Altını çizelim, ABD ve İngiltere Anglosakson yönetimin kendisidir. Küresel sermaye dünyaya Birleşik Krallık, yani İngiltere’den yayılmıştır. Londra finans merkezidir. Yani dünyayı dizayn etki ve arzusu Londra ile Washington kaynaklıdır. ABD 1 numara olarak kalmak için çırpınmaktadır. Terazinin 1 numarayı artık çek(e)mediği görülmektedir.
Yaşadığımız ekonomik ve savunma sanayi alanındaki saldırılar işte bu merkezlerce organize edilmektedir. Bu bağlamda Berat Albayrak’ın (Bakanlığı döneminde) Londra’da bulunan altın rezervimizi Türkiye’ye taşımış olmasının notunu da düşelim. Gerilimin bitirilmesinin tek yolunu bu güçler Cumhur İttifakı ve Erdoğan’ın kaybetmesi üzerine kurmuş bulunuyor. Tersi olursa Ankara’nın yeni bir siyaset üretmesi kaçınılmaz olacaktır.
İşte bu hal içerisinde Türk Savunma Sanayiine saldırıları ele almakta fayda var.
Rubin’e dönelim; "6 Ocak 2023'te Türk Hava Kuvvetlerine ait bir kargo uçağı, Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Goma havaalanına indi. Bildirildiğine göre, bölgede yerel gruplarla giderek daha fazla karşı karşıya kalan Kongo ordusuna Türk ordusunun sağlamaya çalıştığı teçhizat gemideydi".
Rubin: "ABD genel olarak Türkiye'nin Ukrayna'ya TB2 SİHA tedarikini destekledi. Ancak Erdoğan bunları hediye etmek yerine sattı. Daha sonra bu satışı Türkiye'nin halkla ilişkileri ve askeri sanayisinin imajı için kullandı".
“Bu, alaycıydı. Ukrayna'yı Bayraktar TB2'lerin reklam yüzü yapmak, Türkiye'nin başka yerlerdeki eylemleriyle ilgili endişeleri uzaklaştırdı. Ancak Libya, Etiyopya, Somali ve Ermenistan-Azerbaycan savaşı Türkiye'nin İHA stratejisini Ukrayna'dan daha iyi temsil ediyor”.
“Artık Beyaz Saray ve ABD Kongresi'nin Türkiye'nin İHA ihracatının, ihracatın yapıldığı bölgelerde neden olduğu istikrarsızlığı anlamasının ve Türkiye'nin savunma sanayisine yaptırım uygulamasının zamanı geldi. Şimdiye kadar uygulanan yaptırımlar caydırıcı olmaktan çok uzak”.
"Türk İHA'ları, Afrika'da Kafkasya'da ve Hindistan Keşmir'inden Libya'ya kadar birçok bölgede güvenliği baltalarken, ABD Kongresi yalnızca Başkan Biden ve Ulusal Güvenlik Danışmanı J. Sullivan'ın Türkiye'ye modernize edilmiş F-16'lar sağlama arzusunu önlemekle yetinmemeli".
"ABD Kongresi ayrıca Erdoğan'ın İHA'larını kaos yaratmak ve sonra bundan kar elde etmek için kullanma stratejisinin suç ortağı olan Baykar ve diğer Türk firmalarına yönelik yaptırımları da düşünmelidir". Rubin, yazısını böyle bitirmiş.
Türk milletinin de elbette bir sözü olacaktır!
Yaşadığımız ekonomik ve savunma sanayi alanındaki saldırılar işte bu merkezlerce organize edilmektedir. Bu bağlamda Berat Albayrak’ın (Bakanlığı döneminde) Londra’da bulunan altın rezervimizi Türkiye’ye taşımış olmasının notunu da düşelim. Gerilimin bitirilmesinin tek yolunu bu güçler Cumhur İttifakı ve Erdoğan’ın kaybetmesi üzerine kurmuş bulunuyor. Tersi olursa Ankara’nın yeni bir siyaset üretmesi kaçınılmaz olacaktır.
İşte bu hal içerisinde Türk Savunma Sanayiine saldırıları ele almakta fayda var.
Rubin’e dönelim; "6 Ocak 2023'te Türk Hava Kuvvetlerine ait bir kargo uçağı, Demokratik Kongo Cumhuriyeti'nin Goma havaalanına indi. Bildirildiğine göre, bölgede yerel gruplarla giderek daha fazla karşı karşıya kalan Kongo ordusuna Türk ordusunun sağlamaya çalıştığı teçhizat gemideydi".
Rubin: "ABD genel olarak Türkiye'nin Ukrayna'ya TB2 SİHA tedarikini destekledi. Ancak Erdoğan bunları hediye etmek yerine sattı. Daha sonra bu satışı Türkiye'nin halkla ilişkileri ve askeri sanayisinin imajı için kullandı".
“Bu, alaycıydı. Ukrayna'yı Bayraktar TB2'lerin reklam yüzü yapmak, Türkiye'nin başka yerlerdeki eylemleriyle ilgili endişeleri uzaklaştırdı. Ancak Libya, Etiyopya, Somali ve Ermenistan-Azerbaycan savaşı Türkiye'nin İHA stratejisini Ukrayna'dan daha iyi temsil ediyor”.
“Artık Beyaz Saray ve ABD Kongresi'nin Türkiye'nin İHA ihracatının, ihracatın yapıldığı bölgelerde neden olduğu istikrarsızlığı anlamasının ve Türkiye'nin savunma sanayisine yaptırım uygulamasının zamanı geldi. Şimdiye kadar uygulanan yaptırımlar caydırıcı olmaktan çok uzak”.
"Türk İHA'ları, Afrika'da Kafkasya'da ve Hindistan Keşmir'inden Libya'ya kadar birçok bölgede güvenliği baltalarken, ABD Kongresi yalnızca Başkan Biden ve Ulusal Güvenlik Danışmanı J. Sullivan'ın Türkiye'ye modernize edilmiş F-16'lar sağlama arzusunu önlemekle yetinmemeli".
"ABD Kongresi ayrıca Erdoğan'ın İHA'larını kaos yaratmak ve sonra bundan kar elde etmek için kullanma stratejisinin suç ortağı olan Baykar ve diğer Türk firmalarına yönelik yaptırımları da düşünmelidir". Rubin, yazısını böyle bitirmiş.
Türk milletinin de elbette bir sözü olacaktır!