklentilerin yüksek olması doğal.
Ama ortada ekonomik gerçeklerde var.
***
Ligde 14 hafta geride kalmış bir Allah’ın kulu Mavi-beyazlı kulübe bir reklam vermemiş.
Katkı sağlamamış.
Forma reklamı yok.
Ağzı olan konuşuyor işte…
***
Dile kolay; 14 geride kalmış ve bir tek maçta bile Türkiye’de 3 milyonu aşkın nüfusa sahip Erzurumlu’dan kimse forma reklamı vermemiş Erzurumspor’a…
Ağzı olan konuşuyor işte…
***
Bakın bir süre önce Erzurum Ticaret Borsası’nın seçimleri vardı, Hakan Oral güven tazeledi bir nevi..
Ardından ETSO seçimleri yapıldı.
Seçimler öncesinde ETSO Başkanlığına seçilen Saim Özakalın’ın Seçim Çalışma Ofisi’nin önünde her gün park eden lüks araçların kelli felli sahipleri biraz da Erzurumspor için elini cebine atsaydı, belki de bu şehir de transfer tahtası çoktan açılmıştı.
***
Sezon başından beri aslında bu kentin 12. Adamı değil, 1. Adamı olan Taraftar da yok tribünde…
Eee, çay sıcak koltuk rahat Televizyonda çite yayın var.
Ya BeINsport ya TRT Spor artık hangisini tercih ediyorlarsa ekrandan izliyorlar maçı, sonra sosyal medyadan sallıyorlar takıma…
Ağzı olan konuşuyor işte…
Dilin kemiği yok nasıl olsa…
Eee, klavyenin de gölgesine sığınıyoruz nasıl olsa…
***
Hem takımı terk edeceğiz hem de şampiyonluk bekleyeceğiz.
Olduysa mübarek ola…
***
Bakın çok iddialı konuşuyorum, bugün bu takımda top yapan ve ataklara yön veren bir on numaramız olsaydı belki de zirvede Eyüpor’un ensesine yapışan Erzurumspor olurdu.
***
Hadi on numarayı da geçiyorum ve yine iddia ediyorum sezon başından beri o tribünler dolu olsaydı Bodrum’da Erzurum’u yenemezdi, Eyüp’te…
***
Hakemler elini kolunu bağlayarak kafalarına göre maç yönetemezlerdi, taraftar baskısı olsa…
…Ve yine iddia ediyorum, o tribünler dolu olsaydı rakip takımlar sahada bu kadar rahat Erzurumspor’un üzerine gelemezdi.
***
Elini kolunu sallayarak buradan puanları alıp gidemezlerdi.
O Kazım Karabekir Stadı dolu olsaydı, taraftar desteği ile Erzurumspor en az 6-7 puan daha fazla alabilirdi.
***
O halde konuşmak yerine biz öncelikle birinci adamlı vazifemizi yerine getireceğiz.
Tribünleri dolduracağız ve sonrasında başarı bekleyeceğiz.
***
Bu şehrin insanına son çağrımdır.
Bakın bir Erzurumspor yok ettik.
Bu takımında yok olmasına istemiyorsak görevimizi yerine getireceğiz.
Passoligse passolig…
Biletse bilet…
Reklamsa reklam…
Tribüne koşmaksa, koşacağız.
Bunların tümü yapacağız sonra eleştireceğiz.
***
Bakın bu lige çıkmak için can atan camialar var.
Öncelikle Süper Lig yolculuğu öncesinde bu ligde tutunmak gerekir.
Bu da tüm Erzurum’un takıma sahip çıkmasıyla başarılacaktır.