Kent merkezinde kayaların üzerine inşa edilen ve tüm ihtişamıyla ayakta kalan kaledeki kazılar, kentin tarihine ilişkin yeni bilgilere ulaşılmasını sağlıyor
Büyük İskender'in komutanlarından Badlis tarafından milattan önce 312 yılında inşa edilen Bitlis Kalesi'nde yapılan kazılarda Bizans, Orta Çağ ve Osmanlı dönemine ait bulgulara ulaşıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle Ahlat Müze Müdürü Mikail Ercek'in başkanlığında, Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Korkmaz Şen'in bilimsel danışmanlığında yürütülen kazı çalışmalarının bu yılki bölümünün sonuna gelindi.
Alanında uzman 9 kişilik ekiple saray olduğu değerlendirilen bölümde yapılan kazılarda, tandırlar, su künkleri, sırlı sırsız seramikler, metal ve kemik eserler ile bronz süs eşyaları, yoğunluğu Bitlis darplı Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait 80 sikke bulundu.
Kent merkezinde kayaların üzerine inşa edilen ve bugüne kadar tüm ihtişamıyla ayakta duran kalede, gelecek yıl yapılacak kazılarla kentin tarihine ışık tutacak önemli bulgulara ulaşılması hedefleniyor.
- "Saray, kazılarla daha anlamlı hale gelecek"
Doç. Dr. Şen, bu yıl imkanlar doğrultusunda 4 açmada yaptıkları kazıların sonuna geldiklerini söyledi.
Açma yaptıkları yerlerde basit bakım, onarım ve koruma çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Şen, "Kazılarımızı, Matrakçı Nasuh'un minyatüründe belirttiği üzere, saray ile idari birimleri birbirinden ayıran duvarlar olduğunu düşündüğümüz alanda sürdürüyoruz. Kazılarda sırlı sırsız seramikler, 2'si Bizans dönemine kadar, diğerleri ise Orta Çağ ile Osmanlı'nın son dönemlerine tarihlenen yoğunluğu Bitlis darplı 80 sikkeye, cam ve kemik eserlere, tandırlara, su künklerine, bronz süs eşyalarına ulaşıldı." dedi.
Şen, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'nde de kaledeki saray kısmının ciddi meblağlarla Abdalhan döneminde inşa edildiğinin yer aldığını belirterek, çalışmaların sarayın giriş kısmındaki kalıntılarda yürütüldüğünü aktardı.
Kazılarla ortaya çıkarılacak mimari buluntularla sarayın daha anlamlı hale gelebileceğini ifade eden Şen, şunları kaydetti:
"Saraylar, inşa edilen kalelerde yöneticilerin yaşadığı alan oluyor. Bu, zaman zaman fethedildikten sonra bazı eklemeler yapılarak kullanılıyor. Mevcut kaynaklardan, Abdalhan döneminden 17. yüzyılın ortalarına kadar burada çok güzel bir sarayın olduğunu biliyoruz. Osmanlı'nın fethinden önce Bitlis darplı sikkelerin varlığını da Şerefname'den biliyoruz. Önceki yıllarda Yavuz Sultan Süleyman dönemine tarihlenen, 1519 yılına kadar geriye giden, üzerinde Duribe Fi Bedlis yazan bir sikkeye de ulaştık."
Osmanlı dönemine ait Bitlis darplı sikkelerin 1850'li yıllara kadar basıldığını belirten Şen, kazıya destek veren Vali Oktay Çağatay, Belediye Başkanı Nesrullah Tanğlay, Kültür ve Turizm Müdürü Ali Fuat Eker ve Ahlat Müze Müdürü Mikail Ercek'e teşekkür etti. AA
Büyük İskender'in komutanlarından Badlis tarafından milattan önce 312 yılında inşa edilen Bitlis Kalesi'nde yapılan kazılarda Bizans, Orta Çağ ve Osmanlı dönemine ait bulgulara ulaşıldı.
Kültür ve Turizm Bakanlığının izniyle Ahlat Müze Müdürü Mikail Ercek'in başkanlığında, Fırat Üniversitesi İnsani ve Sosyal Bilimler Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Korkmaz Şen'in bilimsel danışmanlığında yürütülen kazı çalışmalarının bu yılki bölümünün sonuna gelindi.
Alanında uzman 9 kişilik ekiple saray olduğu değerlendirilen bölümde yapılan kazılarda, tandırlar, su künkleri, sırlı sırsız seramikler, metal ve kemik eserler ile bronz süs eşyaları, yoğunluğu Bitlis darplı Bizans ve Osmanlı dönemlerine ait 80 sikke bulundu.
Kent merkezinde kayaların üzerine inşa edilen ve bugüne kadar tüm ihtişamıyla ayakta duran kalede, gelecek yıl yapılacak kazılarla kentin tarihine ışık tutacak önemli bulgulara ulaşılması hedefleniyor.
- "Saray, kazılarla daha anlamlı hale gelecek"
Doç. Dr. Şen, bu yıl imkanlar doğrultusunda 4 açmada yaptıkları kazıların sonuna geldiklerini söyledi.
Açma yaptıkları yerlerde basit bakım, onarım ve koruma çalışmalarını sürdürdüklerini anlatan Şen, "Kazılarımızı, Matrakçı Nasuh'un minyatüründe belirttiği üzere, saray ile idari birimleri birbirinden ayıran duvarlar olduğunu düşündüğümüz alanda sürdürüyoruz. Kazılarda sırlı sırsız seramikler, 2'si Bizans dönemine kadar, diğerleri ise Orta Çağ ile Osmanlı'nın son dönemlerine tarihlenen yoğunluğu Bitlis darplı 80 sikkeye, cam ve kemik eserlere, tandırlara, su künklerine, bronz süs eşyalarına ulaşıldı." dedi.
Şen, Evliya Çelebi'nin Seyahatnamesi'nde de kaledeki saray kısmının ciddi meblağlarla Abdalhan döneminde inşa edildiğinin yer aldığını belirterek, çalışmaların sarayın giriş kısmındaki kalıntılarda yürütüldüğünü aktardı.
Kazılarla ortaya çıkarılacak mimari buluntularla sarayın daha anlamlı hale gelebileceğini ifade eden Şen, şunları kaydetti:
"Saraylar, inşa edilen kalelerde yöneticilerin yaşadığı alan oluyor. Bu, zaman zaman fethedildikten sonra bazı eklemeler yapılarak kullanılıyor. Mevcut kaynaklardan, Abdalhan döneminden 17. yüzyılın ortalarına kadar burada çok güzel bir sarayın olduğunu biliyoruz. Osmanlı'nın fethinden önce Bitlis darplı sikkelerin varlığını da Şerefname'den biliyoruz. Önceki yıllarda Yavuz Sultan Süleyman dönemine tarihlenen, 1519 yılına kadar geriye giden, üzerinde Duribe Fi Bedlis yazan bir sikkeye de ulaştık."
Osmanlı dönemine ait Bitlis darplı sikkelerin 1850'li yıllara kadar basıldığını belirten Şen, kazıya destek veren Vali Oktay Çağatay, Belediye Başkanı Nesrullah Tanğlay, Kültür ve Turizm Müdürü Ali Fuat Eker ve Ahlat Müze Müdürü Mikail Ercek'e teşekkür etti. AA